(La-la, la-la, la-la, la-la-la)
– (La-la, la-la, la-la, la-la-la)
(La-la, la-la, la-la, la-la-la)
– (La-la, la-la, la-la, la-la-la)
넌 마치 운명처럼
– Kader gibisin.
함께 있음이 자연스러워
– Birlikte olmak çok doğal.
준 적도 없는 내 맘의 조각을
– Aklımdan sana hiç vermediğim bir parça.
넌 이미 가지고 있어
– Zaten sahipsiniz.
절망 없는 사랑 있을까
– Umutsuzluk olmadan aşk
넌 날 어디로 데려가려나 (yeah, yeah)
– Beni nereye götüreceksin (evet, evet)
정말 너는 언제까지라도
– Gerçekten, her zaman yapabilirsin.
내 옆에 있어줄 수 있을까 (hm)
– Benimle kal (hm)
나의 구원자 하늘이 내려주셨나
– Kurtarıcım, Cennet indi.
너를 안고 슬픈 꿈을 꾸었다 (oh-ohh)
– Seni tutan üzücü bir rüya gördüm (oh-ohh)
너를 본 순간 말없이 알 수 있었다
– Seni gördüğüm an, kelimeler olmadan söyleyebilirdim.
내 인생을 망칠 구원자란 걸 (hm-mm)
– Hayatımı mahvedecek kurtarıcıyım (hm-mm)
(La-la, la-la, la-la, la-la-la)
– (La-la, la-la, la-la, la-la-la)
(La-la, la-la, la-la, la-la-la)
– (La-la, la-la, la-la, la-la-la)
넌 마치 영화처럼
– Film gibisin.
나를 특별하게 만들어줘
– Beni özel kıl.
숨을 쉬는 것도 의미를 부여하게 돼
– Nefes almak mantıklı.
모든 아름다운 것들에 날 투영하게 돼
– Beni tüm güzel şeylere yansıtıyorsun.
쓸데없이 날 살고 싶게 해 (hm-hm-hm)
– Beni boşuna yaşamak istiyorsun (hm-hm-hm)
절망 없는 사랑 있을까
– Umutsuzluk olmadan aşk
넌 날 어디로 데려가려나 (yeah, yeah)
– Beni nereye götüreceksin (evet, evet)
정말 너는 언제까지라도
– Gerçekten, her zaman yapabilirsin.
내 옆에 있어줄 수 있을까 (hm)
– Benimle kal (hm)
나의 구원자 하늘이 내려주셨나
– Kurtarıcım, Cennet indi.
너를 안고 슬픈 꿈을 꾸었다 (oh-ohh)
– Seni tutan üzücü bir rüya gördüm (oh-ohh)
너를 본 순간 말없이 알 수 있었다
– Seni gördüğüm an, kelimeler olmadan söyleyebilirdim.
내 인생을 망칠 구원자란 걸 (hm-mm)
– Hayatımı mahvedecek kurtarıcıyım (hm-mm)
혀에 녹지 않을 단어들을 꺼내
– Dilinizde erimeyecek kelimeleri çıkarın.
예쁘게 포장하고 서로의 세상을 건네
– Güzelce paketleyin ve birbirinizin dünyasına verin.
모를 리 없잖아 어차피 사랑은 변해
– Bilmiyorsun. Zaten değişime çok açık.
차라리 영원을 믿는 쪽이 마음은 편해
– Sonsuzluğa inanmayı tercih ederim.
휩쓸려 떠내려가 그곳에서 우리는 어떤 표정 지을까
– Süpürüldü, süzüldü, orada neye benziyoruz
과거는 희미하고 미래는 미지하잖아
– Geçmiş loş, gelecek bilinmiyor.
그냥 달이 뜨면 둘만의 궁전으로 떠날까
– Tam ay doğduğunda, kendi saraylarına gidecekler.
나의 구원자 하늘이 내려주셨나
– Kurtarıcım, Cennet indi.
너를 안고 슬픈 꿈을 꾸었다 (oh-ohh)
– Seni tutan üzücü bir rüya gördüm (oh-ohh)
너를 본 순간 말없이 알 수 있었다
– Seni gördüğüm an, kelimeler olmadan söyleyebilirdim.
내 인생을 망칠 구원자란 걸 (hm-mm)
– Hayatımı mahvedecek kurtarıcıyım (hm-mm)
(La-la, la-la, la-la, la-la-la)
– (La-la, la-la, la-la, la-la-la)
(La-la, la-la, la-la, la-la-la)
– (La-la, la-la, la-la, la-la-la)
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.