Never know how much I love you
– Seni ne kadar sevdiğimi asla bilemezsin
Never know how much I care
– Ne kadar umursadığımı asla bilemezsin
When you put your arms around me
– Kollarını bana sardığında
I get a fever that’s so hard to bear
– Dayanması çok zor bir ateşim var.
You give me fever – when you kiss me
– Bana ateş veriyorsun – beni öptüğünde
Fever when you hold me tight
– Beni sıkı tuttuğunda ateş
Fever – in the the morning
– Ateş-sabah
Fever all through the night
– Gece boyunca ateş
Sun lights up the daytime
– Güneş gündüz yanar
Moon lights up the night
– Ay geceyi aydınlatır
I light up when you call my name
– Sen benim adımı söylediğinde yanarım
And you know I’m gonna treat you right
– Ve sana iyi davranacağımı biliyorsun
You give me fever – when you kiss me
– Bana ateş veriyorsun – beni öptüğünde
Fever when you hold me tight
– Beni sıkı tuttuğunda ateş
Fever – in the the morning
– Ateş-sabah
Fever all through the night
– Gece boyunca ateş
Everybody’s got the fever
– Herkesin ateşi var
That is something you all know
– Bu hepinizin bildiği bir şey
Fever isn’t such a new thing
– Ateş yeni bir şey değil
Fever started long ago
– Ateş uzun zaman önce başladı
Romeo loved Juliet
– Romeo Juliet’i sevdi
Juliet she felt the same
– Juliet o da aynı şeyi hissetti
When he put his arms around her
– Kollarını onun etrafına koyduğunda
He said “Julie baby you’re my flame”
– “Julie bebeğim, sen benim alevimsin” dedi.”
Thou givest fever
– Sen givest ateş
When we kisseth, fever with thy flaming youth
– Kisseth biz ne zaman, thy yanan gençlik ateşi ile
Fever – I’m afire, fever yea I burn forsooth
– Ateş – ben ateşliyim, ateş yea ben forsooth yakmak
Captain Smith and Pocahontas had a very mad affair
– Kaptan Smith ve Pocahontas’ın çok çılgın bir ilişkisi vardı
When her Daddy tried to kill him
– Babası onu öldürmeye çalıştığında
She said, “Daddy-O don’t you dare”
– Dedi ki, ” Baba-o cesaretin yok mu”
Give me fever – with his kisses
– Bana ateş ver-öpücükleriyle
Fever when he holds me tight
– Beni sıkı tuttuğunda ateş
Fever – I’m his Missus
– Ateş-Ben onun Hanımıyım
Oh daddy won’t you treat him right
– Oh baba ona doğru davranmayacak mısın
Now you’ve listened to my story
– Şimdi hikayemi Dinledin.
Here’s the point I have made:
– İşte yaptığım nokta:
Chicks were born to give you fever
– Civcivler ateş vermek için doğdular
Be it Fahrenheit or Centigrade
– Fahrenheit veya santigrat olsun
They give you fever – when you kiss them
– Onları öptüğünde sana ateş veriyorlar
Fever if you live and learn
– Eğer yaşarsan ve öğrenirsen ateş
Fever – till you sizzle, what a lovely way to burn
– Ateş-cızırdayana kadar, yanmak için ne güzel bir yol
What a lovely way to burn
– Yakmak için ne güzel bir yol
What a lovely way to burn
– Yakmak için ne güzel bir yol
Michael Bublé – Fever İngilizce Sözleri Türkçe Anlamları
yazarı:
Etiketler:
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.