小姐 請問一下 有沒有賣半島鐵盒
– Bayan, yarımada demir kutuları satıyor musunuz?
有阿 你從這邊右轉的第二排架子上就有了
– Evet, buradan sağdaki ikinci raf sırasındasın.
喔 好 謝謝
– Oh, Tamam, teşekkür ederim.
不會
– Hayır.
走廊燈關上 書包放 走到房間窗外望
– Koridor ışıklarını kapatın ve çantayı odanın penceresinden çıkarın.
回想剛買的書 一本名叫半島鐵盒
– Az önce aldığım kitaba, Peninsula Iron Box adlı bir kitaba geri dönün.
放在床邊堆好多 第一頁第六頁第七頁序
– Yatağın yanında bir sürü şey var. Birinci sayfa, altıncı sayfa, yedinci sayfa.
我永遠 都想不到陪我看這書的妳會要走
– Bu kitabı okumak için benimle geleceğini hiç düşünmemiştim.
不再是 不再有 現在已經看不到
– Artık yok, artık yok. Bunu şimdi görebiliyorum.
鐵盒的鑰匙孔 透了光 看見它 鏽了好久
– Demir kutunun anahtar deliği delindi. Uzun süre paslandığını gördüm.
好舊好舊 外面的灰塵包圍了我
– Çok eski, çok eski. Dışarıdaki toz beni çevreliyor.
好暗好暗 鐵盒的鑰匙我找不到
– Karanlık. Karanlık. Teneke kutunun anahtarını bulamıyorum.
放在糖果旁的是我 很想回憶的甜
– Şekerin yanında hatırlamak istediğim tatlı var.
然而過濾了妳和我 淪落而成美
– Ama seni ve beni güzelliğe süzdü.
沉在盒子裏的是妳 給我的快樂
– Kutuda batan şey bana verdiğin sevinçti.
我很想記得可是我記不得
– Hatırlamak isterdim ama hatırlayamıyorum.
為什麼這樣子 妳拉著我 說妳有些猶豫
– Bunu neden yapıyorsun? Beni çektin ve tereddüt ettiğini söyledin.
怎麼這樣子 雨還沒停妳就撐傘要走
– Neden böyle oldu? Yağmur durmadan önce şemsiyeyle gitmelisin.
已經習慣不去阻止妳 過好一陣子妳就會回來
– Seni durdurmamaya alışkınım. Bir süre sonra geri döneceksin.
印象中的愛情好像頂不住那時間
– Aşk izlenimi o zamana dayanamıyor gibi görünüyor
為什麼這樣子 妳看著我說妳已經決定
– Bu yüzden? Bana bakıp karar verdiğini söylüyorsun.
我拉不住妳 他的手應該比我更暖
– Seni tutamıyorum. Elleri benimkinden daha sıcak olmalı.
鐵盒的序變成了日記 變成了空氣 演化成回憶
– Demir kutunun dizisi bir günlük haline gelir, bir hava haline gelir, anılara dönüşür.
印象中的愛情好像頂不住那時間 所以妳棄權
– Aşk izlenimi o zamana dayanamıyor gibi görünüyor, bu yüzden kaçınıyorsunuz
喔
– Ooh.
為什麼這樣子 妳拉著我 說妳有些猶豫
– Bunu neden yapıyorsun? Beni çektin ve tereddüt ettiğini söyledin.
怎麼這樣子 雨還沒停妳就撐傘要走
– Neden böyle oldu? Yağmur durmadan önce şemsiyeyle gitmelisin.
已經習慣不去阻止妳 過好一陣子妳就會回來
– Seni durdurmamaya alışkınım. Bir süre sonra geri döneceksin.
印象中的愛情好像頂不住那時間
– Aşk izlenimi o zamana dayanamıyor gibi görünüyor
為什麼這樣子 妳看著我說妳已經決定
– Bu yüzden? Bana bakıp karar verdiğini söylüyorsun.
我拉不住妳 他的手應該比我更暖
– Seni tutamıyorum. Elleri benimkinden daha sıcak olmalı.
鐵盒的序變成了日記 變成了空氣 演化成回憶
– Demir kutunun dizisi bir günlük haline gelir, bir hava haline gelir, anılara dönüşür.
印象中的愛情好像頂不住那時間
– Aşk izlenimi o zamana dayanamıyor gibi görünüyor
所以妳棄權
– Sen de çekimser kaldın.
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.