Primary Feat. Dynamic Duo – Jhonny Korece Sözleri Türkçe Anlamları

여보세요?
– Merhaba?
어, 동훈아, 나와
– Dong Hoon, dışarı çık.
어 개코랑 같이있어 지금
– Artık babun’la birlikteyim.
아냐 우리끼리 소주나 한 잔 하지 뭐, 소박하게
– Hayır, birbirimizle biraz içki içeceğiz. Eh, iddiasız.
클럽? 에이, 너 가면 또 잠들 거잖아
– Kulüp? A, eğer gidersen, tekrar uyuyacaksın.
하하
– Haha
Yeah
– Evet

일 끝나서 친구들과 한 잔
– İşten sonra arkadaşlarınızla bir şeyler içebilirsiniz
내일은 노는 토요일이니깐
– Yarın oynamak için bir Cumartesi.
일 얘기 사는 얘기 재미난 얘기
– İş hakkında konuşmak, yaşamak hakkında konuşmak, eğlence hakkında konuşmak
시간가는 줄 모르는 이 밤
– Bu gece ne kadar sürecek bilmiyorum.

술기운이 올라오니
– İçki geliyor.
사내놈들끼린 결국엔 여자 얘기
– Sonunda erkekler kadınlardan bahsediyor.
적적해서 서로의 전화기를 꺼내
– Birbirinizin telefonlarını çıkarın.
번호목록을 뒤져보지
– Numara listesine bak.

너는 지금 뭐해, 자니, 밖이야?
– Şimdi ne yapıyorsun johnny?
뜬금없는 문자를 돌려보지 난
– Mesajı geri vermeyeceğim.
어떻게 해볼까란 뜻은 아니야
– Ne yapacağımı kastetmedim.
그냥 심심해서 그래
– Sadece sıkıldım.
아니 외로워서 그래
– Hayır, yalnızım.

술자리가 끝나가
– İçki bitti.
3차로 이동하기 전인데 문자는
– 3. arabaya geçmeden önce, karakter
(아 진짜 안 온다)
– (Oh, gerçekten gelmiyor.)
일분 칠분 십분 and 이십분
– 1 dakika 7 dakika 10 dakika ve 20 dakika
담배와 애만 태우는 지금
– Şimdi de sigara ve çocuk yakıyorsun.

답장 왔어
– Bir yanıt aldım.
오빠 나 남친 생겼어
– Kardeşim, bir erkek arkadaşım var.
늦었어 좀 일찍 연락하지 그랬어
– Geç kaldım. Seni biraz erken aramadım.
담에 봐 그냥 담에 낮에 봐
– Çite bak sadece gündüz çite bak
후회할거 알면서 전 여자친구에게
– Pişman olacağını biliyorum ve eski kız arkadaşıma söylerim.

너는 지금 뭐해, 자니, 밖이야?
– Şimdi ne yapıyorsun johnny?
뜬금없는 문자를 보내보지 난
– Sana mesaj göndereceğim.
어떻게 해볼까란 뜻은 아니야
– Ne yapacağımı kastetmedim.
그냥 심심해서 그래
– Sadece sıkıldım.
아니 외로워서 그래
– Hayır, yalnızım.

아 진짜 술만 들어가면왜 이렇게 들뜨는지
– Gerçekten, bir şeyler içmeye gittiğinde neden bu kadar heyecan verici oluyor?
나도 잘 몰라난 왜 그녀들을 부르는지
– Beni neden aradıklarını bilmiyorum.
갑자기 허전해작업을 걸어대지
– Bir anda, bir işin içinden geçeceğim.
여기저기 오늘 밤나 자존심 다 버렸네
– Bu gece her yerde gururumu yitirdim.

전 여친한테 더럽게
– Kız arkadaşıma karşı kirliyim.
달라붙어 봤지만 그녀는 버럭해
– Tutunmaya çalıştım ama o kötü.
너 진짜 철없게 언제까지 이럴래
– Gerçekten ütün yok. Bunu uzun süre yapacağım.
미안해 갑자기 외로운걸 어떡해
– Üzgünüm. Peki ya aniden yalnız kalmaya ne dersin?

껄떡대 껄떡대 나 여기저기 다
– Kıkırdıyor ve kıkırdıyor ve kıkırdıyor ve kıkırdıyor ve kıkırdıyor ve kıkırdıyor ve kıkırdıyor
맘껏 들쑤시고 다녀 온 거릴 거릴 다
– Eğer bir iş olacak, kim olacak kim olacak görmek için sabırsızlanıyorum
또 잠들었어(오) 프라이머리가
– Yine uyuyakaldım. (Oh) astar.
텐션 떨어진다 동훈아 넌 저리가
– Gerginliği azaltacağım, Dong-hoon. buradan gitmek mi istiyorsun.

이제 해가 나올 시간이 되가니까
– Şimdi güneşin doğma zamanı.
눈이 녹듯이 사그라드는 기대감
– Kar erir gibi fışkıran bir beklenti hissi
너무 지치고 피곤해 자고 싶어
– Çok yorgunum ve yorgunum, uyumak istiyorum.
이제 나 첫차를 타고 졸며 집에가
– Şimdi ilk arabamdayım, uyuyorum ve eve gidiyorum.

창밖에 앉아 밖을 바라보네
– Pencerenin dışında oturuyorum ve dışarı bakıyorum.
나는 꾸벅꾸벅 조는데
– Ben bir ispiyoncuyum.
사람들은 하루를 시작해
– İnsanlar güne başlar.
눈부셔 아침해를 보는게
– Sabah güneşi göz kamaştırıyor.

정신은 맑아지지 않는 기분
– Ruh açık değil
아직도 바쁜 내 손가락
– Hala parmaklarımla meşgulüm
아직 손은 바쁘게 움직이지
– Ellerin hala meşgul.
해장국이나 먹고 갈래 오빠랑
– Haejang Guk’u kardeşimle birlikte yemek istiyorum.

너는 지금 뭐해, 자니, 밖이야?
– Şimdi ne yapıyorsun johnny?
뜬금없는 문자를 보내보지 난
– Sana mesaj göndereceğim.
어떻게 해볼까란 뜻은 아니야
– Ne yapacağımı kastetmedim.

그냥 심심해서 그래
– Sadece sıkıldım.
아니 외로워서 그래
– Hayır, yalnızım.
가지마 제발
– Gitme, lütfen.




Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir yanıt yazın