Niro – Héritiers Fransızca Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

Papa n’est pas de ceux qui n’assument pas, je viens d’en bas, je tomberai pas plus bas
– Babam, aşağıdan geldiğimi, aşağı düşmeyeceğimi düşünmeyenlerden değil.
Ici bah des fois certains te déçois, tu sauras même plus pourquoi tu te bats
– Bazen bazıları seni hayal kırıklığına uğratır, artık neden kavga ettiğini bile bilmezsin.
À chaque fois qu’un proche te fait des reproches, tu sauras même plus pourquoi tu t’barres
– Ne zaman sana yakın biri seni suçlasa, artık neden endişelendiğini bile bilmeyeceksin.
Et si un jour on te parle de moi, en bien ou en mal ne les calculent pas, ils ne me connaissent pas
– Ve eğer bir gün sana benden bahsederlerse, iyi ya da kötü onları hesaplamazlarsa, beni tanımıyorlar demektir
Toi et ton frère ne regardez pas ce que je n’étais pas, on est ce que l’on est donc ne mentez pas
– Sen ve kardeşin olmadıklarıma bakmayın, biz neysek oyuz yani yalan söyleme
Papa charbonne ne m’attendez pas, j’essaie de vous rendre la vie meilleure
– Baba charbonne beni bekleme, hayatını daha iyi hale getirmeye çalışıyorum.
Je dois faire la guerre ça n’en finit pas, si j’suis plus là ne me regrettez pas
– Savaşa gitmem gerek bitmiyor, eğer artık burada olmazsam pişman olma bana
On se reverra ailleurs qu’ici-bas, protégez votre mère ne l’insultez pas
– Seni buradan başka bir yerde göreceğiz anneni koru ona hakaret etme
Vous aurez à faire à moi, je l’ai vu vous portez pendant 9 mois
– Benimle uğraşmak zorundasın, 9 aydır onu giydiğini gördüm.
Même dans la colère ne répondez pas, je l’ai vu souffrir, me tenir la main
– Öfkeyle bile cevap verme, acı çektiğini gördüm, elimi tut
Retrouver le sourire deux minutes après, j’en ai pleuré comme un sale gamin
– İki dakika sonra bir gülümseme bulduktan sonra, kirli bir çocuk gibi ağladım
Ouais, je croyais l’être mais j’étais pas prêt, j’ai vu ces gens réussir en trichant
– Evet, öyle sanıyordum ama hazır değildim, bu insanların hile yaparak başarılı olduklarını gördüm.
Devenir plus méchant pour être acclamé
– Neşelenmek için daha kötü olmak
Des amis d’enfance que j’ai côtoyé, grandir, choyer, devenir des camés
– Etrafımda dolaştığım, büyüdüğüm, şımarttığım, kameo olduğum çocukluk arkadaşlarım
Soyez toujours plus intelligent, plus respectueux, n’oubliez jamais
– Her zaman daha akıllı, daha saygılı ol, asla unutma
Papa vous aimes plus fort que l’argent, plus fort que les gens, plus fort qu’une armée
– Babam seni paradan daha güçlü, insanlardan daha güçlü, ordudan daha güçlü seviyor.

Depuis que j’suis tit-pe j’ai plus peur de perdre
– Baştankara olduğum için kaybetmekten daha çok korkuyorum.
Tout ce que j’ai pu faire je veux pas voir le faire
– Yapabildiğim her şeyin yapıldığını görmek istemiyorum.
J’ai grandis dans la zone, ouais, j’ai dû apprendre la vie sans mon père
– O bölgede büyüdüm, evet, babam olmadan hayatı öğrenmek zorundaydım.
Je veux faire de vous des hommes mais personne m’a jamais dit comment faire
– Senden adam yapmak istiyorum ama kimse bana nasıl yapacağımı söylemedi.

