You say you wander your own land
– Kendi bölgende dolaştığını söylüyorsun
But when I think about it
– Ama bu konuda düşündüğüm zaman
I don’t see how you can
– Anlamıyorum nasıl yapabiliyorsun?
You’re aching, you’re breaking
– Acıyosun kırılıyosun
And I can see the pain in your eyes
– Ve acıyı gözlerinde görebiliyorum
Says everybody’s changing
– “Herkes değişiyor” diyorlar
And I don’t know why
– Be bilmiyorum niçin
So little time
– Ufacık bir zaman
Try to understand that I’m
– Anlamaya çalış ben
Trying to make a move just to stay in the game
– Sadece bu oyunda kalmak için bir hamle yapmaya çalışıyorum
I try to stay awake and remember my name
– Uyanık kalmaya ve adımı hatırlamaya çalışıyorum
But everybody’s changing and I don’t feel the same
– Ama herkes değişiyor ve aynı şekilde hissetmiyorum
You’re gone from here
– Burdan gittin
Soon you will disappear
– Yakında kaybolacaksın
Fading into beautiful light
– Güzel ışıklar içinde kayboluyorsun
‘cos everybody’s changing
– Çünkü herkes değişiyor
And I don’t feel right
– Ve iyi hissetmiyorum
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.