Melanie Martinez – Dollhouse İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

Hey girl, open the walls, play with your dolls
– Hey kızım, duvarları aç, bebeklerinle oyna
We’ll be a perfect family
– Mükemmel bir aile olacağız
When you walk away, it’s when we really play
– Sen çekip gittiğinde, gerçekten oynadığımız zamandır.
You don’t hear me when I say
– Söylediğimde beni duymuyorsun.
Mom, please wake up
– Anne, lütfen uyan
Dad’s with a slut, and your son is smoking cannabis
– Baban bir sürtükle birlikte ve oğlun esrar içiyor.

No one never listens, this wallpaper glistens
– Kimse dinlemiyor, bu duvar kağıdı parlıyor
Don’t let them see what goes down in the kitchen
– Mutfakta neler olduğunu görmelerine izin verme.

Places, places, get in your places
– Yerler, yerler, yerlerinize girin
Throw on your dress and put on your doll faces
– Elbiseni giy ve bebek yüzlerini giy
Everyone thinks that we’re perfect
– Herkes mükemmel olduğumuzu düşünüyor.
Please don’t let them look through the curtains
– Lütfen perdelere bakmalarına izin verme.
Picture, picture, smile for the picture
– Resim, resim, resim için gülümse
Pose with your brother, won’t you be a good sister?
– Kardeşinle poz ver, iyi bir kardeş olmaz mısın?
Everyone thinks that we’re perfect
– Herkes mükemmel olduğumuzu düşünüyor.
Please don’t let them look through the curtains
– Lütfen perdelere bakmalarına izin verme.

D-O-L-L-H-O-U-S-E
– D-O-L-L-H-O-U-S-E
I see things that nobody else sees
– Kimsenin görmediği şeyleri görüyorum.
(D-O-L-L-H-O-U-S-E)
– (D-O-L-L-H-O-U-S-E)
(I see things that nobody else sees)
– (Kimsenin görmediği şeyleri görüyorum)

Hey girl, look at my mom, she’s got it going on
– Hey kızım, anneme bak, devam ediyor.
Ha, you’re blinded by her jewellery
– Mücevherleri seni kör etti.
When you turn your back, she pulls out a flask
– Arkanı döndüğünde, bir şişe çıkarır.
And forgets his infidelity
– Ve onun sadakatsizliğini unutur.
Uh-oh, she’s coming to the attic, plastic
– Tavan arasına geliyor, plastik.
Go back to being plastic
– Plastik olmaya geri dön

No one never listens, this wallpaper glistens
– Kimse dinlemiyor, bu duvar kağıdı parlıyor
One day they’ll see what goes down in the kitchen
– Bir gün mutfakta neler olduğunu görecekler.

Places, places, get in your places
– Yerler, yerler, yerlerinize girin
Throw on your dress and put on your doll faces
– Elbiseni giy ve bebek yüzlerini giy
Everyone thinks that we’re perfect
– Herkes mükemmel olduğumuzu düşünüyor.
Please don’t let them look through the curtains
– Lütfen perdelere bakmalarına izin verme.
Picture, picture, smile for the picture
– Resim, resim, resim için gülümse
Pose with your brother, won’t you be a good sister?
– Kardeşinle poz ver, iyi bir kardeş olmaz mısın?
Everyone thinks that we’re perfect
– Herkes mükemmel olduğumuzu düşünüyor.
Please don’t let them look through the curtains
– Lütfen perdelere bakmalarına izin verme.

D-O-L-L-H-O-U-S-E
– D-O-L-L-H-O-U-S-E
I see things that nobody else sees
– Kimsenin görmediği şeyleri görüyorum.
(D-O-L-L-H-O-U-S-E)
– (D-O-L-L-H-O-U-S-E)
(I see things that nobody else sees)
– (Kimsenin görmediği şeyleri görüyorum)

Hey girl (hey girl, hey girl, hey girl, hey girl…)
– Hey kız (hey kız, hey kız, hey kız, hey kız…)
Hey girl, open your walls, play with your dolls
– Hey kızım, duvarlarını aç, bebeklerinle oyna
We’ll be a perfect family
– Mükemmel bir aile olacağız

Places, places, get in your places
– Yerler, yerler, yerlerinize girin
Throw on your dress and put on your doll faces
– Elbiseni giy ve bebek yüzlerini giy
Everyone thinks that we’re perfect
– Herkes mükemmel olduğumuzu düşünüyor.
Please don’t let them look through the curtains
– Lütfen perdelere bakmalarına izin verme.
Picture, picture, smile for the picture
– Resim, resim, resim için gülümse
Pose with your brother, won’t you be a good sister?
– Kardeşinle poz ver, iyi bir kardeş olmaz mısın?
Everyone thinks that we’re perfect
– Herkes mükemmel olduğumuzu düşünüyor.
Please don’t let them look through the curtains
– Lütfen perdelere bakmalarına izin verme.

D-O-L-L-H-O-U-S-E
– D-O-L-L-H-O-U-S-E
I see things that nobody else sees
– Kimsenin görmediği şeyleri görüyorum.
(D-O-L-L-H-O-U-S-E)
– (D-O-L-L-H-O-U-S-E)
(I see things that nobody else sees)
– (Kimsenin görmediği şeyleri görüyorum)




Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir yanıt yazın