Certains iront là où le vent ira, vous vous ferez du mal en guérissant
– Bazıları rüzgarın gideceği yere gidecek, iyileşerek kendine zarar vereceksin
Lui il va vous trahir, l’autre vous mentira, ne faites jamais comme ces médisants
– Sana ihanet edecek, diğeri sana yalan söyleyecek, asla bu meditatörler gibi davranmayacak
On se construit pas en les détruisant, en amitié ne faites pas semblant
– Onları yok ederek kendimizi inşa etmiyoruz, arkadaşlık içinde rol yapma
Ils ont régné en les divisant, vous régnerez en les rassemblant
– Onları bölerek yönettiler, siz onları bir araya getirerek yöneteceksiniz
J’ai appris à chasser que parmi les loups, heureusement, mon passé fut triste et sanglant
– Sadece kurtlar arasında avlanmayı öğrendim, neyse ki geçmişim üzgün ve kanlıydı
Homme, femme, riche, pauvre on nés tous voyous, sachez qu’on finira tous sous un drap blanc
– Erkek, kadın, zengin, fakir hepimiz haydutuz, hepimizin beyaz çarşafın altında kalacağımızı bilin
Pour l’honneur de la famille n’hésitez jamais, défendez vos principes, peu importe où sa mène
– Ailenin onuru için asla tereddüt etmeyin, nereye götürürse götürsün ilkelerinizi savunun
Restez le plus loin possible du haram, répondez toujours quand on vous passe le salam
– Haramdan mümkün olduğunca uzak durun, birisi size selamı ilettiğinde daima cevap verin
Moi, j’ai rien d’exemplaire
– Örnek alınacak bir şeyim yok.
Moi j’ai rien d’exemplaire, je pense qu’à faire un empire et j’ai les idées claires
– Örnek bir şeyim yok, sadece bir imparatorluk kurmayı düşünüyorum ve net fikirlerim var
Et je regarde que mes poches, je veut les voir se remplir quitte à prendre du ferme ferme
– Ve ceplerime bakıyorum, sağlam bir firma almak anlamına gelse bile onların dolduğunu görmek istiyorum.
On ira prendre du fer pour la chair de ma chair, ma3lich on va la faire
– Etimin eti için demir alacağız, ma3lich başaracağız.
C’est le nerf de ma guerre C’est le nerf de ma guerre
– Bu benim savaşımın siniri Bu benim savaşımın siniri
Même au plus bas gardez la tête haute, des amis, de ennemis de part et d’autre
– En alçakta bile başınızı dik tutun, arkadaşlar, düşmanlar her iki tarafta
Et t’as beau être sincère ils ont pas de raison, ils trahissent, quand t’appelles ils ont pas de réseaux
– Ve ne kadar samimi olursan ol, hiçbir sebepleri yok, ihanet ediyorlar, aradığın zaman ağları yok
J’y ai laissé ma santé déjà très tôt, ne faites jamais comme moi, ne fumez pas le bédo
– Sağlığımı orada çok erken bıraktım, asla benden hoşlanmayın, çizgi romanı içmeyin
Je vous ferez pas grandir dans des sales ghettos, j’ai détruit des gens mais j’en ai réparé d’autres
– Seni kirli gettolarda büyütmeyeceğim, insanları yok ettim ama başkalarını düzelttim.

Depuis que j’suis tit-pe j’ai plus peur de perdre
– Baştankara olduğum için kaybetmekten daha çok korkuyorum.
Tout ce que j’ai pu faire je veux pas voir le faire
– Yapabildiğim her şeyin yapıldığını görmek istemiyorum.
J’ai grandis dans la zone, ouais, j’ai dû apprendre la vie sans mon père
– O bölgede büyüdüm, evet, babam olmadan hayatı öğrenmek zorundaydım.
Je veux faire de vous des hommes mais personne m’a jamais dit comment faire
– Senden adam yapmak istiyorum ama kimse bana nasıl yapacağımı söylemedi.

Une spéciale à mes héritiers, Jihed et Wahid
– Mirasçılarıma özel, Jihed ve Vahid
À tous les orphelins, gardez la foi
– Tüm yetimlere, inancını koru
Eh, à tous les pères de famille qui assument
– Hey, üstlenen ailelerin tüm babalarına
À toutes les mères, à toute famille qui n’ont pas de père
– Tüm annelere, babası olmayan herhangi bir aileye
Force à vous, N.I.R.O
– Sana güç, N.I.R.O
Ouais à mes héritiers
– Evet mirasçılarıma




Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir yanıt yazın