Kim Seungmin – My pleasure Is That You Ride The Bentley Korece Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

Baby get the message
– Bebeğim mesajı al
Life is hard to maintain
– Hayatı sürdürmek zor
Your life is like a tape yeah yeah
– Hayatın bir kaset gibi evet evet

가끔은 쉽게 발을 빼
– Bazen ayaklarını çekmek kolaydır.
분명 네 꿈 짓밟기 위해
– Hayallerini çiğnemek için açık
신발을 사는 사람 있을 테니
– Ayakkabı alan biri olacak.
취소가 불가능해 많은 사람들한테
– İptal etmek imkansız. Birçok insan için bu imkansız.
네 말은 세상 비슷한 걸 테니까
– Çünkü dünyaya benzer bir şey demek istiyorsun.
참아야 해 아무 답이 없대
– Buna katlanmak zorundasın. cevap yok.

남겨지긴 싫고 떠나는 것도 두려워
– Geride kalmak istemiyorum, gitmekten korkuyorum.
사람은 잘만 왔다가 떠나는데
– İnsanlar gelip gidiyor.
선택지가 있는데 안 좋은 결정 했대
– Bir seçeneği vardı ve kötü bir karar verdi.
난 돈은 그럴 때 쓰려고 버는 건데
– Harcadığım zaman harcayacak para kazanıyorum.
난 지켜야만 하는 게 너의 자존심인데
– Korumak zorunda olduğum şey senin gururun.
다 지키면서 살 수만은 없기에
– Hepsini canlı tutamam.
답이 없네 아무 답이 없네
– Cevap yok. Cevap yok.

집에 오는 bus에서 아이처럼
– Otobüste eve gelen bir çocuk gibi
밖을 쳐다보았겠지만 no no
– Dışarı bakmış olabilirsin ama hayır hayır
살짝 독해지는 걸 느껴 어른처럼
– Kendimi biraz zehirli hissediyorum, bir yetişkin gibi.
짐을 싸고 떠날 거야
– Toparlanıp gidiyorum.
Even if I lose it all
– Hepsini kaybetsem bile

Nike를 신고 멀어지는
– Nike giymek ve uzaklaşmak
거지 같은 거리에서
– Bir dilenci gibi sokakta
벌어지는 많은 일 괜찮냐 물었어
– Sana bir sürü şey olup bittiğini sorun etmiyor musun diye sordum.
넌 oh 넌 아이처럼
– Çocuk gibisin.
Maybe or not maybe or not
– Belki ya da değil belki ya da değil
혼자 다 참아야만 했나 봐
– Sanırım tek başıma katlanmak zorunda kaldım.

멀어지는 거지 같은 거리에서
– Uzaktan uzaklaşmak gibi.
벌어지는 많은 일 괜찮냐 물었어
– Sana bir sürü şey olup bittiğini sorun etmiyor musun diye sordum.
넌 oh 넌 아이처럼
– Çocuk gibisin.
Maybe or not maybe or not
– Belki ya da değil belki ya da değil
혼자 다 삼켜야만 했나 봐
– Sanırım hepsini tek başıma yutmak zorunda kaldım.

넌 늘 아파하고 난 늘 도와주려고만 하지
– Sen hep hastasın ve ben hep sana yardım etmeye çalışıyorum.
구해달라 한적 한번 없이
– Beni bir kez ve herkes için kurtarmanı istiyorum.
혼자 붕대를 감지
– Bandajları tek başına tespit et
난 네 등 뒤에 있어 또 등은 손 안 닿고
– Arkandayım ve sırtına dokunmuyorum.
혼자 낑낑대는 너를 보면 장전된 총
– Tek başına ciyakladığını gördüğümde dolu bir silah
얼굴에 대고 살아가는 것만 같아
– Yüzünde yaşamak gibi.
넌 나무 위에 올라간
– Ağaca çıktın.
새끼 고양이 같은 거 아니라고
– Yavru kedi gibi değil.
혼자 그냥 두라고 슬퍼하게 두라고
– Rahat bırak, üzgün bırak.
혼자 슬퍼해서 좋을 건 또 뭔데
– Yalnız yas tutmak için başka ne yapabilirim?

Monday to sunday one day to 평생
– Pazartesiden pazara bir gün ömür boyu
너가 white frappe나 마시며
– Beyaz frappe içersin ya da
수다나 떨길 바래 세월 가면 잊혀질
– Sohbet etmeni ve titremeni istiyorum, ve eğer yıllar boyunca gidersen, unutulacaksın.
점수 따위에 연연하지 말고
– Skor üzerinde durma.
너의 dice 낮게 나오면 나에게 말해
– Zarların düşerse söyle.
너의 하루가 매일 행복 일순 없겠지만
– Günün her gün mutlu olmayabilir.
내 역할은 그 사실을 부정하는 것
– Benim rolüm bu gerçeği inkar etmek
널 다치게 한 하루를 용서하지도 말 것
– Seni incittiğim gün için beni affetme.

물밀려 오듯 올 거야
– Su itişi gibi geleceğim.
위험은 pied piper
– Tehlike pied piper
그 위험은 다 나의 것
– Bu risk bana ait.
넌 알아둬야 해 이걸 언젠간 나 역시도
– Bir gün bunu bilmek zorundasın, bilsem bile.
무너져 버리고 말 거야
– Onu parçalayacağım.
이 거지 같은 세상에서
– Bu dilenci dünyada
혼자는 불가능하겠지만
– Bunu tek başına yapamazsın.
그때 가선 너의 가족을 꾸리게 될 거야
– O zaman aileni kuracağım.

너무 좋은 거래엔 항상 거짓이 섞여 있어
– Çok iyi bir anlaşmada her zaman yalanların bir karışımı vardır.
사람을 곁에 두되 너무 믿지 말 것
– İnsanları bir kenara bırakın, ama çok fazla inanmayın
내가 너한테 그랬었던 것처럼 무조건
– Sana yaptığım kadar kayıtsız şartsız.
너의 아이들을 절대적으로 지킬 것
– Çocuklarınızı kesinlikle koruyacaktır




Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir yanıt yazın