Kwabs – Walk İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

Gotta slow up, gotta shake this high
– Yavaşlamalıyım, bu kadar yüksekten sallanmalıyım
Gotta take a minute just to ease my mind
– Aklımı rahatlatmak için bir dakikanızı ayırmalıyım.
‘Cause if I don’t walk, then I get caught out
– Çünkü yürümezsem, yakalanırım.
And I’ll be falling all the way down
– Ve tüm yol boyunca düşeceğim

100 headlights making me blind
– 100 farlar beni kör ediyor
All of your pleasures catching my eye
– Tüm zevklerin gözüme çarpıyor
If I jump once, then I never think twice
– Eğer bir kez atlarsam, o zaman asla iki kez düşünmem
But your temptations making me stay another night
– Ama senin caziben beni başka bir gece kalmaya zorluyor
And my senses only lie to me, lie to me
– Ve duyularım sadece bana yalan söylüyor, bana yalan söylüyor
I don’t know how I feel so raw to me, raw to me
– Bana o kadar çiğ hissettiğimi biliyor, ham bana bilmiyorum
I gotta check myself before I get what I want
– İstediğimi almadan önce kendimi kontrol etmeliyim.
Find out it’s not what I thought it was
– Benim düşündüğüm gibi olmadığını Öğren.
And you know I
– Ve biliyorsun ben

Gotta slow up, gotta shake this high
– Yavaşlamalıyım, bu kadar yüksekten sallanmalıyım
Gotta take a minute just to ease my mind
– Aklımı rahatlatmak için bir dakikanızı ayırmalıyım.
‘Cause if I don’t walk, then I get caught out
– Çünkü yürümezsem, yakalanırım.
And I’ll be falling all the way down
– Ve tüm yol boyunca düşeceğim
Turn my head and shut my eyes
– Başımı Çevir ve gözlerimi kapat
Doesn’t even matter if I’m wrong or right
– Yanlış ya da haklı olmamın bir önemi yok.
‘Cause if I don’t walk, I keep messing around
– Çünkü eğer yürümezsem, etrafta dolanıp dururum.
And I’ll be falling all the way down
– Ve tüm yol boyunca düşeceğim

Tell myself “Leave!”, while I’m still strong
– Bırakın kendime “!”hala güçlüyken
“Don’t look back!”, ’til I’m ten miles gone
– “Sakın arkana bakma!on kilometre uzaktayım “, ’til gitti
And when the road stops, I’m gonna keep on
– Ve yol durduğunda, devam edeceğim
Until I end up in the place that I belong
– Ta ki ait olduğum yere varana kadar.
But the pressure’s pushing me back again
– Ama baskı beni tekrar geri itiyor
Telling me not to pretend
– Numara yapmamamı söylüyor.
There isn’t any use even trying to get you out my head
– Ben kafamı sana almaya çalışırken bile herhangi bir faydası yoktur
So I lift my feet off the ground
– Bu yüzden ayaklarımı yerden kaldırıyorum
And I’m gonna walk right up
– Ve ben hemen yürüyeceğim

Gotta slow up, gotta shake this high
– Yavaşlamalıyım, bu kadar yüksekten sallanmalıyım
Gotta take a minute just to ease my mind
– Aklımı rahatlatmak için bir dakikanızı ayırmalıyım.
‘Cause if I don’t walk, then I get caught out
– Çünkü yürümezsem, yakalanırım.
And I’ll be falling all the way down
– Ve tüm yol boyunca düşeceğim
Turn my head and shut my eyes
– Başımı Çevir ve gözlerimi kapat
Doesn’t even matter if I’m wrong or right
– Yanlış ya da haklı olmamın bir önemi yok.
‘Cause if I don’t walk, I keep messing around
– Çünkü eğer yürümezsem, etrafta dolanıp dururum.
And I’ll be falling all the way down
– Ve tüm yol boyunca düşeceğim

Won’t get caught in the old fly trap
– Eski sinek tuzağına yakalanmayacak
Run away, run away, never come back
– Kaç, kaç, asla geri dönme
No way I’m going down like that
– Böyle aşağı inmemin imkanı yok.
No, no, run away, run away
– Hayır, hayır, kaç, kaç

Won’t get caught in the old fly trap (I can’t get caught up again!)
– Eski sinek tuzağına yakalanmayacağım (tekrar yakalanamıyorum!)
Runaway, runaway, never come back
– Kaçak, kaçak, asla geri dönme
No way I’m going down like that (no way!)
– Hiç bir şekilde hayatta kalırım.)
No, no, runaway, runaway (no, no!)
– Hayır, hayır, kaçak, kaçak (hayır, hayır!)

Gotta slow up, gotta shake this high
– Yavaşlamalıyım, bu kadar yüksekten sallanmalıyım
Gotta take a minute just to ease my mind
– Aklımı rahatlatmak için bir dakikanızı ayırmalıyım.
‘Cause if I don’t walk, then I get caught out
– Çünkü yürümezsem, yakalanırım.
And I’ll be falling all the way down
– Ve tüm yol boyunca düşeceğim
Turn my head and shut my eyes
– Başımı Çevir ve gözlerimi kapat
Doesn’t even matter if I’m wrong or right
– Yanlış ya da haklı olmamın bir önemi yok.
‘Cause if I don’t walk, I keep messing around
– Çünkü eğer yürümezsem, etrafta dolanıp dururum.
And I’ll be falling all the way down, yeah
– Ve tüm yol boyunca düşeceğim, Evet

I’m gonna walk now
– Şimdi yürüyeceğim.
I’m gonna walk now
– Şimdi yürüyeceğim.
Yeah, no, no, no
– Evet, Hayır, hayır, hayır
Better walk
– Yürümeye
Yeah, yeah, no, no, no, no, no
– Evet, Evet, Hayır, hayır, hayır, hayır, hayır




Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir yanıt yazın