Acostumbrado a tirar dado’ y ganar taco
– Zar atmak ve taco kazanmak için kullanılır
Repito, no juzgo a ninguno porque peco
– Tekrar ediyorum, kimseyi yargılamıyorum çünkü günah işliyorum.
Para, para, para, para, para, para, para, para, para, para, para, para
– Dur, dur, dur, dur, dur, dur, dur, dur, dur, dur, dur, dur
Repite, repite que esta también se ha filtrao, tío, repite
– Tekrar ediyorum, bunun da sızdığını tekrar ediyorum amca, tekrar ediyorum
Ah-ah
– Ah-ah
Ah-ah, ah
– Ah-ah, ah
Ah-ah, ah
– Ah-ah, ah
Mi equipo siempre gana, equipo nunca empata
– Takımım her zaman kazanır, takım asla berabere kalmaz
Si habla ya se sabe que luego se escapan
– Konuşursan kaçacaklarını biliyorsun.
Si habla ya se sabe que se van por pata’
– Eğer konuşursan, kancadan çıkacaklarını biliyorsun.’
Cuidado, no te moten el la cuatro pata’
– Dikkat et, dört ayak üstünde çırpılma.
Me conocen por tranquilo y también sensato
– Ben sakin ve aynı zamanda mantıklı tanınıyorum
Alguno’ incluso, quiere llamarme a mí “rata”
– Bazı ‘araması için istediğiniz bile”kalleşlik”
Es porque no le cuelgo nunca una foto
– Çünkü ona hiç fotoğraf asmadım.
O con ellos no canto o paso de largo
– Ya da onlarla şarkı söylemiyorum ya da uzun adım atmıyorum
Do’ Land Rover tintao subеn sei’ maleta’
– ‘Land Rover tintao suben sei ‘ valizi’ yapın
Sei’ móvilе’ metido’, ninguno tarjeta
– Sei ‘móvile ‘ medido’, kart yok
Lo digo aunque filtre’, por eso me gusta
– Süzülse bile söylüyorum, bu yüzden hoşuma gidiyor.
Saludo’ a la carga buena de la ruta
– Rotanın iyi yüküne selamlar
Rata pone a invertir haciendo algo barato
– Sıçan ucuz bir şey yapmak için yatırım yapar
No’ tiran pidiendo la fama siempre a grito’
– Şöhret için her zaman çığlık atmazlar.
Niño’ de mamá, todavía maman teta
– Annemin oğlu, hala baştankara emmek
Tú suena’ porque yo te nombro, no sea’ tonto
– Sesin seni çağırdığım için çıkıyor, aptallık etme.
Veinte metido’ esperando dentro el ático
– Yirmi sıkışmış ‘ tavan arasında bekliyor
De veinte, veintidó’ querían todo rico
– Yirmi, yirmi ‘ tüm zenginleri istedi
De veinte, veintidó’ no abrían el hocico
– Yirmi, yirmi ‘ ağızlarını açmadı
Equipo élite, equipo Casio baratico
– Elit takım, Casio baratico takımı
Repito, no juzgo a ninguno porque peco
– Tekrar ediyorum, kimseyi yargılamıyorum çünkü günah işliyorum.
Pistolas van de malo’ y se ponen chaleco
– Silahlar bozulur ve yelek giyerler.
Aprieta a ver si ere’ malo, deja hueco (pa-pa, pa-pa)
– Kötü olup olmadığını görmek için basın, bir delik bırakın (pa-pa, pa-pa)
Envidia porque no factura’ ni un taco
– Gıpta çünkü taco fatura etmiyor.
Un piso pa la mama, otra organizada
– Anne için bir kat, diğeri organize
No tiro a lo’ que pa mí son retirado’
– ‘Geri çekildiğime’ atmıyorum.
Un piso, mamá, y el tuyo tiro a patada’
– Bir kat, anne ve senin tekmen.
A Beny no le mola el vuelo, bla-bla-bla-bla
– Beny ben vesaire-uçan, vesaire gibi görünmüyor
Tú tiene’ treinta que dicen que tienen bala’
– Kurşunlarının olduğunu söyleyen otuz kişi var.
Y luego veintisiete lloran, tres se embalan
– Ve sonra yirmi yedi ağlıyor, üçü toplanıyor
Tu grupo con lo’ azule’ hace “la-ra-la”
– ‘Mavi’ olan grubunuz” la-ra-la” yapar.
Repito, tu grupo con lo’ azule’ hace “la-ra-la-la”
– Tekrar ediyorum, ‘mavi’ olan grubunuz “la-ra-la-la” yapıyor.
