Out here in the fields
– Burada, tarlalarda.
I fight for my meals
– Yemek benim için savaşıyorum
I get my back into my living
– Hayatımı geri alıyorum
I don’t need to fight
– Kavga etmeye hiç gerek yok
To prove I’m right
– Haklı olduğumu kanıtlamak için
I don’t need to be forgiven
– Affedilmeme gerek yok.
Yeah, yeah, yeah, yeah, yeah
– Evet, evet, evet, evet, evet
Don’t cry
– Ağlama
Don’t raise your eye
– Gözünü kaldırma.
It’s only teenage wasteland
– Sadece genç topraklar
Sally, take my hand
– Sally, elimi tut.
We’ll travel south ‘cross land
– Karadan güneye gideceğiz.
Put out the fire
– Ateşi söndür
And don’t look past my shoulder
– Ve omzumun arkasına bakma
The exodus is here
– Göç burada.
The happy ones are near
– Mutlu olanlar yakında
Let’s get together
– Bir araya gelelim
Before we get much older
– Yaşlanmadan önce
Teenage wasteland
– Genç çorak arazi
It’s only teenage wasteland
– Sadece genç topraklar
Teenage wasteland, oh, yeah
– Genç çorak, oh, evet
Teenage wasteland
– Genç çorak arazi
They’re all wasted!
– Hepsi boşa gitti!
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.