Zondag middag, weet niet hoelaat
– Pazar öğleden sonra, nasıl bilmiyorum.
Ik gooi m’n kleren in de was en ik staar
– Kıyafetlerimi çamaşırhaneye atıyorum ve bakıyorum
Naar het plafon of maar wat naar haar
– Tavana ya da sadece ona
Hoe ze loopt door mijn huis, poedelnaakt
– Evimde nasıl yürüyor, kaniş çıplak
Ik drink m’n koffie
– Kahvemi içiyorum
Misschien ga ik zo nog wel een blokkie om
– Belki bir blok alırım.
Als ze slaapt
– Uyurken
Maar ook niet verder dan het einde van de straat
– Ama aynı zamanda sokağın sonundan daha fazla değil
Ik boek vandaag geen resultaat
– Bugün bir sonuç yayınlamıyorum
Als de wereld vergaat vandaag
– Dünya bugün sona erdiğinde
Heb ik er niks mee te maken
– Yapacak bir şey yok
Maar is er morgen vrede op aarde
– Ama yarın dünyada barış olacak mı
Heb ik er niks aan bijgedragen
– Ufak bir katkı yaptım
En ieder schot voor open doel
– Ve açık bir gol için her atış
Laat ik gewoon aan mij voorbij
– Geçmeme izin verin sadece
Want er is altijd wat te doen
– Çünkü her zaman yapacak birşeyler vardır
Maar er is nooit een keer de tijd als vandaag
– Ama asla bugünkü gibi bir zaman yoktur
Heb ik er niks mee te maken
– Yapacak bir şey yok
Zondag avond
– Pazar akşamı
Gewoon tevreden
– Sadece memnun
We rollen als de sushi die we eten in de dekens
– Battaniyelerde yediğimiz suşi gibi yuvarlanıyoruz.
En zijn niet op de hoogte
– Ve farkında değiller
Volledige in pak
– Pakette tamamlandı
Niet in de mode maar wel lekker warm
– Modada değil ama güzel ve sıcak
Tis gewoon te veel soms
– Bu sadece çok fazla bazen
Telefoon op stil en rond
– Sessiz ve çevresinde telefon
7 uur ruil ik de eredivisie om voor een film die zij al tig keer heeft gezien
– saat 7’de eredivisie’yi on kez izlediği bir filmle değiştiriyorum
Konden we terug in de tijd dan was het weer zaterdag nacht
– Zamanda geriye gidebilir miyiz o zaman yine Cumartesi gecesiydi
Jongens wat een dag
– Çocuklar ne gün ama
Als de wereld vergaat vandaag
– Dünya bugün sona erdiğinde
Heb ik er niks mee te maken
– Yapacak bir şey yok
Maar is er morgen vrede op aarde
– Ama yarın dünyada barış olacak mı
Heb ik er niks aan bijgedragen
– Ufak bir katkı yaptım
En ieder schot voor open doel
– Ve açık bir gol için her atış
Laat ik gewoon aan mij voorbij
– Geçmeme izin verin sadece
Want er is altijd wat te doen
– Çünkü her zaman yapacak birşeyler vardır
Maar er is nooit een keer de tijd als vandaag
– Ama asla bugünkü gibi bir zaman yoktur
Heb ik er niks mee te maken
– Yapacak bir şey yok
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.