Justin Bieber – Hold On İngilizce Sözleri Türkçe Anlamları

You know you can call me if you need someone
– Birine ihtiyacın olursa beni arayabilirsin.
I’ll pick up the pieces if you come undone
– Eğer geri gelirsen parçaları toplayacağım.

Painting stars up on your ceiling ’cause you
– Tavanında yıldızları boyuyorum çünkü sen
Wish that you could find some feeling, yeah, you
– Keşke bazı hisler bulabilseydin, Evet, sen
You know you can call me if you need someone
– Birine ihtiyacın olursa beni arayabilirsin.

I need you to hold on
– Bekle sana ihtiyacım var
Heaven is a place not too far away
– Cennet çok uzak olmayan bir yer
We all know I should be the one
– Hepimiz bir tane almalıyım
To say we all make mistakes (we all make mistakes)
– Hepimizin hata yaptığını söylemek (hepimiz hata yaparız)
Take my hand and hold on
– Elimi tut ve tut
Tell me everything that you need to say
– Bana söylemen gereken her şeyi söyle.
‘Cause I know how it feels to be someone
– Çünkü birisi olmanın nasıl bir şey olduğunu biliyorum.
Feels to be someone who loses their way
– Yolunu kaybeden biri gibi hissediyor

You’re looking for answers in a place unknown
– Bilinmeyen bir yerde cevaplar arıyorsun.
You need the connection but you can’t get close (can’t get close)
– Bir bağlantıya ihtiyacınız var, ancak yaklaşamazsınız (yaklaşamazsınız)

Painting stars up on your ceiling ’cause you
– Tavanında yıldızları boyuyorum çünkü sen
Wish that you could find some feeling, yeah, you
– Keşke bazı hisler bulabilseydin, Evet, sen
You know you can call me if you need someone
– Birine ihtiyacın olursa beni arayabilirsin.

I need you to hold on (hold on)
– Tutunmana ihtiyacım var (bekle)
Heaven is a place not too far away (away, yeah)
– Cennet çok uzak olmayan bir yer (uzak, Evet)
We all know I should be the one
– Hepimiz bir tane almalıyım
To say we all make mistakes (we all make mistakes)
– Hepimizin hata yaptığını söylemek (hepimiz hata yaparız)
Take my hand and hold on
– Elimi tut ve tut
Tell me everything that you need to say
– Bana söylemen gereken her şeyi söyle.
‘Cause I know how it feels to be someone
– Çünkü birisi olmanın nasıl bir şey olduğunu biliyorum.
Feels to be someone who loses their way
– Yolunu kaybeden biri gibi hissediyor

Midnight ’til morning
– Geceyarısı sabaha kadar
Call if you need somebody
– Birine ihtiyacın olursa Ara.
I will be there for you (I will be there for you)
– Senin için orada olacağım (senin için orada olacağım)
Midnight ’til morning
– Geceyarısı sabaha kadar
Call if you need somebody
– Birine ihtiyacın olursa Ara.
I will be there for you
– Senin için orada olacağım

I need you to hold on
– Bekle sana ihtiyacım var
Heaven is a place not too far away
– Cennet çok uzak olmayan bir yer
We all know I should be the one
– Hepimiz bir tane almalıyım
To say we all make mistakes (we all make mistakes)
– Hepimizin hata yaptığını söylemek (hepimiz hata yaparız)
Take my hand and hold on
– Elimi tut ve tut
Tell me everything that you need to say
– Bana söylemen gereken her şeyi söyle.
‘Cause I know how it feels to be someone (ooh, yeah)
– Çünkü birisi olmanın nasıl bir şey olduğunu biliyorum (ooh, Evet)
Feels to be someone who loses their way
– Yolunu kaybeden biri gibi hissediyor

Midnight ’til morning
– Geceyarısı sabaha kadar
Call if you need somebody
– Birine ihtiyacın olursa Ara.
I will be there for you (oh yeah, yeah)
– Senin için orada olacağım (oh evet, evet)
Midnight ’til morning
– Geceyarısı sabaha kadar
Call if you need somebody
– Birine ihtiyacın olursa Ara.
I will be there for you
– Senin için orada olacağım




Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir yanıt yazın