Julia Michaels – Anxiety Şarkı Sözleri ve Türkçe Çevirisi

My friends, they wanna take me to the movies
– Arkadaşlarım, beni sinemaya götürmek istiyorlar
I tell them that I’m far from holding hands with my depression
– Onlara depresyonumla el ele tutuşmaktan uzak olduğumu söylüyorum
And right when I think I’ve overcome it
– Ve evet üstesinden geldiğimi düşündüğümde
Anxiety starts kicking in to teach us a lesson
– Anksiyete bize ders vermek için ortaya çıkıyor
Oh, I try my best just to be social
– Oh, sosyal olmak için en iyimi deniyorum
I make all these plans with friends, and hope they call and cancel
– Arkadaşlarım ile planlar yapıp onların arayıp iptal etmelerini umuyorum
Then I overthink about the things I’m missing
– Sonra kaçırdığım şeyler için fazla düşünüyorum
Now I’m wishing
– Şimdi diyorum ki
I was with them
– Keşke onlarla olsam


Feel like I’m always apologizing for feeling
– Duygularım için özür diliyor gibi hissediyorum
Like I’m out of my mind
– Delirmiş gibi (hissediyorum)
When I’m doing just fine
– Fena olmadığımda
But my exes all say that I’m hard to deal with
– Ama tüm eski sevgililerim benim başa çıkmaya zor olduğumu söylüyorlar
And I admit, I admit
– Ve kabul ediyorum, kabul ediyorum


But all my friends, they don’t know
– Ama tüm arkadaşlarım, bilmiyorlar
What it’s like, what it’s like
– Nasıl olduğunu, nasıl olduğunu
They don’t understand why
– Nedenini anlamıyorlar
I can’t sleep through the night
– Gece uyuyamadığımın(nedenini)
I’ve been told that I could take something to fix it
– Düzeltmek için birşey almam gerektiğini söylendi
Damn, I wish it
– Lanet, keşke
I wish it was that simple, ah
– Keşke o kadar kolay olsa
But all my friends, they don’t know
– Ama tüm arkadaşlarım, bilmiyorlar
What it’s like
– Nasıl olduğunu


I’ve always wanted to be one of those people in the room that says something and everyone puts their hand up
– Ben her zaman, bir şey söylediğinde herkesin elini kaldırdığı kişi olmak istemişimdir
Like, if you’re sad put your hand up
– Mesela, üzgünsen elini kaldır
If you hate someone, put your hand up
– Birinden nefret ediyorsan, elini kaldır
And if you’re scared, put your hand up
– Ve korkmuşsan, elini kaldır


Feel like I’m always apologizing for feeling
– Duygularım için özür diliyor gibi hissediyorum
Like I’m out of my mind
– Delirmiş gibi (hissediyorum)
When I’m doing just fine
– Fena olmadığımda
But my exes all say that I’m hard to deal with
– Ama tüm eski sevgililerim benim başa çıkmaya zor olduğumu söylüyorlar
And I admit, I admit
– Ve kabul ediyorum, kabul ediyorum


But all my friends, they don’t know
– Ama tüm arkadaşlarım, bilmiyorlar
What it’s like, what it’s like
– Nasıl olduğunu, nasıl olduğunu
They don’t understand why
– Nedenini anlamıyorlar
I can’t sleep through the night
– Gece uyuyamadığımın(nedenini)
I’ve been told that I could take something to fix it
– Düzeltmek için birşey almam gerektiğini söylendi
Damn, I wish it
– Lanet, keşke
I wish it was that simple, ah
– Keşke o kadar kolay olsa
But all my friends, they don’t know
– Ama tüm arkadaşlarım, bilmiyorlar
What it’s like
– Nasıl olduğunu


I have all these thoughts
– Böyle düşüncelerim var
Running through my mind
– Aklımda gezen
All the damn time
– Her lanet zamanda
And I can’t seem to shut it off
– Onu kapatacak gibi durmuyorum
I think I’m doing fine
– Bence iyiyim
Most of the time
– Zamanın çoğunda
I say that I’m alright
– Iyi olduğumu söylüyorum
But I can’t seem to shut it off
– Ama onu kapatacak gibi durmuyorum


But all my friends, they don’t know
– Ama tüm arkadaşlarım, bilmiyorlar
What it’s like, what it’s like
– Nasıl olduğunu, nasıl olduğunu
They don’t understand why
– Nedenini anlamıyorlar
I can’t sleep through the night
– Gece uyuyamadığımın(nedenini)
I’ve been told that I could take something to fix it
– Düzeltmek için birşey almam gerektiğini söylendi
Damn, I wish it
– Lanet, keşke
I wish it was that simple, ah
– Keşke o kadar kolay olsa
But all my friends, they don’t know
– Ama tüm arkadaşlarım, bilmiyorlar
What it’s like
– Nasıl olduğunu


What it’s like, what it’s like
– Nasıl olduğunu, nasıl olduğunu
What it’s like, what it’s like
– Nasıl olduğunu, nasıl olduğunu




Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir yanıt yazın