Think I just remembered something
– Sanırım bir şey hatırladım.
I think I left the faucet running
– Çalışan musluk unuttum
Now my words are filling up the tub
– Şimdi sözlerim küveti dolduruyor.
Darling, you’re just soaking in it
– Sevgilim, sadece içine çekiyorsun.
But I know you’ll get out the minute
– Ama birazdan çıkacağını biliyorum.
You notice all your fingers pruning up
– Tüm parmaklarının budandığını fark ettin mi?
I’m tired of being careful, tip-toe
– Dikkatli olmaktan yoruldum, parmak ucu
Trying to keep the water warm
– Suyu sıcak tutmaya çalışıyorum.
Let me under your skin
– Deri altına edeyim
Uh oh, there it goes
– Ah oh, işte gidiyor
I said too much, it overflowed
– Çok fazla söyledim, taştı
Why do I always spill?
– Neden hep döküyorum?
I feel it coming out my throat
– Boğazımdan çıktığını hissediyorum.
Guess I better wash my mouth out with soap
– Sanırım ağzımı sabunla yıkasam iyi olacak.
God, I wish I never spoke
– Tanrım, keşke hiç konuşmasaydım.
Now I gotta wash my mouth out with soap
– Şimdi ağzımı sabunla yıkamalıyım.
I feel it coming out my throat
– Boğazımdan çıktığını hissediyorum.
Guess I better wash my mouth out with soap
– Sanırım ağzımı sabunla yıkasam iyi olacak.
God, I wish I never spoke
– Tanrım, keşke hiç konuşmasaydım.
Now I gotta wash my mouth out with soap
– Şimdi ağzımı sabunla yıkamalıyım.
Think I got myself in trouble
– Sanırım başım belaya girdi.
So I fill the bath with bubbles
– Bu yüzden banyoyu baloncuklarla dolduruyorum
Then I’ll put the towels all away
– O zaman havluları kaldırırım.
Should’ve never said the word “love”
– “Aşk” kelimesini asla söylememeliydin.
Threw a toaster in the bathtub
– Tost makinesini küvete attım.
I’m sick of all the games I have to play
– Oynamak zorunda olduğum tüm oyunlardan bıktım.
I’m tired of being careful, tip-toe
– Dikkatli olmaktan yoruldum, parmak ucu
Trying to keep the water warm
– Suyu sıcak tutmaya çalışıyorum.
Let me under your skin
– Deri altına edeyim
Uh oh, there it goes
– Ah oh, işte gidiyor
I said too much, it overflowed
– Çok fazla söyledim, taştı
Why do I always spill?
– Neden hep döküyorum?
I feel it coming out my throat
– Boğazımdan çıktığını hissediyorum.
Guess I better wash my mouth out with soap
– Sanırım ağzımı sabunla yıkasam iyi olacak.
God, I wish I never spoke
– Tanrım, keşke hiç konuşmasaydım.
Now I gotta wash my mouth out with soap
– Şimdi ağzımı sabunla yıkamalıyım.
I feel it coming out my throat
– Boğazımdan çıktığını hissediyorum.
Guess I better wash my mouth out with soap
– Sanırım ağzımı sabunla yıkasam iyi olacak.
God, I wish I never spoke
– Tanrım, keşke hiç konuşmasaydım.
Now I gotta wash my mouth out with soap
– Şimdi ağzımı sabunla yıkamalıyım.
I feel it coming out my throat
– Boğazımdan çıktığını hissediyorum.
Guess I better wash my mouth out with soap
– Sanırım ağzımı sabunla yıkasam iyi olacak.
God, I wish I never spoke
– Tanrım, keşke hiç konuşmasaydım.
Now I gotta wash-wash mouth-mouth with soap
– Şimdi ağzımı sabunla yıkamalıyım.
I feel it coming out my throat
– Boğazımdan çıktığını hissediyorum.
Guess I better wash my mouth out with soap
– Sanırım ağzımı sabunla yıkasam iyi olacak.
God, I wish I never spoke
– Tanrım, keşke hiç konuşmasaydım.
Now I gotta wash my mouth out with soap
– Şimdi ağzımı sabunla yıkamalıyım.
Melanie Martinez – Soap İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları
yazarı:
Etiketler:
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.