Can somebody explain to me why everybody is tryna be
– Biri bana neden herkesin olmaya çalıştığını açıklayabilir mi?
Living like a celebrity, doing what they see on MTV
– Bir ünlü gibi yaşamak, mtv’de gördüklerini yapmak
Ice is cool, but I’m looking for more
– Buz serin, ama daha fazlasını arıyorum
Simple things is what my heart beats for
– Basit şeyler kalbimin attığı şeydir.
‘Cause that’s me, I don’t ask for much
– Çünkü o benim, fazla bir şey istemiyorum.
Baby, having you is enough
– Bebeğim, sana sahip olmak yeterli
You ain’t got to buy nothing (it’s not what I want baby, it’s you)
– Hiçbir şey almak zorunda değilsin (istediğim bu değil bebeğim, sensin)
We don’t have to go nowhere (it’s not what I want baby, it’s you)
– Hiçbir yere gitmek zorunda değiliz (istediğim bu değil bebeğim, sensin)
It’s not ’bout what you got, I know you got a lot
– Neyin olduğuyla ilgili değil, çok şeyin olduğunu biliyorum.
No matter what you do, you always get it hot
– Ne yaparsan yap, her zaman sıcak oluyorsun.
It’s you, it’s you
– Sensin, sensin
Baby, all I want is you, yeah
– Bebeğim, tek istediğim sensin, evet
It don’t matter that your car is fly (fly)
– Arabanızın uçması önemli değil (uçmak)
And your rims are spinning on the side
– Ve jantların yan tarafta dönüyor.
And it don’t matter where we go tonight
– Ve bu gece nereye gideceğimiz önemli değil
‘Cause if I’m with you, I’ll be alright
– Çünkü eğer seninleysem, iyi olacağım.
That’s cool, but I’m looking for more
– Sorun değil ama daha fazlasını arıyorum.
It’s your love that my heart beats for
– Kalbimin attığı senin aşkın.
‘Cause that’s me, don’t have to spend a dime
– Çünkü o benim, bir kuruş harcamak zorunda değilsin
Baby, I just want your time (yeah)
– Bebeğim, sadece zamanını istiyorum (evet)
You ain’t got to buy nothing (it’s not what I want baby, it’s you)
– Hiçbir şey almak zorunda değilsin (istediğim bu değil bebeğim, sensin)
We don’t have to go nowhere (it’s not what I want baby, it’s you)
– Hiçbir yere gitmek zorunda değiliz (istediğim bu değil bebeğim, sensin)
It’s not ’bout what you got, I know you got a lot
– Neyin olduğuyla ilgili değil, çok şeyin olduğunu biliyorum.
No matter what you do, you always get it hot
– Ne yaparsan yap, her zaman sıcak oluyorsun.
It’s you, it’s you (it’s you)
– Sensin, sensin (sensin)
Baby (baby all I want is you, yeah)
– Bebeğim (bebeğim tek istediğim sensin, evet)
Hey, hey, hey, yeah
– Hey, hey, hey, evet
You ain’t got to buy nothin’ (it’s not what I want baby, it’s you)
– Hiçbir şey almak zorunda değilsin (istediğim bu değil bebeğim, sensin)
We don’t have to go nowhere
– Hiçbir yere gitmek zorunda değiliz.
Nowhere (it’s not what I want, baby, it’s you)
– Hiçbir yerde (istediğim bu değil bebeğim, sensin)
It’s not by what you got, I know you got a lot
– Sahip olduklarınla değil, çok şeyin olduğunu biliyorum.
No matter what you do, you always get it hot
– Ne yaparsan yap, her zaman sıcak oluyorsun.
It’s you, it’s you
– Sensin, sensin
Baby, all I want is you, yeah
– Bebeğim, tek istediğim sensin, evet
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.