Walking away
– Uzaklaşmak
Closer is sober
– Closer ayık
Something is telling me
– Bir şey bana söylüyor
We can’t be reached anymore
– Artık bize ulaşılamıyor.
I’m falling apart
– Dağılıyorum
But I know that I need you
– Ama sana ihtiyacım olduğunu biliyorum.
I need you now
– Şimdi sana ihtiyacım var.
It hit me like a train
– Bana tren gibi çarptı.
When nothing felt the same
– Hiçbir şey eskisi gibi hissetmediğinde
Footprints in the waves
– Dalgalardaki ayak izleri
I can fell it, that it’s over
– Düşebilirim, her şey bitti
Something’s gotta hold
– Bir şey tutmalı
Something’s gotta hold
– Bir şey tutmalı
I gave you
– Sana verdim
All I have
– Sahip olduğum tek şey
I wanna fall in the night
– Gece düşmek istiyorum
Shoulder to shoulder
– Omuz omuza
I’ll carry you
– Seni taşıyacağım.
I’ll carry with all that I have
– Sahip olduğum her şeyi taşıyacağım.
Is there a world I can say?
– Söyleyebileceğim bir dünya var mı?
Was there a chance in your head?
– Kafanda bir şans var mıydı?
Is there a way to remind you
– Sana hatırlatmanın bir yolu var mı
I gave you
– Sana verdim
I gave you all that I have
– Sahip olduğum her şeyi sana verdim.
I’m running a maze
– Bir labirent yönetiyorum.
Further from home now
– Şimdi evden daha uzakta
Something is keeping me
– Bir şey beni tutuyor
Following empty words
– Boş kelimeleri takip etmek
Is there light in the dark
– Karanlıkta ışık var mı
‘Cause I know that I need you
– Çünkü sana ihtiyacım olduğunu biliyorum.
I need you now
– Şimdi sana ihtiyacım var.
It hit me like a train
– Bana tren gibi çarptı.
When nothing felt the same
– Hiçbir şey eskisi gibi hissetmediğinde
Footprints in the waves
– Dalgalardaki ayak izleri
I can fell it, that it’s over
– Düşebilirim, her şey bitti
Something’s gotta hold
– Bir şey tutmalı
Something’s gotta hold
– Bir şey tutmalı
I gave you
– Sana verdim
All I have
– Sahip olduğum tek şey
I wanna fall in the night
– Gece düşmek istiyorum
Shoulder to shoulder
– Omuz omuza
I’ll carry you
– Seni taşıyacağım.
I’ll carry with all that I have
– Sahip olduğum her şeyi taşıyacağım.
Is there a world I can say?
– Söyleyebileceğim bir dünya var mı?
Was there a chance in your head?
– Kafanda bir şans var mıydı?
Is there a way to remind you
– Sana hatırlatmanın bir yolu var mı
I gave you
– Sana verdim
I gave you all that I have
– Sahip olduğum her şeyi sana verdim.

Oskar Cyms & EMO – All I Have İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları
yazarı:
Etiketler:
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.