Lucy Dacus – Hot & Heavy İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

Being back here makes me hot in the face
– Burada olmak beni yüzümde sıcak yapar
Hot blood in my pulsing veins
– Zonklama damarlarımda sıcak kan
Heavy memories weighing on my brain
– Beynimde ağır anılar var
Hot and heavy in the basement of your parents’ place
– Ailenizin evinin bodrumunda sıcak ve ağır
You used to be so sweet
– Eskiden çok tatlı seni
Now you’re a firecracker on a crowded street
– Şimdi kalabalık bir sokakta bir havai fişek konum
Couldn’t look away even if I wanted
– İstesem bile başka yere bakamazdım.
Try to walk away but I come back to the start
– Uzaklaşmaya çalış ama en başa dönüyorum.

Led me to the floor even though I’m not a dancer
– Dansçı olmasam da beni yere indirdi.
Ask me all the questions that your parents wouldn’t answer
– Bana ailenizin cevaplamayacağı tüm soruları sorun
How could I deny a diamond in the rough?
– Kaba bir elması nasıl inkar edebilirim?
You let me in your world until you had enough
– Yetti senin kadar bana senin dünyanda izin verdin
You knew that I wanted you to bend the rules
– Kuralları çiğnemeni istediğimi biliyordun.
How did I believe I had a hold on you?
– Sana tutunduğuma nasıl inandım?
You were always stronger than people suspected
– Her zaman şüphelendiğinden daha güçlüydün.
Underestimated and overprotected
– Hafife alınmış ve aşırı korunmuştur

When I went away, it was the only option
– Ben gittiğimde, tek seçenek buydu
Couldn’t trust myself to proceed with caution
– Dikkatli olmak için kendime güvenemedim
The most that I could give to you is nothing at all
– Sana verebileceğim en büyük şey hiç bir şey değil
The best that I could offer was to miss your calls
– Sunabileceğim en iyi şey telefonlarını kaçırmaktı.

Being back here makes me hot in the face
– Burada olmak beni yüzümde sıcak yapar
Hot blood in my pulsing veins
– Zonklama damarlarımda sıcak kan
Heavy memories weighing on my brain
– Beynimde ağır anılar var
Hot and heavy in the basement of your parents’ place
– Ailenizin evinin bodrumunda sıcak ve ağır
You used to be so sweet
– Eskiden çok tatlı seni
Now you’re a firecracker on a crowded street
– Şimdi kalabalık bir sokakta bir havai fişek konum
Couldn’t look away even if I wanted
– İstesem bile başka yere bakamazdım.
Try to walk away but I come back to the start
– Uzaklaşmaya çalış ama en başa dönüyorum.

And it happens over and over and over and over again
– Ve tekrar tekrar ve tekrar ve tekrar olur
Over and over and over and over again
– Tekrar ve tekrar ve tekrar ve tekrar
I wish I was over it, over it, over it, over it
– Aklımdaydı, bitti keşke, bitti, bitti

A hidden gem, my own goldmine
– Gizli bir mücevher, kendi altın madeni
You had the wide and wild eyes
– Geniş ve vahşi gözlerin vardı
You were a secret to yourself
– Sen kendin için bir sırdın
You couldn’t keep from anyone else
– Kimseden başka tutamadın
Now you’re the biggest brightest flame
– Şimdi sen en büyük en parlak alevsin
You are a fire that can’t be tamed
– Sen evcilleştirilemeyen bir ateşsin
You’re better than ever, but I knew you when
– Her zamankinden daha iyisin, ama ne zaman olduğunu biliyordum
It’s bittersweet to see you again
– Seni tekrar görmek acı tatlı




Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir yanıt yazın