Ain’t enough to say that I think of you
– Seni düşündüğümü söylemeye yetmez
Words can never do the things that I need them to
– Kelimeler asla ihtiyacım olan şeyleri yapamaz.
Tell me when I’ll get more than a dream of you
– Rüyandan fazlasını ne zaman göreceğimi söyle.
‘Cause a dream is just a dream
– Çünkü bir rüya sadece bir rüyadır
And I don’t wanna sleep tonight
– Ve bu gece uyumak istemiyorum
Do anything to make you stay
– Kalman için her şeyi yap.
Do anything to start the day again
– Güne yeniden başlamak için her şeyi yapın
You fired everything my way
– Her şeyi benim yolumla kovdun.
We travelled back and forth and back again
– İleri geri ve tekrar Seyahat ettik
If only I could let you go
– Keşke gitmene izin verebilseydim.
If only I could be alone
– Keşke yalnız olabilseydim
I just wanna stay in the moonlight
– Sadece ay ışığında kalmak istiyorum.
This is our time, in the spotlight
– Bu bizim zamanımız, spot ışığında
If only I could let you go
– Keşke gitmene izin verebilseydim.
If only I could be alone
– Keşke yalnız olabilseydim
I just wanna stay in the moonlight
– Sadece ay ışığında kalmak istiyorum.
This is our time, in the spotlight, why
– Bu bizim zamanımız, spot ışığında, neden
It’s like you never even left
– Asla senin gibi sol bile
I need a moment, just a moment
– Bir dakikaya ihtiyacım var, sadece bir dakikaya.
Blow me a kiss, I’ll catch your breath
– Bana bir öpücük ver, nefesini tutacağım.
Give me a moment so devoted
– Bana biraz zaman ver bu kadar fedakar
If only I could let you go
– Keşke gitmene izin verebilseydim.
If only I could be alone
– Keşke yalnız olabilseydim
I just wanna stay in the moonlight
– Sadece ay ışığında kalmak istiyorum.
This is our time, in the spotlight, why
– Bu bizim zamanımız, spot ışığında, neden
If only I could let you go
– Keşke gitmene izin verebilseydim.
If only I could be alone
– Keşke yalnız olabilseydim
I just wanna stay in the moonlight
– Sadece ay ışığında kalmak istiyorum.
This is our time, in the spotlight, why
– Bu bizim zamanımız, spot ışığında, neden
Can’t keep the sun from rising
– Güneşin doğmasını engelleyemem.
Can’t keep the heart from beating
– Kalbin atmasını engelleyemem.
Can’t stop me from believing
– İnanmamı engelleyemezsin.
Can’t keep the sun from rising
– Güneşin doğmasını engelleyemem.
Can’t keep the air we’re breathing
– Soluduğumuz havayı tutamıyoruz.
Can’t stop your heart from leaving
– Kalbinin gitmesini engelleyemezsin.
Can’t keep the sun from rising
– Güneşin doğmasını engelleyemem.
Can’t keep the heart from beating
– Kalbin atmasını engelleyemem.
Can’t stop me from believing
– İnanmamı engelleyemezsin.
Can’t keep the sun from rising
– Güneşin doğmasını engelleyemem.
Can’t keep the air we’re breathing
– Soluduğumuz havayı tutamıyoruz.
Can’t stop your heart from leaving
– Kalbinin gitmesini engelleyemezsin.
If only I could let you go
– Keşke gitmene izin verebilseydim.
If only I could be alone
– Keşke yalnız olabilseydim
I just wanna stay in the moonlight
– Sadece ay ışığında kalmak istiyorum.
This is our time, in the spotlight
– Bu bizim zamanımız, spot ışığında
If a dream is just a dream
– Eğer bir rüya sadece bir rüyaysa
And a dream is just a kiss
– Ve bir rüya sadece bir öpücüktür
Then tell me what it means
– O zaman ne anlama geldiğini söyle
And tell me what it is
– Ve bana ne olduğunu söyle
And if your touch is just a touch
– Ve eğer dokunuşun sadece bir dokunuşsa
Then a touch is not enough
– O zaman bir dokunuş yeterli değil
Tell me what it means
– Ne anlama geldiğini söyle
Tell me you’re in love
– Bana aşık olduğunu söyle
Tell me when I’ll get more than a dream of you
– Rüyandan fazlasını ne zaman göreceğimi söyle.
(Can’t keep the sun from rising)
– (Güneşin doğmasını engelleyemem)
Tell me when I’ll get more than a dream of you
– Rüyandan fazlasını ne zaman göreceğimi söyle.
Can’t keep the sun from rising
– Güneşin doğmasını engelleyemem.
Can’t keep the heart from beating
– Kalbin atmasını engelleyemem.
Can’t stop me from believing
– İnanmamı engelleyemezsin.
Can’t keep the sun from rising
– Güneşin doğmasını engelleyemem.
Can’t keep the air we’re breathing
– Soluduğumuz havayı tutamıyoruz.
Can’t stop your heart from leaving
– Kalbinin gitmesini engelleyemezsin.
Jessie Ware – Spotlight İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları
yazarı:
Etiketler:
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.