T’es pas le seul, t’es pas le seul
– Sen tek değilsin, sen tek değilsin
T’es pas le seul, t’es pas le seul
– Sen tek değilsin, sen tek değilsin
T’es pas le seul, t’es pas le seul
– Sen tek değilsin, sen tek değilsin
T’es pas le seul, t’es pas le seul
– Sen tek değilsin, sen tek değilsin
T’es pas le seul, t’es pas le seul
– Sen tek değilsin, sen tek değilsin
T’es pas le seul, t’es pas le seul
– Sen tek değilsin, sen tek değilsin
Tu passes tes nerfs dans le shit poto t’es pas le seul
– Sinirlerini bokun içinde harcıyorsun. tek sen değilsin.
T’es pas le seul qui galère dur, qui a le seum
– Çok mücadele eden, seum’a sahip olan tek kişi sen değilsin.
La mort te ferme les yeux, tu le vois que quand t’es seul
– Ölüm gözlerini kapatır, sadece yalnızken görürsün
L’amitié ne vaut rien, tu t’en aperçois quand t’es seul
– Arkadaşlık değersizdir, yalnızken farkına varırsın
Mais vaut mieux rester seul, que traîner avec des faux-culs
– Ama yalnız kalmak, sahte kıçlarla takılmaktan iyidir.
Te mêle pas, avant de parler, hachek, regarde ton cul
– Karışma, konuşmadan önce, hachek, kıçına bak
À part la loi du plus fort, mon poto j’en vois aucune
– En güçlülerin kanunu dışında, dostum ben hiçbirini görmüyorum.
T’es pas le seul qui galère dur, qui a la police au cul
– Zor zamanlar geçiren tek kişi sen değilsin, polisi götüne sokan da
T’occupes pas, t’es pas le seul recules pas
– Merak etme, geri adım atmayan tek kişi sen değilsin.
Laisse les parler, soit fort ne les calculent pas
– Bırak konuşsunlar, yoksa hesap yapmazlar.
Ils parlent de nous mais ils savent pas
– Bizden bahsediyorlar ama bilmiyorlar.
Dis leur qu’on s’est fait seul
– Onlara yalnız olduğumuzu söyle.
J’oublie pas sans liga one j’étais seul
– Birinci lig olmadan yalnız olduğumu unutmam.
Si t’as des choses a dire dis les pote t’es pas le seul
– Söyleyecek bir şeyin varsa söyle dostum, tek sen değilsin.
Entoure toi de bon, dis toi que t’arrive a rien tout seul
– Kendinizi iyilikle kuşatın, kendinize hiçbir şeyin kendi başınıza olmadığını söyleyin
Toi t’as goûté au bitume, tu rêve d’avoir de big thunes
– Bitümün tadına baktın, büyük eriklere sahip olmayı hayal ediyorsun.
Poto t’es pas le seul
– Poto tek sen değilsin
T’es pas le seul, t’es pas le seul
– Sen tek değilsin, sen tek değilsin
T’es pas le seul, t’es pas le seul
– Sen tek değilsin, sen tek değilsin
T’es pas le seul, t’es pas le seul
– Sen tek değilsin, sen tek değilsin
T’es pas le seul, t’es pas le seul
– Sen tek değilsin, sen tek değilsin
T’es pas le seul, t’es pas le seul
– Sen tek değilsin, sen tek değilsin
T’es pas le seul, t’es pas le seul
– Sen tek değilsin, sen tek değilsin
Tu as connu la galère, mais t’es pas le seul
– Çok şey yaşadın ama bir tek sen değilsin.
Aide ton prochain et le ciel t’aideras
– Komşuna yardım et ve cennet sana yardım edecek
Penses à ta mère quand tu te sens seul
– Kendini yalnız hissettiğinde anneni düşün.
Quoi qu’il arrive elle t’aimera
– Ne olursa olsun, seni sevecek.
Tu as connu la galère, mais t’es pas le seul
– Çok şey yaşadın ama bir tek sen değilsin.
Aide ton prochain et le ciel t’aideras
– Komşuna yardım et ve cennet sana yardım edecek
Penses à ta mère quand tu te sens seul
– Kendini yalnız hissettiğinde anneni düşün.
Quoi qu’il arrive elle t’aimera
– Ne olursa olsun, seni sevecek.
Tes parents sont séparés, mon frère, t’es pas le seul
– Ailen ayrı kardeşim, tek sen değilsin.
Tu as perdu un proche, c’est un ange dans le ciel
– Sevdiğin birini kaybettin, o gökyüzünde bir melek.
