Du ser andra halvan av solen när den sjunker I väst
– Güneşin ikinci yarısını batıda batarken görüyorsunuz
Jag sitter ensam här och undrar var vi hamnar härnäst
– Burada yalnız oturuyorum ve bir dahaki sefere nerede olacağımızı merak ediyorum
Med dig på andra sidan jorden får jag tid till ingenting
– Sen dünyanın öbür ucundayken hiçbir şey için zamanım olmayacak.
Medan natten fäller blå, kalla skuggor häromkring
– Gece maviye dönerken, burada soğuk gölgeler var
Vi skulle klara vad som helst, vi skulle aldrig säga nej
– Her şeyi yapardık, asla hayır demezdik
Och vad du anförtror åt mig, ska jag anförtro åt dig
– Ve bana ne sır verirsen, sana da sır vereceğim
En storm på väg i natt, rannsaka och bekänn
– Bu gece yolda bir fırtına, Ara ve itiraf et
Guds son ska komma nerstigen från himmelen igen
– Tanrı’nın Oğlu tekrar gökten inecek
Du ska stå naken framför sanningen och jordens alla kval
– Gerçeğin ve dünyanın tüm acılarının önünde çıplak duracaksın
Han ska pröva din styrka, han ska testa din moral
– Gücünü test edecek, ahlakını test edecek
Vi står tysta framför skälet där sommaren tar slut
– Yazın bitmesinin sebebinin önünde sessizce duruyoruz
Som tonårsbarn på hemväg efter gårdagens debut
– Dünkü ilk çıkışından sonra eve giderken genç bir çocuk olarak
Nu skulle inget bli som förr, vi var i en annan division
– Şimdi hiçbir şey eskisi gibi olmaz, başka bir bölümdeydik
Vi kunde höra höstens mörka vatten brusa under bron
– Sonbaharın karanlık sularının köprünün altında kükrediğini duyabiliyorduk
Vi skulle klara vad som helst, vi skulle aldrig säga nej
– Her şeyi yapardık, asla hayır demezdik
Och vad du anförtror åt mig, ska jag anförtro åt dig
– Ve bana ne sır verirsen, sana da sır vereceğim
Och alldeles nyss fick jag lyssna till ditt skratt
– Ve şimdi kahkahalarını dinlemek zorunda kaldım
Och du berätta’ att du saknar mig inatt, det gör jag med
– Ve sen bana ‘ bu gece beni özlüyorsun, ben de özlüyorum
Det är så tyst nerifrån gatan som det aldrig annars är
– Sokağın aşağısı hiç olmadığı kadar sessiz.
Det är som om natten här har sett allting och stilla sjunger med
– Sanki gece burada her şeyi gördü ve sessizce şarkı söylüyor
En elegi för alla sorger den där hösten handla om
– Tüm acılar için bir zerafet
För en mor som sjukna in, för ett barn som aldrig kom
– Hasta olan bir anne için, hiç gelmeyen bir çocuk için
För skuggan över gårn där aldrig solen lyste in
– Çünkü gölge, güneşin asla parlamadığı yere gider
För en ork som inte fanns, du sakna min, jag sakna din
– Var olmayan bir ork için, sen benimkini özlüyorsun, ben seninkini özlüyorum
För en tystnad mellan väggarna som skar genom cement
– Çimentoyu kesen duvarlar arasında bir sessizlik için
Två ögonpar i tomhet från september till advent
– Eylül ayından advent için boşlukta iki çift göz
För en man som gick till jobbet som om inget hade hänt
– Hiçbir şey olmamış gibi işe giden bir adam için
För en kvinna som sa: “Allting är förstört, allt är bränt”
– “Her şey yok edildi, her şey yakıldı” diyen bir kadın için”
En elegi för alla vägar som vi inte vandrat än
– Henüz yürümediğimiz tüm yollar için bir zerafet
För en tid som bara går och aldrig kommer igen
– Bir süre için sadece gider ve bir daha asla gelmez
Vi skulle klara vad som helst, vi skulle aldrig säga nej
– Her şeyi yapardık, asla hayır demezdik
Och vad du anförtror åt mig, ska jag anförtro åt dig
– Ve bana ne sır verirsen, sana da sır vereceğim

Lars Winnerbäck – Elegi İsveçce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları
yazarı:
Etiketler:
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.