Yeah, yeah my mind
– Evet, fikrimi Evet
Yeah, yeah my mind
– Evet, fikrimi Evet
I said, “five in the morning”
– “Sabahın beşi” dedim.
I wake up to fight for my earnings
– Kazancım için savaşmak için uyanıyorum.
The fear in my mind is a warning
– Aklımdaki korku bir uyarıdır.
Praying to the one you rely in
– Güvendiğin kişiye dua etmek
I’ve been wandering all day
– Bütün gün dolaşıp durdum.
I try to be fine but I can’t be
– İyi olmaya çalışıyorum ama olamıyorum.
The noise in my mind wouldn’t leave me
– Aklımdaki gürültü beni bırakmazdı.
I try to get by but I’m burning
– Geçinmeye çalışıyorum ama yanıyorum.
And behind my mind it runs
– Ve aklımın arkasında koşuyor
All these thoughts have troubled me
– Bütün bu düşünceler beni rahatsız etti.
Fighting to give up my pain
– Acımdan vazgeçmek için savaşıyorum.
Fighting to be on my lane
– Benim şeridimde olmak için savaşıyorum.
My mind running to the other side
– Aklım diğer tarafa koşuyor
When it’s time to live my life
– Hayatımı yaşama zamanı geldiğinde
Then it tries to take me out
– Sonra beni dışarı çıkarmaya çalışıyor.
Tell you what I need right here
– Burada ihtiyacım olan ne
I really need, I really need timе now
– Gerçekten ihtiyacım var, artık gerçekten zamana ihtiyacım var
I really need, I need a free mind now
– Gerçekten ihtiyacım var, şimdi özgür bir zihne ihtiyacım var
I really need, I really need minе now
– Gerçekten ihtiyacım var, şimdi benimkine gerçekten ihtiyacım var
I really need, I need to free my mind now
– Gerçekten ihtiyacım var, aklımı şimdi serbest bırakmalıyım.
I really need, I really need time now
– Gerçekten ihtiyacım var, artık gerçekten zamana ihtiyacım var
I really need, I need a free mind now
– Gerçekten ihtiyacım var, şimdi özgür bir zihne ihtiyacım var
I really need, I really need my mind now, oh yeah
– Gerçekten ihtiyacım var, gerçekten şimdi aklıma ihtiyacım var, oh evet
This is the peace that you cannot buy
– Bu satın alamayacağın huzur
Send me a love that you cannot mix
– Bana karışamayacağın bir aşk gönder
One is the joy that you cannot waste
– Biri boşa harcayamayacağın sevinç
And the other one price that you cannot fix
– Ve düzeltemeyeceğiniz diğer bir fiyat
This is the peace that you cannot buy
– Bu satın alamayacağın huzur
Finding a way when you cannot see
– Göremediğin zaman bir yol bulmak
Man will desist if he cannot pray
– Eğer dua edemezse insan vazgeçer.
I need to find release
– Salıverilmeyi bulmalıyım.
But behind my mind it runs
– Ama aklımın arkasında koşuyor
All these thoughts have troubled me
– Bütün bu düşünceler beni rahatsız etti.
Fighting to give up my pain
– Acımdan vazgeçmek için savaşıyorum.
Fighting to be on my lane
– Benim şeridimde olmak için savaşıyorum.
My mind running to the other side
– Aklım diğer tarafa koşuyor
When it’s time to live my life
– Hayatımı yaşama zamanı geldiğinde
Then it tries to take me out
– Sonra beni dışarı çıkarmaya çalışıyor.
Tell you what I need right here
– Burada ihtiyacım olan ne
I really need, I really need my mind now
– Gerçekten ihtiyacım var, gerçekten şimdi aklıma ihtiyacım var
I really need, I need a free mind now
– Gerçekten ihtiyacım var, şimdi özgür bir zihne ihtiyacım var
I really need, I really need time now
– Gerçekten ihtiyacım var, artık gerçekten zamana ihtiyacım var
I really need, I need to free my mind now
– Gerçekten ihtiyacım var, aklımı şimdi serbest bırakmalıyım.
I really need, I really need time now
– Gerçekten ihtiyacım var, artık gerçekten zamana ihtiyacım var
I really need, I need a free mind now
– Gerçekten ihtiyacım var, şimdi özgür bir zihne ihtiyacım var
I really need, I really need time now, oh yeah
– Gerçekten ihtiyacım var, gerçekten zamana ihtiyacım var, oh evet
To set me free
– Beni özgür bırakmak için
Freer than the open mind
– Açık fikirli olmaktan daha özgür
Farther than the eyes can handle
– Gözlerin idare edebileceğinden daha uzak
Freer than the ocean now yeah, yeah
– Şimdi okyanustan daha özgür evet, evet
So set me free
– Bu yüzden beni serbest bırak
Now I need to find release
– Şimdi serbest bulmam lazım
Set me to the open sky
– Beni açık gökyüzüne ayarla
Now I need to free my mind yeah, yeah
– Şimdi aklımı serbest bırakmalıyım evet, evet
I might be falling deep
– Derinlere iniyor olabilirim.
I might be falling deep
– Derinlere iniyor olabilirim.
I might be falling deep
– Derinlere iniyor olabilirim.
I might be falling deep
– Derinlere iniyor olabilirim.
Tell me now what you need
– Ne gerek şimdi söyle bana
I’ve been going to God
– Tanrı’ya gidiyorum
When I’m all in my mind
– Hep aklımdayken
I might be falling deep
– Derinlere iniyor olabilirim.
Falling deep
– Derinlere düşmek
I might be falling
– Aşık olabilirim
I might be falling
– Aşık olabilirim
I might be falling
– Aşık olabilirim
I might be falling, yeah
– Düşüyor olabilirim, evet
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.