LunchMoney Lewis – Bills İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

I got bills I gotta pay
– Ödemem gereken faturalarım var.
So I’m gon’ work, work, work every day
– Bu yüzden her gün çalışacağım, çalışacağım, çalışacağım
I got mouths I gotta feed,
– Beslemek zorunda olduğum ağızlarım var,
So I’m gon’ make sure everybody eats
– Yani gon’ eminim ki herkes yiyor olun
I got bills!
– Faturalarım var!

All these bills pile up my desk
– Tüm bu faturalar masamda birikiyor
They looking like a mount (Everest!)
– Bir dağ gibi görünüyorlar (Everest!)
All the little kids run around
– Tüm küçük çocuklar etrafta koşuyor
I can hear their stomachs growl (grrr!)
– Midelerinin homurdandığını duyabiliyorum (grrr!)
It’s a full moon out
– Dışarıda Dolunay var.
And my girl just keep on howlin’ (ooh, ooh)
– Ve kızım sadece ulumaya devam ediyor (ooh, ooh)
She said she gonna leave me
– Terk edeceğini söyledi bana
If I don’t come home with fifty thousand (fifty thousand?)
– Elli bin ile eve Gelmezsem (elli bin?)

God damn, God damn, God damn, God damn
– Allah kahretsin, kahretsin, kahretsin, kahretsin
Oh man, oh man, oh man, oh man
– Oh adamım, oh adamım, oh adamım, oh adamım
God damn, oh man, God damn, oh man
– Lanet olsun, dostum, lanet olsun, dostum

I got bills I gotta pay
– Ödemem gereken faturalarım var.
So I’m gon’ work, work, work every day
– Bu yüzden her gün çalışacağım, çalışacağım, çalışacağım
I got mouths I gotta feed
– Beslemek zorunda olduğum ağızlarım var
So I’m gon’ make sure everybody eats
– Yani gon’ eminim ki herkes yiyor olun
I got bills
– Faturaları var

Woke up and I bumped my head
– Uyandım ve kafamı çarptım
Stubbed my toe on the edge of the bed
– Stubbed benim ayak üzerinde the edge arasında the yatak
Opened the fridge and the food all gone
– Buzdolabını açtım ve her şey gitti
Neighbor damn dog crapped on my lawn
– Komşu kahrolası köpek crapped üzerinde benim lawn
Hopped in the car and the car won’t start
– Arabaya atladım ve araba başlamıyor
It’s too damn hot but I still gotta walk
– Çok sıcak ama yine de yürümek zorundayım
Behind an old lady in the grocery line
– Bakkalda yaşlı bir kadının arkasında
Praying that my card don’t get declined
– Kartımın reddedilmemesi için dua ediyorum

God damn, God damn, God damn, God damn
– Allah kahretsin, kahretsin, kahretsin, kahretsin
Oh man, oh man, oh man, oh man
– Oh adamım, oh adamım, oh adamım, oh adamım
God damn, oh man, God damn, oh man
– Lanet olsun, dostum, lanet olsun, dostum

I got bills I gotta pay
– Ödemem gereken faturalarım var.
So I’m gon’ work, work, work every day
– Bu yüzden her gün çalışacağım, çalışacağım, çalışacağım
I got mouths I gotta feed
– Beslemek zorunda olduğum ağızlarım var
So I’m gon’ make sure everybody eats
– Yani gon’ eminim ki herkes yiyor olun
I got!
– Var!

(Bringin’ everybody trouble!)
– (Herkese sorun getiriyor!)

And my shoes, my shoes
– Ve ayakkabılarım, ayakkabılarım
I said my shoes!
– Ayakkabılarımı söyledim!
Ain’t got no sole
– # Tabanım yok #

I got bills I gotta pay
– Ödemem gereken faturalarım var.
So I’m gon’ work, work, work every day
– Bu yüzden her gün çalışacağım, çalışacağım, çalışacağım
I got mouths I gotta feed
– Beslemek zorunda olduğum ağızlarım var
So I’m gon’ make sure everybody eats
– Yani gon’ eminim ki herkes yiyor olun

I got bills I gotta pay
– Ödemem gereken faturalarım var.
So I’m gon’ work, work, work every day
– Bu yüzden her gün çalışacağım, çalışacağım, çalışacağım
I got mouths I gotta feed
– Beslemek zorunda olduğum ağızlarım var
So I’m gon’ make sure everybody eats
– Yani gon’ eminim ki herkes yiyor olun
I got bills.
– Faturalarım var.

(Mama got bills! Yo’ daddy got bills! Yo’ sister got bills! Yo’ auntie got bills!)
– (Annemin faturaları var! Babanın faturaları var! Ablanın faturaları var! Teyzenin faturaları var!)
I got bills.
– Faturalarım var.
(Yo’ Uncle got bills! Everybody got bills! Everybody got bills!)
– (Amcanın faturaları var! Herkesin faturası var! Herkesin faturası var!)




Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir yanıt yazın