Oh yeah yeah (ah)
– Oh evet evet (ah)
Ah yeah, ah yeah (darlin’ darlin’)
– Ah evet, ah evet (sevgilim sevgilim)
You’re my favorite girl
– Sen benim en sevdiğim kızımsın.
Oh yeah yeah
– Oh evet evet
열병같이 다가와
– Bir ateş gibi.
날 멸망 시켜
– Yok et beni.
Ain’t afraid at all
– Hiç korkmuyorum
내 세계 산산이 부서져
– Dünyam paramparça oldu
너를 탐하게 되고 uh
– Sana imreniyorum, uh
불장난이라 해 (quit that)
– kes şunu
가시를 가졌네 (hands down)
– kolayca
파편이 돼 버린 crown (take that)
– taç (bunu al)
그 순결한 독
– O iffetli zehir
난 깨물었고 들이마셔
– Bit onu ben onu içime çektiğimde.
널 사랑함은 불완전함 위태로움
– Seni sevmek Eksikliktir Güvencesizliktir
비틀거리고 증오 속에 미쳐도
– Tökezleyin ve nefretle çıldırın.
사랑해 또 사랑해
– Seni seviyorum, seni tekrar seviyorum.
더 지독하게 아프고 싶어
– Daha hasta olmak istiyorum.
이 운명 속에
– Bu kaderde
거친 눈빛 존재 전부
– Tüm kaba gözlü varlıklar
Girl, you’re my favorite
– Kızım, sen benim favorimsin.
눈물 쏟고 무너지고
– Gözyaşları dökülüyor, parçalanıyor.
열기 속에 입 맞추면
– Eğer ağzını açık bırakırsan,
폭풍처럼 you’re my favorite
– Fırtına gibi sen benim favorimsin
후회 없이 baby
– Pişmanlık duymadan bebek
까만 밤 when you coming with a storm
– Fırtınayla geldiğin kara Gece
삼켜 버릴 듯 와봐
– Yutacakmış gibi gel.
Just watching you
– Sadece seni izliyor
Never satisfy my soul
– Asla ruhumu tatmin etme
넌 아직 나를 몰라
– Beni henüz tanımıyorsun.
Uh 장미는 붉은데 (see that)
– Güller kırmızıdır.
여리진 않았네 (hands down)
– kolayca
심장은 조각난 걸 (take that)
– al şunu
이 파국의 밤
– Bu Harabe Gece
널 원한 대가 받아들여
– Bunu kabul etmeni istiyorum.
어떻게 너를 바라지 않을 수 있어
– Seni nasıl dileyemem?
My heart when you touch
– Dokunduğunda kalbim
전율로 몸부림쳐
– Ürperti.
사랑해 또 사랑해
– Seni seviyorum, seni tekrar seviyorum.
더 지독하게 아프고 싶어
– Daha hasta olmak istiyorum.
이 운명 속에
– Bu kaderde
거친 눈빛 존재 전부
– Tüm kaba gözlü varlıklar
Girl, you’re my favorite
– Kızım, sen benim favorimsin.
눈물 쏟고 무너지고
– Gözyaşları dökülüyor, parçalanıyor.
열기 속에 입 맞추면
– Eğer ağzını açık bırakırsan,
폭풍처럼 you’re my favorite
– Fırtına gibi sen benim favorimsin
후회 없이 baby
– Pişmanlık duymadan bebek
더 뜨거워져도 돼
– Daha sıcak olabilirsin.
천국을 가져온 너
– Cenneti getiren sensin.
You’ll always be my favorite
– Her zaman favorim olacaksın.
(Woo) Girl, you know that you got me
– Kızım, beni yakaladığını biliyorsun.
I can’t even lie (no)
– Yalan bile söyleyemem (hayır)
내가 제일 좋아한 (no)
– Favori (no)
You’ll always be my favorite
– Her zaman favorim olacaksın.
사랑해 또 사랑해
– Seni seviyorum, seni tekrar seviyorum.
더 지독하게 아프고 싶어
– Daha hasta olmak istiyorum.
이 운명 속에
– Bu kaderde
거친 눈빛 존재 전부
– Tüm kaba gözlü varlıklar
Girl, you’re my favorite
– Kızım, sen benim favorimsin.
눈물 쏟고 무너지고
– Gözyaşları dökülüyor, parçalanıyor.
열기 속에 입 맞추면
– Eğer ağzını açık bırakırsan,
폭풍처럼 you’re my favorite (you are my favorite)
– Bir fırtına gibi sen benim favorimsin (sen benim favorimsin)
You are my favorite, eh
– Sen benim favorimsin, ha
Favorite
– Favori
Your love, your love (you are, you are, you are)
– Aşkın, aşkın (sensin, sensin, sensin)
You’re my favorite
– Sen benim en sevdiğim torunumsun
사랑해 사랑해 my
– Seni seviyorum, seni seviyorum, benim
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.