Vem skulle hjälpa mig uthärda livet här ute?
– Burada yaşama katlanmama kim yardım eder ki?
Vem skulle ge mig den kraften som jag måste få?
– Almak zorunda olduğum gücü bana kim verecek?
Vem skulle trösta mig? Jag är så liten på jorden
– Konfor bana kim olurdu? Dünya üzerinde o kadar küçük değilim
Om du inte fanns till, vad ska jag göra då?
– Eğer sen orada olmasaydın, ne yapmam gerekiyordu?
Du måste finnas, du måste
– Bulunması gerekir mi, gerekir
Jag lever mitt liv genom dig
– Hayatımı senin aracılığıyla yaşıyorum
Utan dig är jag en spillra
– Sensiz bir karmaşa içindeyim.
På ett mörkt och stormigt hav
– Karanlık ve fırtınalı bir denizde
Du måste finnas, du måste
– Bulunması gerekir mi, gerekir
Hur kan du då överge mig?
– O zaman beni nasıl terk edebilirsin?
Jag vore ingenstans
– Hiçbir yerde olmazdım.
Jag vore ingenting om du inte fanns
– Sen orada olmasaydın hiçbir şey olmazdım.
Vem skulle känna min ånger och sedan förlåta?
– Pişmanlığımı kim hisseder ve sonra affeder?
Friden i själen, ja, vem skulle skänka mig den?
– Ruhunda barış, Evet, kim bana verirdi?
Vem skulle stå och ta emot mig till slut efter döden?
– Ölümden sonra beni kim kabul eder?
Om du inte fanns till, vem tog hand om mig sen?
– Eğer orada olmasaydın, benimle kim ilgilenirdi?
Du måste finnas, du måste
– Bulunması gerekir mi, gerekir
Jag lever mitt liv genom dig
– Hayatımı senin aracılığıyla yaşıyorum
Utan dig är jag en spillra
– Sensiz bir karmaşa içindeyim.
På ett mörkt och stormigt hav
– Karanlık ve fırtınalı bir denizde
Du måste finnas, du måste
– Bulunması gerekir mi, gerekir
Hur kan du då överge mig?
– O zaman beni nasıl terk edebilirsin?
Jag vore ingenstans
– Hiçbir yerde olmazdım.
Jag vore ingenting om du inte fanns
– Sen orada olmasaydın hiçbir şey olmazdım.
Jag kan inte längre se en mening
– Artık bir cümle göremiyorum
Utan dig, vad gör jag då?
– Sensiz ne yapacağım?
Du måste finnas, du måste
– Bulunması gerekir mi, gerekir
Jag lever mitt liv genom dig
– Hayatımı senin aracılığıyla yaşıyorum
Utan dig är jag en spillra
– Sensiz bir karmaşa içindeyim.
På ett mörkt och stormigt hav
– Karanlık ve fırtınalı bir denizde
Du måste finnas, du måste
– Bulunması gerekir mi, gerekir
Hur kan du då överge mig?
– O zaman beni nasıl terk edebilirsin?
Jag vore ingenstans
– Hiçbir yerde olmazdım.
Jag vore ingenting om du inte fanns, ah
– Sen orada olmasaydın hiçbir şey olmazdım.
Om du inte fanns (oh, whoa-whoa-whoa)
– Eğer olmasaydı (oh, whoa-whoa-whoa)
Jag vore ingenting, om du inte fanns
– Sen olmasaydın hiçbir şey olmazdım.
Nä, jag vore ingenstans
– Hayır, hiçbir yerde olmazdım.
Jag vore ingenting om du inte fanns
– Sen orada olmasaydın hiçbir şey olmazdım.
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.