Me paran, a vece’ pienso que es injusto
– Beni durduruyorlar, bazen haksızlık olduğunu düşünüyorum.
No sé por qué si policía’ yo no asusto
– Polis beni neden korkutmuyor bilmiyorum.
Ante’ e verdad que me fugaba por lo’ arbusto’
– Bu ‘bush’tarafından kaçırdım ondan önce ‘e gerçeği
Y sé que molesta que a sus hijos le’ gusto
– Beni sevmelerinin çocuklarını rahatsız ettiğini biliyorum.
Empaco y a vece’ cojo, ataco
– Toplanıyorum ve bazen topallıyorum, saldırıyorum
A lo’ que hacen trato’, con lo’ que cogen taco’
– Neyle ‘anlaşma yaptıklarına’ , neyle ‘taco aldıklarına’
Y saca cuando azul te ataca
– Ve mavi sana saldırdığında çıkar
O si abre una boca de un civil que le pica, ah-ah-ah
– Ya da seni kaşıyan bir sivilin ağzını açarsan, ah-ah-ah
Tío, se te ve muy perdío
– Dostum, kaybolmuş gibisin.
Hablando del nombre mío pa ser tú conocío
– Benim adımdan bahsederken sen biliyordun
Y un tío me dijo que haces caso
– Ve bir adam bana beni dinlediğini söyledi.
Si te abren tres caso’ y mira cómo han corrío, ah-ah-ah
– Eğer sana üç dava açarlarsa ve nasıl kaçtıklarına bakarlarsa, ah-ah-ah
To-toca, pagaba’ siempre a toca
– Toca, her zaman toca’ya para ödedi.
Pagaba siempre a toca, se llama tocateja
– Her zaman toca’ya para ödedim, buna tocateja denir.
Y toca si algún azul te toca
– Ve eğer herhangi bir mavi sana dokunursa dokun
Si algún azul te toca entre reja’ no te queja’, ah-ah-ah
– Parmaklıklar ardında sana mavi bir dokunursa ‘şikayet etme’, ah-ah-ah
Pico, mucho’ abrieron el pico
– Zirve, çok ‘ zirveyi açtı
Mucho’ abrieron el pico y se ve ya desde lejo’, ah-ah-ah
– Çok fazla ‘gagalarını açtılar ve onu çok uzaklardan görebiliyorsunuz’, ah-ah-ah
Pico, y aunque supo un capo
– Gagası ve bir kral tanımasına rağmen
Y acabo detenido con má’ de tre’ pendejo’, ah-ah-ah
– Ve sonunda üçten fazla pislikle tutuklandım, ah-ah-ah
Taco, pagaba a tocateja, ah-ah-ah
– Taco, tocateja’ya para ödedi, ah-ah-ah
Saco, pagaba a tocateja, ah-ah-ah
– Saco, kateja’ya para ödedi, ah-ah-ah
Saco, se te ve muy perdío
– Saco, çok kaybolmuş görünüyorsun.
Hablando el nombre mío pa ser tú conocío, ah-ah-ah
– Adımı biliyormuşsun gibi söylemek, ah-ah-ah
Dicen treinta tienen bala’
– Otuz kişinin kurşunu olduğunu söylüyorlar.
Veintisiete y tres se embalan
– Yirmi yedi ve üç paketlenmiş
Dicen treinta tienen bala’
– Otuz kişinin kurşunu olduğunu söylüyorlar.
Veintisiete y tres se embalan
– Yirmi yedi ve üç paketlenmiş
Tres se embalan, tres se embalan
– Üç paketlenmiş, üç paketlenmiş
Veintisiete y tres se embalan
– Yirmi yedi ve üç paketlenmiş
Veintisiete y tres se embalan
– Yirmi yedi ve üç paketlenmiş
Treinta dicen tienen bala’
– Otuz kişi kurşunlarının olduğunu söylüyor.
Dicen treinta tienen bala’
– Otuz kişinin kurşunu olduğunu söylüyorlar.
Veintisiete y tres se embalan
– Yirmi yedi ve üç paketlenmiş
Dicen treinta tienen bala’
– Otuz kişinin kurşunu olduğunu söylüyorlar.
Veintisiete y tres se embalan
– Yirmi yedi ve üç paketlenmiş
Tres se embalan, tres se embalan
– Üç paketlenmiş, üç paketlenmiş
Veintisiete y tres se embalan
– Yirmi yedi ve üç paketlenmiş
Veintisiete y tres se embalan
– Yirmi yedi ve üç paketlenmiş
Treinta dicen tienen bala’
– Otuz kişi kurşunlarının olduğunu söylüyor.
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.