I wanna walk my way to nowhere
– Hiçbir yere gitmek istemiyorum
I wanna fall before I die
– Ölmeden önce düşmek istiyorum.
I spit red blood on the broken pavements
– Kırık kaldırımlara kırmızı kan tükürdüm.
But I know I’ll be alright
– Ama iyi olacağımı biliyorum.
I wanna build myself a castle
– Kendime bir kale yapmak istiyorum.
I wanna make my father proud
– Babamı gururlandırmak istiyorum.
I’ve been knocked out, bruised and broken down
– Bayıldım, yaralandım ve kırıldım.
But I know I’ll be alright
– Ama iyi olacağımı biliyorum.
But if you look close
– Ama yakından bakarsan
You’ll see me crying out
– Ağladığımı göreceksin.
I’ve got this feeling
– İçimde bir his var.
When the blood has dried and the youth wears off
– Kan kuruduğunda ve gençlik yıprandığında
Everything will be alright
– Her şey yoluna girecek.
But if you look close
– Ama yakından bakarsan
You’ll see me crying out
– Ağladığımı göreceksin.
I’ve got this feeling
– İçimde bir his var.
When the blood has dried and the youth wears off
– Kan kuruduğunda ve gençlik yıprandığında
Everything will be alright
– Her şey yoluna girecek.
I wanna fly too close to fire
– Ateşe çok yakın uçmak istiyorum
I wanna start, then lose a fight
– Başlamak istiyorum, sonra dövüşü kaybedeceğim.
I’m gonna drink too much, then sober up
– Çok içeceğim, sonra ayılacağım.
Because I know I’ll be alright
– Çünkü iyi olacağımı biliyorum.
I wanna lose myself in someone
– Birinin içinde kendimi kaybetmek istiyorum.
I wanna hold somebody tight
– Birini sıkı tutmak istiyorum.
I found faith, then lost it all in one day
– İnancımı buldum, sonra hepsini bir günde kaybettim.
But I know I’ll be alright
– Ama iyi olacağımı biliyorum.
But if you look close
– Ama yakından bakarsan
You’ll see me crying out
– Ağladığımı göreceksin.
I’ve got this feeling
– İçimde bir his var.
When the blood has dried and the youth wears off
– Kan kuruduğunda ve gençlik yıprandığında
Everything will be alright
– Her şey yoluna girecek.
But if you look close
– Ama yakından bakarsan
You’ll see me crying out
– Ağladığımı göreceksin.
I’ve got this feeling
– İçimde bir his var.
When the blood has dried and the youth wears off
– Kan kuruduğunda ve gençlik yıprandığında
Everything will be alright
– Her şey yoluna girecek.
Oh, how we hold onto ghosts
– Oh, hayaletlere nasıl tutunuruz
From the roads we could’ve walked
– Yürüyebileceğimiz yollardan
But never dared to dream
– Ama asla hayal etmeye cesaret edemedim
So feet carry me carry hands
– Bu yüzden ayaklar beni taşıyor, eller taşıyor
To the well where I can drink
– İçebileceğim kuyuya
Drink until I’m free
– Özgür olana kadar iç
Everything will be alright
– Her şey yoluna girecek.
Everything will be alright (Everything will be alright)
– Her şey yoluna girecek (Her şey yoluna girecek)
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.