Jennifer Paige – Crush İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

Ahh, crush, ahhh
– Ahh, ezmek, ahhh

I see ya blowin’ me a kiss
– Beni öperken görüyorum
It doesn’t take a scientist
– Ben bir bilim adamına gerek yok
To understand what’s going on baby
– Neler olduğunu anlamak için bebeğim
If you see something in my eye
– Eğer gözümde bir şey görürsen
Let’s not over analyze
– Fazla analiz etmeyelim.
Don’t go too deep with it baby
– Çok derine gitme bebeğim.

So let it be, what it’ll be
– Öyle olsun, ne olacak
Don’t make a fuss and get crazy over you and me
– Sen ve benim için yaygara koparıp çıldırma.
Here’s what I’ll do
– Yapacağım şey şu
I’ll play loose
– Gevşek oynayacağım

Not like we have a date with destiny
– Kaderle randevumuz varmış gibi değil.
It’s just (aah) a little crush (crush)
– Bu sadece (aah) küçük bir ezilme (ezilme)
Not like I faint every time we touch
– Her dokunduğumuzda bayıldığım gibi değil.

It’s just (aah) some little thing (crush)
– Bu sadece (aah) küçük bir şey (ezilme)
Not like everything I do depends on you
– Yaptığım her şeyin sana bağlı olması gibi değil.
Sha-la-la-la, sha-la-la-la
– Şa-la-la – la, şa-la-la-la
It’s raising my adrenaline
– Adrenalinimi yükseltiyor.
You’re banging on a heart of tin
– Teneke bir kalbe vuruyorsun
Please don’t make too much of it baby
– Lütfen fazla abartma bebeğim.

You say the word forever more
– Bu kelimeyi sonsuza dek daha çok söylüyorsun.
That’s not what I’m looking for
– Aradığım şey bu değil
All I can commit to is maybe
– Tek yapabileceğim belki
So let it be what it’ll be
– Olsun ne olacak, ne yapalım
Don’t make a fuss and get crazy over you and me (crazy over you and me)
– Seni ve beni (deli)bir yaygara yapmak ve seni ve beni deli etme
Here’s what I’ll do
– Yapacağım şey şu
I’ll play loose
– Gevşek oynayacağım
Not like we have a date with destiny
– Kaderle randevumuz varmış gibi değil.
It’s just (aah) a little crush (crush)
– Bu sadece (aah) küçük bir ezilme (ezilme)
Not like I faint every time we touch
– Her dokunduğumuzda bayıldığım gibi değil.
It’s just (aah) some little thing (crush)
– Bu sadece (aah) küçük bir şey (ezilme)
Not like everything I do depends on you
– Yaptığım her şeyin sana bağlı olması gibi değil.
Sha-la-la-la, sha-la-la-la
– Şa-la-la – la, şa-la-la-la
Vanilla skies (vanilla skies)
– Vanilya gökyüzü (vanilya gökyüzü)
White picket fences in your eyes
– Gözlerinde beyaz çitler
A vision of you and me
– Senin ve benim bir imgelemimiz
It’s just (aah) a little crush (crush)
– Bu sadece (aah) küçük bir ezilme (ezilme)
Not like I faint every time we touch
– Her dokunduğumuzda bayıldığım gibi değil.
It’s just (aah) some little thing (crush)
– Bu sadece (aah) küçük bir şey (ezilme)
Not like everything I do depends on you
– Yaptığım her şeyin sana bağlı olması gibi değil.
Sha-la-la-la
– Şa-la-la-la
Not like I faint every time we touch
– Her dokunduğumuzda bayıldığım gibi değil.
It’s just (aah) some little thing
– Bu sadece (aah) küçük bir şey
Not like everything I do depends on you
– Yaptığım her şeyin sana bağlı olması gibi değil.
Sha-la-la-la
– Şa-la-la-la
Not like I faint every time we touch
– Her dokunduğumuzda bayıldığım gibi değil.
It’s just (aah) some little thing
– Bu sadece (aah) küçük bir şey




Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir yanıt yazın