Tell all the children to lock those doors
– Bütün çocuklara kapıları kilitlemelerini söyle.
I’ve seen the smoke in the sky before
– Gökyüzündeki dumanı daha önce görmüştüm.
Gotta be up on my feet when the morning comes
– Sabah olunca ayağa kalkmam gerek.
‘Cause this fight we can’t ignore
– Çünkü bu kavgayı görmezden gelemeyiz.
I feel a chill building up inside
– İçimde bir ürperti hissediyorum.
Seeing the sweat filling up my eyes
– Gözlerimi dolduran terleri görmek
Tell every friend, enemy and flesh and blood
– Her dosta, düşmana, ete ve kana söyle
To send out the battle cry
– Savaş çığlığını göndermek için
Fingers stretching out from nowhere
– Hiçbir yerden uzanan parmaklar
Reaching for my throat
– Boğazıma uzanmak
They’re hungry for my skin
– Tenime açlar.
Teeth wide smiling that they found me
– Beni buldukları için geniş gülümseyen dişler
Circling around me
– Etrafımda dolanıyorum.
Slowly closing in while you say
– Yavaş da olsa kapanıyor diyorsun
Everything is gonna be fine
– Her şey çok güzel olacak
Everything is gonna be fine, fine, fine
– Her şey yoluna girecek, iyi, iyi
Fingers stretching out from nowhere
– Hiçbir yerden uzanan parmaklar
Reaching for my throat
– Boğazıma uzanmak
They’re hungry for my skin, my skin
– Tenime, tenime açlar.
Teeth wide smiling that they found me
– Beni buldukları için geniş gülümseyen dişler
Circling around me
– Etrafımda dolanıyorum.
Slowly closing in, and you say
– Yavaş yavaş yaklaşıyorsun ve diyorsun ki
Tell all the children to lock those doors
– Bütün çocuklara kapıları kilitlemelerini söyle.
I’ve seen the smoke in the sky before
– Gökyüzündeki dumanı daha önce görmüştüm.
Gotta be up on my feet when the morning comes
– Sabah olunca ayağa kalkmam gerek.
This light we can’t ignore
– Yapamayız bu ışık göz ardı
I feel a chill building up inside
– İçimde bir ürperti hissediyorum.
Seeing the sweat filling up my eyes
– Gözlerimi dolduran terleri görmek
Tell every friend, enemy and flesh and blood
– Her dosta, düşmana, ete ve kana söyle
To send out the battle cry
– Savaş çığlığını göndermek için
Everything is gonna be fine, fine
– Her şey iyi olacak, iyi
Everything is gonna be fine, fine, fine
– Her şey yoluna girecek, iyi, iyi
Fine, fine, fine, fine, fine, fine, fine, fine
– İyi, iyi, iyi, iyi, iyi, iyi, iyi, iyi, iyi
Everything will be just fine
– Her şey çok güzel olacak
Everything will be just fine
– Her şey çok güzel olacak
Everything will be just fine
– Her şey çok güzel olacak
Everything will be just fine
– Her şey çok güzel olacak
Tell all the children to lock those doors
– Bütün çocuklara kapıları kilitlemelerini söyle.
I’ve seen the smoke in the sky before
– Gökyüzündeki dumanı daha önce görmüştüm.
Gotta be up on my feet when the morning comes
– Sabah olunca ayağa kalkmam gerek.
This light we can’t ignore
– Yapamayız bu ışık göz ardı
I feel a chill building up inside
– İçimde bir ürperti hissediyorum.
Seeing the sweat filling up my eyes
– Gözlerimi dolduran terleri görmek
Tell every friend, enemy and flesh and blood
– Her dosta, düşmana, ete ve kana söyle
To send out the battle cry
– Savaş çığlığını göndermek için
Everything will be just fine
– Her şey çok güzel olacak
Everything will be just fine
– Her şey çok güzel olacak
Mike Shinoda – Fine İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları
yazarı:
Etiketler:
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.