Et moi quand je penses seul
– Ve yalnız düşündüğümde ben
Dans ma paranoia je deviens fou, j’parle seul
– Paranoyamda deliriyorum, yalnız konuşuyorum.
Est ce qu’on va tous souffrir?
– Hepimiz acı çekecek miyiz?
La belle vie on va se l’offrir
– İyi hayatı kendimize sunacağız.
Même si tu m’voit sourire
– Beni gülümserken görsen bile
Sache que j’m’attend au pire
– En kötüsünü beklediğimi bil
Est ce que sous terre on va pourrir? on va tous mourir?
– yeraltında çürüyecek miyiz? hepimiz ölecek miyiz?
T’es pas le seul
– Bir tek sen değilsin
Sentiment de trahison, la jalousie parle seule
– İhanet hissi, kıskançlık yalnız konuşur
T’aimait quelqu’un, elle t’a quittée pour un autre, t’es pas le seul
– Seni birini sevdi, seni başkası için terk etti, tek sen değilsin
Tu as plus de sous, et ça t’oublie, tu es pas le seul
– Paran bitti ve seni unutuyor, tek sen değilsin
Problème de famille, tu veux pas en parler, tu es pas le seul
– Aile sorunu, bunun hakkında konuşmak istemiyorsun, tek sen değilsin.
Tu as la vingtaine, tu as un enfant, tu es pas le seul
– Yirmili yaşlarındasın, bir çocuğun var, tek sen değilsin
Tu vois plus tes potes que ta famille, tu es pas le seul
– Arkadaşlarını ailenden daha çok görüyorsun, tek sen değilsin
Tu as oublié que tu es pas seul, je sais y’a rien de facile
– Yalnız olmadığını unuttun, kolay bir şey olmadığını biliyorum.
Les pieds dans le malheur, attend que le bonheur te fasse signe
– Ayaklarınız talihsizlik içindeyken, mutluluğun sizi çağırmasını bekleyin
Moi plus rien ne me fascine, le cœur cassé
– Artık hiçbir şey beni büyülemiyor, kalbim kırıldı
J’ai mis son nom sur le sable, les vagues l’on effacé
– Adını kuma koydum, dalgalar sildi
Tu as connu la galère, mais t’es pas le seul
– Çok şey yaşadın ama bir tek sen değilsin.
Aide ton prochain et le ciel t’aideras
– Komşuna yardım et ve cennet sana yardım edecek
Penses à ta mère quand tu te sens seul
– Kendini yalnız hissettiğinde anneni düşün.
Quoi qu’il arrive elle t’aimera
– Ne olursa olsun, seni sevecek.
Tu as connu la galère, mais t’es pas le seul
– Çok şey yaşadın ama bir tek sen değilsin.
Aide ton prochain et le ciel t’aideras
– Komşuna yardım et ve cennet sana yardım edecek
Penses à ta mère quand tu te sens seul
– Kendini yalnız hissettiğinde anneni düşün.
Quoi qu’il arrive elle t’aimera
– Ne olursa olsun, seni sevecek.
T’es pas le seul, t’es pas le seul
– Sen tek değilsin, sen tek değilsin
T’es pas le seul, t’es pas le seul
– Sen tek değilsin, sen tek değilsin
T’es pas le seul, t’es pas le seul
– Sen tek değilsin, sen tek değilsin
T’es pas le seul, t’es pas le seul
– Sen tek değilsin, sen tek değilsin
T’es pas le seul, t’es pas le seul
– Sen tek değilsin, sen tek değilsin
T’es pas le seul, t’es pas le seul
– Sen tek değilsin, sen tek değilsin
Tu as connu la galère, mais t’es pas le seul
– Çok şey yaşadın ama bir tek sen değilsin.
Aide ton prochain et le ciel t’aideras
– Komşuna yardım et ve cennet sana yardım edecek
Penses à ta mère quand tu te sens seul
– Kendini yalnız hissettiğinde anneni düşün.
Quoi qu’il arrive elle t’aimera
– Ne olursa olsun, seni sevecek.
Tu as connu la galère, mais t’es pas le seul
– Çok şey yaşadın ama bir tek sen değilsin.
Aide ton prochain et le ciel t’aideras
– Komşuna yardım et ve cennet sana yardım edecek
Penses à ta mère quand tu te sens seul
– Kendini yalnız hissettiğinde anneni düşün.
Quoi qu’il arrive elle t’aimera
– Ne olursa olsun, seni sevecek.
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.