Roger Hodgson – In Jeopardy İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

In jeopardy, in jeopardy
– Tehlikede, tehlikede
I feel I’m about to cry
– Ağlamak üzere olduğumu hissediyorum.
In jeopardy, in jeopardy
– Tehlikede, tehlikede
Oh, tell me the reason why
– Oh, bana nedenini söyle
In jeopardy, in jeopardy
– Tehlikede, tehlikede
I’m watching the feeling grow
– Bu duygunun büyümesini izliyorum.
In jeopardy, in jeopardy
– Tehlikede, tehlikede
Oh, tell me, I want to know
– Söyle bana, bilmek istiyorum.

In jeopardy, in jeopardy
– Tehlikede, tehlikede
The writing is on the wall
– Yazı duvarda.
In jeopardy, in jeopardy
– Tehlikede, tehlikede
I can’t seem to sleep at all
– Hiç uyuyamıyor gibiyim.
In jeopardy, in jeopardy
– Tehlikede, tehlikede
We utter a lonely cry
– Yalnız bir çığlık atıyoruz
In jeopardy, in jeopardy
– Tehlikede, tehlikede
Who cares if we live or die?
– Yaşamamız ya da ölmemiz kimin umurunda?

Who’s in your mind, who’s in your conscience?
– Aklında kim var, vicdanında kim var?
Part of the crime, part of the nonsense
– Saçma suçlar ” bölümü.
Do what we can, pray for tomorrow
– Elimizden geleni yap, yarın için dua et.
Living our lives, watching, waiting, feeling as much as we can
– Hayatımızı yaşamak, izlemek, beklemek, elimizden geldiğince hissetmek

In jeopardy, in jeopardy
– Tehlikede, tehlikede
So, where is the golden age?
– Peki, altın çağ nerede?
In jeopardy, in jeopardy
– Tehlikede, tehlikede
We’re ready to turn the page
– Sayfayı çevirmeye hazırız.
In jeopardy, in jeopardy
– Tehlikede, tehlikede
It’s getting so out of hand
– Bu kadar çığırından çıkıyor
In jeopardy, in jeopardy
– Tehlikede, tehlikede
I wish I could understand
– Keşke anlayabilseydim.

Who’s in your mind, who’s in your conscience?
– Aklında kim var, vicdanında kim var?
Part of the crime, part of the nonsense
– Saçma suçlar ” bölümü.
Do what we can, pray for tomorrow
– Elimizden geleni yap, yarın için dua et.
Living our lives, watching, waiting, feeling as much as we can
– Hayatımızı yaşamak, izlemek, beklemek, elimizden geldiğince hissetmek

Who’s in your mind, who’s in your conscience?
– Aklında kim var, vicdanında kim var?
Part of the crime, part of the nonsense
– Saçma suçlar ” bölümü.
Do what we can, sing for tomorrow
– Elimizden geleni yap, yarın için şarkı söyle
Living our lives, watching, waiting, working, playing
– Hayatımızı yaşamak, izlemek, beklemek, çalışmak, oynamak
Singing, dancing, running as fast as we can’
– Şarkı söylemek, dans etmek, elimizden geldiğince hızlı koşmak




Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir yanıt yazın