When I was 19
– 19 Yaşımdayken
일산에서 서초까지
– Ilsan’dan Seocho’ya
함께했었던 Viloin
– Viloin seninleydi.
강변북로 위를 Slidin
– Riverside Kuzey Yolu üzerinde kayma
고독하지 Thats life
– Yalnız değil Bu hayat
가야 했던 College
– Gitmem gereken üniversite
내 위론 두세살이
– Tesellim iki ya da üç yaşında.
많았던 형 누나들과의 경쟁
– Birçok abla ile rekabet
That was fact
– Bu gerçekti
내 인생 멈춰본 적 없는
– Hayatımı hiç durdurmadım.
비교와 선택
– Karşılaştırma ve Seçim
사이에서 강해져야만 했지
– Aralarında güçlü olmak zorundaydım.
It ain’t no hustle
– Hiç acele değil
지난날을 위해 건배
– Geçen gün için şerefe
Lets play
– Oynayalım
난 자유를 위해 싸우고 있지 여전히
– Hala özgürlük için savaşıyorum.
달려나가려 해 난 또다시 겁 없이
– Çalıştırmak için çalışıyorum. Yine korkmuyorum.
두 다리가 망가져도 멈춘 적 없지
– İki bacağım kırıldı ama hiç durmadım.
난 목숨까지 걸었지
– Hayatımı riske attım.
가진 거라곤 재능 하나였으니 But
– Bir yeteneğim vardı ama bir yeteneğim vardı.
재능만 가지곤
– Yeteneği var.
안된다는 것도 Get it
– Al şunu
실패했던 기억 따위 Forget it
– Unut gitsin
삶은 너무 추웠어
– Hayat çok soğuktu.
꿈을 가진 어린 내게는
– Benim için, rüyası olan genç bir adam
어제의 기억은 이미 지난 다음
– Dünün hatırası çoktan geçti ve sonra
날 멈춰 선 널 지나쳐가
– Beni durdur, yanından geç.
달려나가야 해 나는 쉼 없이
– Çalıştırmak için var. Bunun bir sonu yok.
날 비춰주던 그 길로
– Beni aydınlattığın gibi.
Freedom ain’t free
– Özgürlük özgür değildir
달려왔지 너무 먼 길을
– Çok uzun süredir koşuyorum.
(달려왔지 너무 먼 길을)
– (Çok uzun yol koştu)
Freedom ain’t free
– Özgürlük özgür değildir
다들 몰라 자유가 뭔지를
– Herkes özgürlüğün ne olduğunu bilmez.
(다들 몰라 자유가 뭔지를)
– (Herkes özgürlüğün ne olduğunu bilmiyor.)
Freedom ain’t free
– Özgürlük özgür değildir
내가 뱉은 16마디는 Now
– Şu anda konuştuğum 16 kelime
(내가 뱉은 16마디는)
– (konuştuğum 16 kelime)
멋진 곡이 되었다고
– Harika bir şarkıydı.
멋진 놈이 돼있다고
– İyi bir adam.
Man I was nothin
– Adamım ben bir hiçtim
Namchin 이란 곡이 나오기 전 까진
– Ta ki Namçin şarkısı çıkana kadar.
Nobody knows me
– Kimse beni tanımıyor
그냥 세상에 불만이
– Sadece dünyaya bir şikayet
많은 고민덩어리
– Bir sürü sorun
꼬맹이였지
– Bir çocuktu.
But I changed it with 영리한 머리
– Ama akıllı saçlarla değiştirdim.
보여주고 증명하란 말을 배울 때는
– Göstermeyi ve kanıtlamayı öğrendiğinde
그 말은 무책임하고 듣기 싫었는데
– Sorumsuzcaydı ve bunu duymak istemedim.
보여주고 증명하란 말을 뱉을 때는
– Göstermek ve kanıtlamak için kelimeyi tükürdüğün zaman,
그저 이 말을 이해하길 바래
– Sadece şunu anlamanı istiyorum.
Its your success
– Bu senin başarın
Freedom ain’t free
– Özgürlük özgür değildir
내 친구 J told me that
– Arkadaşım J bana bunu söyledi.
그러니 준비해야겠지 달려올 미래를
– Bu yüzden gelecek için hazırlıklı olmalıyız.
Don’t trip man
– Adama çelme takma.
빠르게 변하는 시대
– Hızlı değişen zamanlar
속에 영원히 남을 곡들을
– Sonsuza dek içinde kalacak şarkılar
남겨 놔야겠지
– Onu bırakacağım.
나는 오선지 위에서
– Beş çizginin üstündeyim.
더욱 자유롭기 위해
– Daha özgür olmak için
오늘도 지하 작업실에서 또 준비해
– Bugün bodrum atölyesinde tekrar hazırlanın.
난 기다리고 있어
– Bekliyorum.
나타날 또 다음 세대
– Yeni nesil tekrar ortaya çıkacak
삶은 너무 춥거든
– Hayat çok soğuk.
꿈을 꾸고 있는 걔네에겐
– Rüya görenler için.
어제의 기억은 이미 지난 다음
– Dünün hatırası çoktan geçti ve sonra
날 멈춰 선 널 지나쳐가
– Beni durdur, yanından geç.
달려나가야 해 나는 쉼 없이
– Çalıştırmak için var. Bunun bir sonu yok.
날 비춰주던 그 길로
– Beni aydınlattığın gibi.
Freedom ain’t free
– Özgürlük özgür değildir
달려왔지 너무 먼 길을
– Çok uzun süredir koşuyorum.
(달려왔지 너무 먼 길을)
– (Çok uzun yol koştu)
Freedom ain’t free
– Özgürlük özgür değildir
다들 몰라 자유가 뭔지를
– Herkes özgürlüğün ne olduğunu bilmez.
(다들 몰라 자유가 뭔지를)
– (Herkes özgürlüğün ne olduğunu bilmiyor.)
Freedom ain’t free
– Özgürlük özgür değildir
내가 뱉은 16마디는 Now
– Şu anda konuştuğum 16 kelime
(내가 뱉은 16마디는)
– (konuştuğum 16 kelime)
멋진 곡이 되었다고
– Harika bir şarkıydı.
멋진 놈이 돼있다고
– İyi bir adam.
너를 막아선
– Durdur seni.
벽이 널 멈춰세우려 해도
– Duvar seni durdurmaya çalışsa bile.
이겨내야만 해
– Bunu atlatmalıyız.
넘어서야만 해
– Kenara çekilmeliyiz.
저 하늘 위로 올라
– Yukarıda, gökyüzünde.
그 누구보다 자유롭게
– Herkesten daha özgür
Freedom ain’t free
– Özgürlük özgür değildir
Freedom ain’t free
– Özgürlük özgür değildir
Leellamarz Feat. DUT2 – Freedom Korece Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları
yazarı:
Etiketler:
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.