Oh, where oh where can my baby be?
– Bebeğim nerede olabilir?
The Lord took her away from me
– Tanrı onu benden aldı
She’s gone to heaven, so I got to be good
– O cennete gitti, bu yüzden iyi olmalıyım
So I can see my baby when I leave this world
– Bu yüzden bu dünyadan ayrıldığımda bebeğimi görebiliyorum
We were out on a date in my daddy’s car
– Babamın arabasıyla çıkıyorduk.
We hadn’t driven very far
– O kadar çok tahrik yoktu
There in the road, straight ahead
– Orada, yolda, dümdüz ilerde
A car was stalled, the engine was dead
– Bir araba durdu, motor öldü
I couldn’t stop, so I swerved to the right
– Duramadım, bu yüzden sağa döndüm
I’ll never forget, the sound that night
– Asla unutmayacağım, o gece ses
The screamin’ tires, the bustin’ glass
– Bu screamin’ lastikleri, ateş açıyor’ cam
The painful scream, that I heard last
– En son duyduğum acı çığlık
Oh, where oh where can my baby be?
– Bebeğim nerede olabilir?
The Lord took her away from me
– Tanrı onu benden aldı
She’s gone to heaven, so I got to be good
– O cennete gitti, bu yüzden iyi olmalıyım
So I can see my baby when I leave this world
– Bu yüzden bu dünyadan ayrıldığımda bebeğimi görebiliyorum
When I woke up, the rain was pourin’ down
– Uyandığımda yağmur yağıyordu.
There were people standing all around
– Her yerde duran insanlar vardı
Something warm flowin’ through my eyes
– Gözlerimden sıcak bir şey akıyor
But somehow I found my baby that night
– Ama bir şekilde o gece bebeğimi buldum
I lifted her head, she looked at me and said
– Başını kaldırdım, bana baktı ve dedi ki
“Hold me darling, just a little while”
– “Sarıl bana sevgilim, biraz”
I held her close, I kissed her our last kiss
– Onu yakın tuttum, son öpücüğümüzü öptüm
I found the love, that I knew I had missed
– Özlediğimi bildiğim aşkı buldum.
And now she’s gone, even though I hold her tight
– Ve şimdi o gitti, onu sıkı tutmama rağmen
I lost my love, my life that night
– O gece aşkımı, hayatımı kaybettim.
Oh, where oh where can my baby be?
– Bebeğim nerede olabilir?
The Lord took her away from me
– Tanrı onu benden aldı
She’s gone to heaven, so I got to be good
– O cennete gitti, bu yüzden iyi olmalıyım
So I can see my baby when I leave this world
– Bu yüzden bu dünyadan ayrıldığımda bebeğimi görebiliyorum
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.