Rod Wave – Tombstone İngilizce Sözleri Türkçe Anlamları

Damn, this motherfucker too crazy, Saucii
– Lanet olsun, bu orospu çocuğu çok çılgın, Saucii
Let that shit ride, Eighty8
– Bu bokun sürmesine izin ver, Eighty8

When the shit over, it’s over
– Her şey bittiğinde, her şey biter
I don’t know what’s after or, you know
– Neyin peşinde olduğunu bilmiyorum.

I keep my gun in my drawers, ducking the sad news (oh, yeah)
– Silahımı çekmecelerimde tutuyorum, üzücü haberleri saklıyorum (oh, evet)
My phone say seven missed calls, I know it’s bad news
– Telefonum yedi cevapsız çağrı diyor ve bunun kötü bir haber olduğunu biliyorum
This life had left me so scarred, I’m knowing that’s true
– Bu hayat o kadar yara beni terk etmişti, bu doğru bildiğimden
Remember times got so hard, I got it tattoed (so hard)
– Unutmayın, zamanlar çok zordu, dövüldüm (çok zor)

I ain’t did no shows but made some bread (yeah)
– Şov yapmadım ama biraz ekmek yaptım (Evet)
I gotta keep the family fed (yeah, yeah)
– Aileyi beslemeliyim (Evet, Evet)
Look, just talked to pops about the feds
– Bak, babamla federaller hakkında konuştuk.
I ain’t gon’ lie, he had me scared, uh
– Yalan söylemeyeceğim, beni korkuttu, uh

I feel ’em coming, nigga (yeah)
– Geldiklerini hissediyorum, zenci (Evet)
I’ll keep on running, nigga (yeah)
– Koşmaya devam edeceğim, zenci (Evet)
If we go down bad, keep it a hundred, nigga
– Eğer kötü gidersek, yüz tut, zenci
My girl all in my ear screaming, “Spend some time”
– Kızım kulağımda çığlık atıyor, ” biraz zaman Geçir”
I promise I’ll be here when I can get some time
– Söz veriyorum biraz zaman bulabildiğim zaman burada olacağım.
Right now, I got to get what’s mine (for sure)
– Şu anda, benim olanı almalıyım (elbette)
I’ll be thuggin’ ’til the end of time
– # Zamanın sonuna kadar eşkıya olacağım #

And fuck these niggas ’cause they lame
– Ve bu zencileri siktir et çünkü onlar topal
Since they love saying my name
– Adımı söylemeyi sevdikleri için
Make sure you write the truest in the motherfucking game
– Bu lanet oyunda en doğru yazdığınızdan emin olun
On my tombstone when they bury me
– Beni gömdüklerinde mezar taşımda
By the river, they will carry me
– Nehir kenarında, beni taşıyacaklar
Finally, I’ll be resting in peace
– Sonunda huzur içinde dinleneceğim.
Finally, finally
– Nihayet, nihayet

I’ll get to fly away, somewhere, someday
– Bir gün bir yere uçup gideceğim.
Fuck these niggas ’cause they lame
– Bu zencileri siktir et çünkü onlar topal
Since they love saying my name (yeah)
– Adımı söylemeyi sevdikleri için (Evet)
Make sure you write the truest in the game
– Oyunda en doğru yazdığınızdan emin olun
On my tombstone when they bury me (yeah)
– Beni gömdüklerinde mezar taşımda (Evet)
By the river, they will carry me (yeah)
– Nehir kenarında beni taşıyacaklar (Evet)
Finally, I’ll be resting in peace (oh, yeah)
– Sonunda huzur içinde dinleneceğim (oh, evet)
Finally, finally, yeah, yeah, yeah, yeah
– Sonunda, sonunda, Evet, Evet, Evet, Evet

You know what I’m saying
– Ne demek istediğimi biliyorsun
I don’t really know what I’m saying, I don’t know what’s after this shit
– Ne dediğimi gerçekten bilmiyorum, bu boktan sonra ne olduğunu bilmiyorum
(Finally, finally) Everybody think they know but fuck it, I sleep on the floor
– (Sonunda, sonunda) herkes bildiğini düşünüyor ama siktir et, yerde uyuyorum
(Yeah, yeah, yeah, yeah) This shit comes with a lot
– (Evet, Evet, Evet, Evet) bu bok çok geliyor
It’s a lot of pressure, I’m a young nigga though
– Bu çok fazla baskı, ben genç bir zenciyim
(Yeah, yeah, yeah, yeah) On my tombstone when they bury me
– (Evet, Evet, Evet, Evet) beni gömdüklerinde mezar taşımda
Believe that, man, I’m a hustler
– İnan bana dostum, ben bir dolandırıcıyım.
(Yeah, yeah, yeah, yeah) On my tombstone when they bury me, yeah, oh
– (Evet, Evet, Evet, Evet) beni gömdüklerinde mezar taşımda, Evet, oh
(Yeah, yeah, yeah, yeah) Finally I’ll be resting in peace
– (Evet, Evet, Evet, Evet) sonunda huzur içinde dinleneceğim
Finally, finally (yeah, yeah, yeah, yeah)
– Sonunda, sonunda (Evet, Evet, Evet, Evet)
Tombstone when they bury me
– Beni gömdüklerinde mezar taşı
By the river, they will carry me
– Nehir kenarında, beni taşıyacaklar
I’ll be resting in peace
– Huzur içinde dinleneceğim.
Finally, finally (yeah, yeah, yeah, yeah), yeah
– Sonunda, sonunda (Evet, Evet, Evet, Evet), Evet
(Yeah, yeah, yeah, yeah)
– (Evet, Evet, Evet, Evet)




Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir yanıt yazın