Take it or leave it
– Ya sev ya terk et
Baby take it or leave it
– Bebeğim ya sev ya terk et
But I know you won’t leave it
– Ama biliyorum ki terk etmeyeceksin
‘Cause I know that you need it
– Çünkü buna ihtiyacın olduğunu biliyorum
Look in the mirror
– Aynaya bakıyorum
When I look in the mirror
– Aynaya baktığımda
Baby I see it clearer
– Daha net anlıyorum
Why you wanna be nearer
– Neden yakın olmak istediğini
I’m not surprised
– Şaşırmıyorum
I sympathize, ah
– Katılıyorum, ah
I can’t deny
– İnkar edemem
Your appetite, ah
– Senin arzunu, ah
You got a fetish for my love
– Sen benim aşkıma saplantılısın
I push you out and you come right back
– Kovuyorum ama geri geliyorsun
Don’t see a point in blaming you
– Aslında seni suçlayacak bir neden bulamıyorum
If I were you, I’d do me too
– Eğer senin yerinde olsaydım, ben de kendimle yapardım
Reaching your limit
– Sınırına erişiyorum
Say you’re reaching your limit
– Sınırına erişiyorum diyorum
Going over your limit
– Sınırını geçiyorum
But I know you can’t quit it
– Ama biliyorum bırakıp gidemezsin
Something about me
– Bende ki bir şey
Got you hooked on my body
– Seni vücuma bağladı
Take you over and under and twisted up like origami
– Seni üzerine ve altına alıp tıpkı bir origami gibi ikiye katladı
I’m not surprised
– Şaşırmıyorum
I sympathize, ah
– Katılıyorum, ah
I can’t deny
– İnkar edemem
Your appetite, ah
– Senin arzunu, ah
You got a fetish for my love
– Sen benim aşkıma saplantılısın
I push you out and you come right back
– Kovuyorum ama geri geliyorsun
Don’t see a point in blaming you
– Aslında seni suçlayacak bir neden bulamıyorum
If I were you, I’d do me too
– Eğer senin yerinde olsaydım, ben de kendimle yapardım
The way you walk, the way you talk
– Yürümen, konuşman
I blame you ’cause it’s all your fault
– Seni suçluyorum çünkü hepsi senin hatan
Ya playin’ hard, don’t turn me off
– Kendini ağırdan satıyorsun, hevesimi kaçırıp durma
Ya acting hard, but I know you soft
– Sert davranıyorsun ama biliyorum ki uysalsın
You my fetish, I’m so with it
– Senin benim saplantımsın, onunla birlikteyim
All these rumors bein’ spreaded
– Yayılan tüm dedikodular
Might as well go ‘head and whip it
– Devam edebilir ve çoğalabilir
‘Cause they sayin’ we already did it
– Çünkü bizim çoktan işi pişirdiğimizi konuşuyorlar
Call on Gucci if you ever need and
– Gucci’yi ara eğer ihtiyacın olursa ve
I’ll be South Beach in the drop top gleamin’
– Ben o esnada Güney Sahilin’de parıltılı üstü açık arabamda olacağım
Order diamonds, Aquafina
– Elmaslar sipariş edeceğim Aquafina olanından
Just need you in a blue bikini
– Sadece seni mavi bir bikini ile görmem gerek
You got a fetish for my love
– Sen benim aşkıma saplantılısın
I push you out and you come right back
– Kovuyorum ama geri geliyorsun
Don’t see a point in blaming you
– Aslında seni suçlayacak bir neden bulamıyorum
If I were you, I’d do me too
– Eğer senin yerinde olsaydım, ben de kendimle yapardım
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.