Joy Crookes – When You Were Mine İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

In the summer of ’16
– 16 yazında
Was it love or nicotine
– Aşk mıydı yoksa nikotin miydi
That made us mellow on the thirty-five?
– Bu bizi otuz beşte yumuşattı mı?
It was penny paradise, just a pretty likkle lie
– Penny cenneti’ydi, sadece hoş bir yalandı.
And it hit me when I saw you
– Seni görünce aklıma geldi

Hand in hand, Coldharbour Lane
– El ele, Coldharbour şeridi
Never take it easy on the PDA
– PDA’DA asla sakin olmayın
I don’t miss you, least not that way
– Seni özlemiyorum, en azından bu şekilde değil.
But someone better want me like that someday
– Ama biri beni bir gün böyle istese iyi olur.

Shoulder to shoulder
– Omuz omuza
Smile with a Brixton shine
– Brixton parıltısı ile gülümse
But you weren’t that kind
– Ama sen böyle değildin
When you were mine
– Sen benimken
J.D. and Cola
– J. D. ve kola
Don’t even have to try
– Sakın denemeye bile gerek yok
But you wеren’t that guy
– Ama sen o adam değildin.
When you werе mine
– Sen benimken
When you were mine
– Sen benimken

By the Ritzy, made to measure
– Ölçüye göre yapılan Ayinlere Andolsun.
I’m shook but you look good together
– Sarsıldım ama birlikte iyi görünüyorsunuz.
I had my hesitation, but I just can’t hate him
– Tereddüt ettim ama ondan nefret edemem.
You’re breaking all the rules
– Tüm kuralları çiğniyorsun.
Down Electric Avenue, woah
– Elektrik Caddesi’nin aşağısında, woah
I’ve never seen two men move
– İki adamın hareket ettiğini hiç görmedim.

Hand in hand, Coldharbour Lane
– El ele, Coldharbour şeridi
Never take it easy on the PDA
– PDA’DA asla sakin olmayın
I don’t miss you, least not that way
– Seni özlemiyorum, en azından bu şekilde değil.
But someone better want me like that someday
– Ama biri beni bir gün böyle istese iyi olur.

Shoulder to shoulder
– Omuz omuza
Smile with the Brixton shine
– Brixton parıltısı ile gülümse
But you weren’t that kind
– Ama sen böyle değildin
When you were mine
– Sen benimken
J.D. and Cola
– J. D. ve kola
Don’t even have to try
– Sakın denemeye bile gerek yok
But you weren’t that guy
– Ama sen o adam değildin.
When you were mine
– Sen benimken
When you were mine
– Sen benimken

Saw you smiling, I don’t mind it
– Gülümsediğini gördüm, umrumda değil.
Even though we had our moments hanging by a thread
– Olsa bile bir iş parçacığı tarafından asılı anılarımız vardı
Don’t mean that I could go forget
– Unutabileceğim anlamına gelmez.
When you were mine
– Sen benimken
When you were mine
– Sen benimken

Shoulder to shoulder
– Omuz omuza
Smile with the Brixton shine
– Brixton parıltısı ile gülümse
But you weren’t that kind
– Ama sen böyle değildin
When you were mine
– Sen benimken
J.D. and Cola
– J. D. ve kola
Don’t even have to try
– Sakın denemeye bile gerek yok
But you weren’t that guy
– Ama sen o adam değildin.
When you were mine
– Sen benimken
When you were mine
– Sen benimken

Woah, you weren’t that guy, mh-mh
– Dur bakalım, sen bu adamı değildin, mh, mh-
You weren’t that guy
– Böyle bir adam değildin
When you were mine
– Sen benimken




Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir yanıt yazın