(Oh, no)
– (Oh, hayır)
Yeah, y’all know what it is
– Evet, ne olduğunu biliyorsunuz.
Katy Perry, Juicy J, uh huh
– Katy Perry, Juicy J, hı hı
Let’s rage
– Öfkelenelim
I knew you were
– Öyle olduğunu biliyordum.
You were gonna come to me
– Bana gelecektin.
And here you are
– Ve işte buradasın
But you better choose carefully
– Ama dikkatli seçsen iyi olur.
‘Cause I, I’m capable of anything
– Çünkü ben her şeyi yapabilirim.
Of anything and everything
– Her şeyden ve her şeyden
Make me your Aphrodite
– Beni Afroditin yap
Make me your one and only
– Beni tek ve biricik yap
But don’t make me your enemy (enemy)
– Ama beni düşmanın yapma (düşman)
Your enemy (your enemy), your enemy
– Düşmanınız (düşmanınız), düşmanınız
So you wanna play with magic?
– Sihirle mi oynamak istiyorsun?
Boy, you should know what you falling for
– Neye aşık olduğunu bilmelisin.
Baby, do you dare to do this?
– Bebeğim, bunu yapmaya cesaretin var mı?
‘Cause I’m coming at you like a dark horse
– Çünkü sana karanlık bir at gibi yaklaşıyorum.
Are you ready for, ready for
– Hazır mısın, hazır mısın
A perfect storm, a perfect storm?
– Mükemmel bir fırtına, mükemmel bir fırtına mı?
‘Cause once you’re mine, once you’re mine
– Çünkü bir kere benimsin, bir kere benimsin
There’s no going back
– Geri dönüş yok
Mark my words
– Sözlerimi işaretle
This love will make you levitate
– Bu aşk seni havaya uçuracak
Like a bird, like a bird without a cage
– Bir kuş gibi, kafesi olmayan bir kuş gibi
But down to earth
– Ama yeryüzüne
If you choose to walk away, don’t walk away
– Çekip gitmeye karar verirsen, gitme.
It’s in the palm of your hand now, baby
– Artık avucunun içinde bebeğim.
It’s a yes or a no, no maybe
– Evet ya da hayır, hayır belki
So just be sure before you give it up to me
– O yüzden benden vazgeçmeden önce emin ol.
Up to me, give it up to me
– Bana bağlı, bana bırak
So you wanna play with magic?
– Sihirle mi oynamak istiyorsun?
Boy, you should know what you falling for
– Neye aşık olduğunu bilmelisin.
Baby, do you dare to do this?
– Bebeğim, bunu yapmaya cesaretin var mı?
‘Cause I’m coming at you like a dark horse
– Çünkü sana karanlık bir at gibi yaklaşıyorum.
Are you ready for, ready for
– Hazır mısın, hazır mısın
A perfect storm, a perfect storm?
– Mükemmel bir fırtına, mükemmel bir fırtına mı?
‘Cause once you’re mine, once you’re mine
– Çünkü bir kere benimsin, bir kere benimsin
(Yo, dreaming!) There’s no going back
– (Hey, rüya!) Geri dönüş yok
Uh, she’s a beast (beast), I call her Karma (come back)
– Ah, o bir canavar (canavar), ona Karma diyorum (geri gel)
She eat your heart out like Jeffrey Dahmer (whoo!)
– Kalbini Jeffrey Dahmer gibi yiyor (whoo!)
Be careful, try not to lead her on
– Dikkatli ol, onu yönlendirmemeye çalış.
Shawty’s heart was on steroids
– Shawty’nin kalbi steroid kullanıyordu.
‘Cause her love was so strong
– Çünkü aşkı çok güçlüydü.
You may fall in love when you meet her (meet her)
– Onunla tanıştığında aşık olabilirsin (onunla tanış)
If you get the chance you better keep her (keep her)
– Eğer şansın olursa, onu tutsan iyi olur.
She’s sweet as pie, but if you break her heart
– Pasta kadar tatlı ama kalbini kırarsan
She’ll turn cold as a freezer (freezer)
– Dondurucu gibi soğuyacak (dondurucu)
That fairy tale ending with a knight in shining armor
– Parlayan zırhlı bir şövalye ile biten o peri masalı
She can be my Sleeping Beauty
– O benim Uyuyan Güzelim olabilir.
I’m gon’ put her in a coma (whoo!)
– Onu komaya sokacağım (whoo!)
Damn, I think I love her
– Kahretsin, sanırım onu seviyorum.
Shawty so bad, I’m sprung and I don’t care
– Shawty o kadar kötü ki, yaylandım ve umurumda değil
She got me like a roller coaster
– Beni bir roller coaster gibi yakaladı.
Turn the bedroom into a fair (a fair)
– Yatak odasını bir fuara dönüştürün.
Her love is like a drug
– Aşkı bir ilaç gibidir.
I was tryna hit it and quit it
– Vurup bırakmaya çalışıyordum.
But lil’ mama so dope
– Ama lil’ mama çok aptal
I messed around and got addicted
– Ortalığı karıştırdım ve bağımlı oldum.
So you wanna play with magic?
– Sihirle mi oynamak istiyorsun?
Boy, you should know what you falling for (you should know)
– Oğlum, neye aşık olduğunu bilmelisin (bilmelisin)
Baby, do you dare to do this?
– Bebeğim, bunu yapmaya cesaretin var mı?
‘Cause I’m coming at you like a dark horse (like a dark horse)
– Çünkü sana karanlık bir at gibi yaklaşıyorum (karanlık bir at gibi)
Are you ready for, ready for (ready for)
– Hazır mısın, hazır mısın (hazır mısın)
A perfect storm, a perfect storm? (A perfect storm)
– Mükemmel bir fırtına, mükemmel bir fırtına mı? (Mükemmel bir fırtına)
‘Cause once you’re mine, once you’re mine (mine)
– Çünkü bir kez benimsin, bir kez benimsin (benim)
There’s no going back
– Geri dönüş yok
Katy Perry – Dark Horse (feat. Juicy J) İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları
yazarı:
Etiketler:
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.