John Prine – In Spite Of Ourselves İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

She don’t like her eggs all runny
– Yumurtalarının akmasını sevmez.
She thinks crossin’ her legs is funny
– Bacaklarını çaprazlamanın komik olduğunu düşünüyor.
She looks down her nose at money
– Burnunun dibinde paraya bakıyor.
She gets it on like the Easter Bunny
– Paskalya Tavşanı gibi giyiyor.
She’s my baby, I’m her honey
– O benim bebeğim, ben onun balıyım.
I’m never gonna let her go
– Asla gitmesine izin vereceğim

He ain’t got laid in a month of Sundays
– Pazar günleri bir aydır sevişmiyor.
I caught him once, and he was sniffin’ my undies
– Onu bir kez yakaladım ve iç çamaşırlarımı kokluyordu.
He ain’t too sharp, but he gets things done
– Çok keskin değil ama işleri hallediyor.
Drinks his beer like it’s oxygen
– Birasını oksijen gibi içiyor.
He’s my baby, and I’m his honey
– O benim bebeğim, ben de onun balıyım.
Never gonna let him go
– Asla gitmesine izin

In spite of ourselves
– Kendimize rağmen
We’ll end up a’sittin’ on a rainbow
– Sonunda bir gökkuşağının üzerinde olacağız.
Against all odds
– Tüm engellere rağmen …
Honey, we’re the big door prize
– Tatlım, biz büyük kapı ödülüyüz.
We’re gonna spite our noses
– Burunlarımıza inat edeceğiz.
Right off of our faces
– Tam yüzümüzden
There won’t be nothin’
– Hiçbir şey olmayacak
But big old hearts, a’dancin’ in our eyes
– Ama kocaman, yaşlı kalpler, gözlerimizde a’dancin’

She thinks all my jokes are corny
– Tüm şakalarımın bayat olduğunu düşünüyor.
Convict movies make her horny
– Mahkum filmleri onu azdırıyor
She likes ketchup on her scrambled eggs
– Çırpılmış yumurtasında ketçap sever.
Swears like a sailor when shaves her legs
– Bacaklarını tıraş ederken bir denizci gibi yemin eder
She takes a lickin’ and keeps on tickin’
– Yalamaya devam ediyor ve gıdıklamaya devam ediyor.
I’m never gonna let her go
– Asla gitmesine izin vereceğim

He’s got more balls than a big brass monkey
– Büyük bir pirinç maymundan daha çok hayası var.
He’s a wacked out weirdo, and a love bug junkie
– O bir kaçık ve bir aşk böceği bağımlısı
Sly as a fox and crazy as a loon
– Bir tilki kadar kurnaz ve bir kaçık kadar çılgın
Payday comes, and he’s a’howlin’ at the moon
– Maaş günü geliyor ve o Ay’da bir ‘gösteri’ yapıyor
He’s my baby, I don’t mean maybe
– O benim bebeğim, belki demek istemiyorum.
Never gonna let him go
– Asla gitmesine izin

In spite of ourselves
– Kendimize rağmen
We’ll end up a’sittin’ on a rainbow
– Sonunda bir gökkuşağının üzerinde olacağız.
Against all odds
– Tüm engellere rağmen …
Honey, we’re the big door prize
– Tatlım, biz büyük kapı ödülüyüz.
We’re gonna spite our noses
– Burunlarımıza inat edeceğiz.
Right off of our faces
– Tam yüzümüzden
There won’t be nothin’
– Hiçbir şey olmayacak
But big old hearts, dancin’ in our eyes
– Ama kocaman yaşlı kalpler, gözlerimizde dans ediyor

In spite of ourselves
– Kendimize rağmen
We’ll end up a’sittin’ on a rainbow
– Sonunda bir gökkuşağının üzerinde olacağız.
Against all odds
– Tüm engellere rağmen …
Honey, we’re the big door prize
– Tatlım, biz büyük kapı ödülüyüz.
A’we’re gonna spite our noses
– Burunlarımıza inat edeceğiz.
Right off of our faces
– Tam yüzümüzden
There won’t be nothin’
– Hiçbir şey olmayacak
But big old hearts, dancin’ in our eyes
– Ama kocaman yaşlı kalpler, gözlerimizde dans ediyor

There won’t be nothin’
– Hiçbir şey olmayacak
But big old hearts, dancin’ in our eyes
– Ama kocaman yaşlı kalpler, gözlerimizde dans ediyor
In spite of ourselves
– Kendimize rağmen




Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir yanıt yazın