NCT DREAM – To My First Korece Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

Yeah, oh-oh, yeah
– Evet, oh-oh, evet

모든 처음에는 네가 있지
– Öncelikle At, var
마지막까지 너이길 바랐지
– Sonuncu olmanı istedim.
다시 너를 만난 순간조차 난
– Seninle tekrar tanıştığım an bile, ben
정해진 운명이라 말을 했지
– Sana kader olduğunu söylemiştim.

울고 웃던 그날
– Ağladığım ve güldüğüm o gün
많은 것을 함께한
– Birlikte birçok şey yapmak
나이지만 너겠지만
– Ben yaşlıyım ama sen yaşlısın.
But let it go, let it go, yeah
– Ama bırak gitsin, bırak gitsin, evet

Goodbye, 그만 너를 떠나려 해
– Hoşçakal, seni terk etmeye çalışmaktan vazgeç.
더 이상 변해버린 우리를 난 볼 수 없어
– Artık değiştiğimizi göremiyorum.
떨려오는 입술을 문 채
– Titreyen dudaklarını kapıya tut
마지막 너를 눈에 담고 (인사를 전해)
– Gözlerinde olan son şey (merhaba de)

우린 너무나 어렸고
– Çok gençtik.
그땐 사랑을 몰랐어
– O zamanlar aşkı tanımıyordum.
순수했던 우릴 남겨두고서 (ooh-whoa)
– Bizi saf bırakıyor (ooh-whoa)
My love is always
– Aşkım her zaman

내겐 유일한 꿈인 듯
– Tek hayalim var gibi geliyor bana.
널 꼭 끌어안았지만 공허해져 more
– Sana sarıldım ama boş. daha
미로같이 엉켜버린 답만
– Cevap bir labirent gibi karışık.
되풀어보지 혼자 끝없이 so we
– Sonsuz yalnız tekrar edelim biz de

해피 엔딩 스토릴
– Mutlu Son Hikayesi
기대한 우리 얘긴 막이 내린 memories
– Bu hatıralar bizim için uzun bir süre için kapatıldı.
입에 맴돌아 계속 삼켜버렸던 말
– Ağzımda yutup durdum.
이젠 전할게 너에게, oh
– Şimdi söyleyeceğim, oh.

어렸던 너와 나 (눈부셨던 날)
– Sen ve ben çocukken (Göz kamaştırıcı gün)
돌아보면 더 빛나 (그 누구보다)
– Arkana baktığında herkesten daha çok parlıyorsun.
그렇지만 그랬지만
– Ama yaptım.
But let it go, let it go (let it go)
– Ama bırak gitsin, bırak gitsin (bırak gitsin)

Goodbye, 그만 너를 떠나려 해
– Hoşçakal, seni terk etmeye çalışmaktan vazgeç.
더 이상 변해버린 우리를 난 볼 수 없어
– Artık değiştiğimizi göremiyorum.
떨려오는 입술을 문 채 (yeah)
– Titreyen dudakları tutmak (evet)
마지막 너를 눈에 담고 (인사를 전해)
– Gözlerinde olan son şey (merhaba de)

우린 너무나 어렸고 (미안해)
– Çok gençtik (üzgünüm).
그땐 사랑을 몰랐어
– O zamanlar aşkı tanımıyordum.
순수했던 우릴 남겨두고서
– Bizi saf bırakıyor.
My love is always
– Aşkım her zaman

애를 써 모른 척 가만둘 순 없어
– Haberi olmadan onu yalnız bırakamam.
너무도 찬란하던 지난날이 선명해
– Son gün çok parlaktı.
좋았던 기억까지 흐려지지 않게
– Güzel anılarını bulanıklaştırma.
이제야 널 붙잡고 있던 내 손을 놔
– Şimdi seni tutan elimi bırak.

정말 (yeah) 끝이나 버리면 (it’s true)
– Gerçekten (evet) tekrar tekrar (bu doğru) ise doğrudur.
어떤 허전함이 덮쳐올지 모른대도 (yes, you)
– Neye rastlayacağını bilmiyorsun (evet, sen)
너에게 빠져 잴 것 없던 시작처럼 (’cause love)
– Senden düşen hiçbir şeyin başlangıcı gibi (çünkü aşk)
너를 위해 끊어내, our love is over (oh, oh)
– Senin için kes, aşkımız bitti (oh, oh)

You know sometimes in life
– Bazen hayatta bilirsin.
Things just ain’t meant to be
– Şeyler sadece benim için bir anlamı yok

Goodbye, 붙잡았던 우릴 놓을게
– Güle güle, gitmene izin vereceğim.
내 모든 기억 안에 네가 있겠지만
– Tüm anılarımda olduğunu biliyorum.
다신 널 붙잡지 않을게 (oh, yeah)
– Seni bir daha asla yakalayamayacağım (oh, evet)
날 떠나 더욱 행복해 줘 (잘 지냈음 해)
– Beni bırak ve beni daha mutlu et (aferin)

처음 사랑을 배웠던
– Aşkı ilk öğrendiğimde
서툰 나를 안아줬던
– Sakar bana sarıldı
너를 두고서 나 먼저 돌아서
– Önce seni bırakıp arkanı dön.
My love is always
– Aşkım her zaman




Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir yanıt yazın