Jessie Ware – Free Yourself İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

Free yourself
– Kendini özgür bırak
Keep on moving up that mountain top
– O dağın yukarı hareket üst devam
Why don’t you please yourself?
– Neden kendini memnun etmiyorsun?
If it feels so good then don’t you, baby don’t you
– Eğer bu kadar iyi hissediyorsan, yapma bebeğim, yapma
Stop, don’t stop, don’t stop
– Durma, sakın durma, sakın durma
Baby, don’t you
– Bebeğim, değil mi

Don’t stand there waiting all of your life
– Orada hayatın boyunca bekleme.
For the night to come and find you
– Gecenin gelip seni bulması için
The clock is ticking, baby, now is the time
– Saat işliyor bebeğim, şimdi tam zamanı
For someone to come and hold you
– Birinin gelip seni tutması için

You are a name, not a number
– Sen bir isimsin, numara değil.
Extraordinary colors
– Olağanüstü renkler
Don’t ya hide undercover, baby
– Gizli görevde saklanma bebeğim.

Free yourself
– Kendini özgür bırak
Keep on moving up that mountain top
– O dağın yukarı hareket üst devam
Why don’t you please (please) your (your) self?
– Neden (lütfen) kendini (lütfen) memnun etmiyorsun?
If it feels so good then don’t you, baby, don’t you stop
– Eğer bu kadar iyi hissediyorsan, o zaman yapma bebeğim, durma
Don’t stop, don’t stop
– Sakın durma, sakın durma
Baby, don’t you
– Bebeğim, değil mi

No complications, distractions
– Komplikasyon yok, dikkat dağıtıcı
Reactions, no retractions
– Reaksiyonlar, geri çekilme yok
Only obsessions, motivations
– Sadece takıntılar, motivasyonlar
Investigations, there’s new information
– Soruşturmalar, yeni bilgiler var.

You are a name, not a number
– Sen bir isimsin, numara değil.
Extraordinary colors
– Olağanüstü renkler
So, don’t you hide under covers, baby
– Battaniyenin altına saklanma bebeğim.

Free yoursеlf
– Kendini özgür bırak
Keep on moving up that mountain top
– O dağın yukarı hareket üst devam
Why don’t you please (pleasе) your (your) self (self)?
– Neden (lütfen) kendi (kendi) benliğinizi (kendi) memnun etmiyorsunuz?
If it feels so good, then don’t you stop
– Eğer bu çok iyi hissettiriyorsa, o zaman durma
Free (free) your (your) self (self)
– (Free) ücretsiz () kimliğini (self)
Keep on moving up that mountain top
– O dağın yukarı hareket üst devam
Why don’t you please (please) your (your) self (self)?
– Neden (lütfen) kendi (kendi) benliğinizi (kendi) memnun etmiyorsunuz?
If it feels so good, then don’t you, baby don’t you stop
– Eğer bu kadar iyi hissediyorsan, o zaman yapma bebeğim, durma
Don’t stop, don’t stop
– Sakın durma, sakın durma
Baby, don’t you
– Bebeğim, değil mi

If you feel it (ah), if you feel it take it (over)
– Eğer hissediyorsan (ah), eğer hissediyorsan al (bitti)
If you feel it (ah), if you feel it take it (over)
– Eğer hissediyorsan (ah), eğer hissediyorsan al (bitti)
If you feel it (ah), if you feel it take it (over)
– Eğer hissediyorsan (ah), eğer hissediyorsan al (bitti)
If you feel it (ah), if you feel it take it (don’t tease me)
– Eğer hissediyorsan (ah), hissediyorsan al (benimle dalga geçme)
If you feel it (don’t), if you feel it take it (don’t tease me)
– Eğer hissediyorsan (yapma), hissediyorsan al (benimle dalga geçme)
If you feel it (don’t), if you feel it take it (don’t tease me)
– Eğer hissediyorsan (yapma), hissediyorsan al (benimle dalga geçme)
If you feel it (don’t), if you feel it take it (don’t tease me)
– Eğer hissediyorsan (yapma), hissediyorsan al (benimle dalga geçme)
If you feel it (don’t), if you feel it take it
– Eğer hissediyorsan (hissetme), eğer hissediyorsan al

You’ve got to free yourself
– Kendini serbest bırakmalısın.
Keep on moving up that mountain top
– O dağın yukarı hareket üst devam
Why don’t you please (please) your (your) self (self)?
– Neden (lütfen) kendi (kendi) benliğinizi (kendi) memnun etmiyorsunuz?
If it feels so good then don’t you stop
– Eğer bu çok iyi hissettiriyorsa, o zaman durma
Free (free) your (your) self (self)
– (Free) ücretsiz () kimliğini (self)
Keep on moving up that mountain top
– O dağın yukarı hareket üst devam
Why don’t you please (please) your (your) self (self)?
– Neden (lütfen) kendi (kendi) benliğinizi (kendi) memnun etmiyorsunuz?
If it feels so good, then don’t you, baby don’t you stop
– Eğer bu kadar iyi hissediyorsan, o zaman yapma bebeğim, durma
Don’t stop, don’t stop
– Sakın durma, sakın durma
Baby, don’t you
– Bebeğim, değil mi




Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir yanıt yazın