When I drive to your place
– Senin evine gittiğimde
Crash and burn
– Çarpma ve yanma
Are we still okay?
– Hala iyi miyiz?
Lie awake just
– Sadece uyanık yat
Thinking about
– Hakkında düşünmek
Thinking about you
– Seni düşünmek
Using words like a knife
– Bıçak gibi kelimeler kullanmak
Palm of your hand
– Avucunun içi
Sharp in the night
– Gece keskin
Alibis but
– Mazeret ama
I got my doubts
– Benim şüphelerim var
I got my doubts with you
– Seninle benim şüphelerim var
I can’t live with and i can’t live without it
– Onunla yaşayamam ve onsuz da yaşayamam.
Uh
– Ah
Forest so thick I can not see through it
– Orman o kadar kalın ki içinden göremiyorum.
You have all my love and you take it for granted
– Tüm sevgime sahipsin ve bunu hafife alıyorsun.
Uh
– Ah
Lost in our bed when you’re lying in it, in it
– Sen yatarken yatağımızda kayboldun, içinde
Who’s gonna call you when the
– Seni kim arayacak?
Love turns lonely, love turns lonely
– Aşk yalnızlaşır, aşk yalnızlaşır
(You, oh)
– (Sen, oh)
(You, oh)
– (Sen, oh)
Whos gonna hold you when the
– Kim götürecek zaman tutun
Love turns lonely, love turns lonely
– Aşk yalnızlaşır, aşk yalnızlaşır
(Love lonely)
– (Yalnız aşk)
I forget to unlove
– Unlove unuturum
When I’m with you
– Ben seninleyken
Just like a drug
– Tıpkı bir ilaç gibi
I can’t undo
– Ben düzeltemem
The moments I had
– Yaşadığım anlar
Things that I said were true
– Söylediğim şeyler doğruydu.
Now the tables will turn
– Şimdi masalar dönecek.
Why do I still
– Neden hala yapıyorum
Sleep in your shirt
– Gömleğinle uyu.
When it hurts me
– Beni incittiğinde
Hanging onto you
– Sana asılıyorum.
Why do I still do?
– Neden hala yapıyorum?
I can’t live with and I can’t live without it
– Onunla yaşayamam ve onsuz da yaşayamam.
Uh
– Ah
Forest so thick I can not see through it
– Orman o kadar kalın ki içinden göremiyorum.
You have all my love and you take it for granted
– Tüm sevgime sahipsin ve bunu hafife alıyorsun.
Uh
– Ah
Lost in our bed when you’re lying in it, in it
– Sen yatarken yatağımızda kayboldun, içinde
Who’s gonna call you when the
– Seni kim arayacak?
Love turns lonely, love turns lonely
– Aşk yalnızlaşır, aşk yalnızlaşır
(You, oh)
– (Sen, oh)
(You, oh)
– (Sen, oh)
Whos gonna hold you when the
– Kim götürecek zaman tutun
Love turns lonely, love turns lonely
– Aşk yalnızlaşır, aşk yalnızlaşır
(Love lonely)
– (Yalnız aşk)
Who’s gonna call you when the love turns lonely, love turns lonely
– Aşk yalnızlaştığında seni kim arayacak, aşk yalnızlaştığında
Who’s gonna hold you when the love turns lonely, love turns lonely
– Aşk yalnızlaştığında seni kim tutacak, aşk yalnızlaştığında
Sophie Simmons – Love Turns Lonely İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları
yazarı:
Etiketler:
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.