Some boys got the look of a Greek Adonis
– Bazı çocuklar Yunan Adonis gibi görünüyor
Some boys try to talk you off your feet
– Bazı çocuklar seni ayaklarından konuşmaya çalışır
Some boys they’re gods gift to woman
– Bazı çocuklar onlar tanrılar hediye için kadın
Some boys think they’re sweet enough to eat
– Bazı çocuklar yemek için yeterince tatlı olduklarını düşünüyor
Try to change the habit of a lifetime
– Bir ömür boyu alışkanlığı değiştirmeye çalışın
Don’t even try
– Sakın deneme bile
Cause when you cut down deeper than the icing
– Çünkü buzlanmadan daha derine indiğinizde
You realise
– Farkındasın
What you get is what you see
– Aldığın şey gördüğün şey
Ain’t nothing more to it
– Bundan daha fazlası değil
And if you wanna love a woman like me
– Ve eğer benim gibi bir kadını sevmek istiyorsan
It takes a man to do it
– Bunu yapmak için bir adam gerekir
If what you get is what you see
– Eğer aldığın şey gördüğün şeyse
Then I don’t want your kind of love
– O zaman senin sevgini istemiyorum.
Some guys got lips that you can’t help kissing
– Bazı adamlar öpmeye yardım edemeyeceğin dudakları var
And some guys got a smile you can’t resist
– Ve bazı erkeklerin karşı koyamayacağın bir gülümsemesi var
Some guys gotta build a reputation
– Bazı adamlar itibar Kazanmalı
They just wanna add you to the list
– Sadece seni listeye eklemek istiyorlar.
You got a lot of physical attraction
– Çok fazla fiziksel çekiciliğin var
I can’t deny
– Bunu inkar edemem
But can you guarantee me satisfaction
– Ama bana memnuniyetini garanti EDEBİLİR MİSİN
While I’m still waiting, waiting, waiting…
– Ben hala beklerken, beklerken, beklerken…
What you get is what you see
– Aldığın şey gördüğün şey
Ain’t nothing more to it
– Bundan daha fazlası değil
And if you wanna love a woman like me
– Ve eğer benim gibi bir kadını sevmek istiyorsan
It takes a man to do it
– Bunu yapmak için bir adam gerekir
If what you get is what you see
– Eğer aldığın şey gördüğün şeyse
Then I don’t want your kind of love
– O zaman senin sevgini istemiyorum.
So let me see your cards on the table
– Kartlarınızı masaya bir bakayım.
Before I buy
– Önce alırım
I always read the writing on the label
– Her zaman Etiketteki yazıları okurum
So give me reason to believe there’s more to you than meets the eye
– Bu yüzden bana senin için göründüğünden daha fazlası olduğuna inanmak için bir sebep ver
Tina Turner – What You Get Is What You See İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları
yazarı:
Etiketler:
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.