Effe, perché il mio cognome è Fendi
– Effe, çünkü soyadım Fendi.
Tony, perché vendevamo i pezzi
– Tony, parçaları neden sattık?
Sosa, perché viene dalla Colombia
– Sosa, çünkü Kolombiya’dan geliyor
Baby, perché piaccio alla tua troia
– Bebeğim, çünkü orospun benden hoşlanıyor.
Effe, perché il mio cognome è Fendi
– Effe, çünkü soyadım Fendi.
Tony, perché vendevamo i pezzi
– Tony, parçaları neden sattık?
Sosa, perché viene dalla Colombia
– Sosa, çünkü Kolombiya’dan geliyor
Baby, perché piaccio alla tua troia
– Bebeğim, çünkü orospun benden hoşlanıyor.
Apro le tapparelle, ho detto: “Basta con la coca” (Stop)
– Kepenkleri açtım, dedim ki: “kola yeter” (Dur)
Italiano vero, bevo caffè con la moka (Con la moka)
– Gerçek İtalyan, mocha ile kahve içiyorum (mocha ile)
Vita vera, street life, vida loca (Vida loca)
– Vita vera, sokak hayatı, Vida loca (Vida loca)
Diretta dal Marocco, non fumo roba spagnola
– Doğrudan Fas’tan, İspanyolca şeyler içmiyorum
È trap, la mia tipa bisex
– Bu bir tuzak, biseksüel Piliçim
Prima tagliavo crack, adesso solo business
– Eskiden çatlak keserdim, şimdi sadece iş
La mia vita è un thrillеr, Milano con due stripper
– Hayatım bir gerilim filmi, Milan iki striptizci ile
Passamontagna nero, in silеnzio come un killer
– Balaclava siyah, bir katil gibi sessiz
Ah, seh, la scopo e dopo mi ringrazia
– Ah, seh, onu hedefliyorum ve sonra bana teşekkür ediyor
Ho regalato a mio cugino la piazza (R1 Roma centro)
– Kuzenime meydan verdim (R1 Roma centro)
A Roma c’è solo la Dark (Solo la Dark)
– Roma’da sadece Karanlık var (sadece Karanlık)
Francesco Tony capitano della trap (Gang)
– Francesco Tony tuzak kaptanı (çete)
Effe, perché il mio cognome è Fendi
– Effe, çünkü soyadım Fendi.
Tony, perché vendevamo i pezzi
– Tony, parçaları neden sattık?
Sosa, perché viene dalla Colombia
– Sosa, çünkü Kolombiya’dan geliyor
Baby, perché piaccio alla tua troia
– Bebeğim, çünkü orospun benden hoşlanıyor.
Effe, perché il mio cognome è Fendi
– Effe, çünkü soyadım Fendi.
Tony, perché vendevamo i pezzi
– Tony, parçaları neden sattık?
Sosa, perché viene dalla Colombia
– Sosa, çünkü Kolombiya’dan geliyor
Baby, perché piaccio alla tua troia
– Bebeğim, çünkü orospun benden hoşlanıyor.
Rimane incinta, ovuli da Cuba
– Hamile kalmak, Küba’dan yumurta
Parto cesareo, la tiro fuori tutta
– Sezaryen, hepsini çıkarıyorum
Il mio amico apre la busta, se è cruda, la butta (Via)
– Arkadaşım zarfı açar, eğer ham ise, atar (uzağa)
Security russa, armi dalla Russia
– Rus güvenliği, Rusya’dan silahlar
L’ho fatto, non hanno le prove (No)
– Ben yaptım, kanıtları yok (Hayır)
Non parlo, parla la mia Luger
– Ben konuşmuyorum, Luger’ım konuşuyor
A casa io facevo cose (Cose)
– Evde bir şeyler yaptım (şeyler)
I pali avvertono se piove (Se piove)
– Polonyalılar yağmur yağarsa uyarırlar (yağmur yağarsa)
Sono la mala in Italia, la strada chiama
– Ben İtalya’dan La mala, sokak çağırıyor
Fumo zaza, passamontagna copre la faccia
– Sigara zaza, balaclava yüz kapakları
Soldi in tasca, pistola in banca
– Cebinde para, bankada silah
Pistole in casa, import export, Roma centro, Casablanca (Gang)
– Evde silahlar, İthalat İhracat, Roma centro, Kazablanka (çete)
Effe, perché il mio cognome è Fendi
– Effe, çünkü soyadım Fendi.
Tony, perché vendevamo i pezzi
– Tony, parçaları neden sattık?
Sosa, perché viene dalla Colombia
– Sosa, çünkü Kolombiya’dan geliyor
Baby, perché piaccio alla tua troia
– Bebeğim, çünkü orospun benden hoşlanıyor.
Effe, perché il mio cognome è Fendi
– Effe, çünkü soyadım Fendi.
Tony, perché vendevamo i pezzi
– Tony, parçaları neden sattık?
Sosa, perché viene dalla Colombia
– Sosa, çünkü Kolombiya’dan geliyor
Baby, perché piaccio alla tua troia
– Bebeğim, çünkü orospun benden hoşlanıyor.
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.