I get those goosebumps every time, yeah, you come around, yeah
– Tüylerim diken diken olduğunda, sen geliyorsun
You ease my mind, you make everything feel fine
– Kafamı sakinleştiriyorsun her şeyin iyi olmasını sağlıyorsun
Worried ’bout those comments
– Yorumlar hakkında endişeleniyorum
I’m way too numb, yeah, it’s way too dumb, yeah
– Bunun için fazla umursamazım, bu çok salakça, evet
I get those goosebumps every time, I need the Heimlich
– Tüylerin diken diken olduğu zamanlar, Heimlich’e ihtiyacım oluyor
Throw that to the side, yeah
– Boşver bunu, evet
I get those goosebumps every time, yeah
– Sen etrafta yokken, tüylerim diken diken oluyor
When you’re not around (Straight up)
– Beni boşverdiğinde, evet
When you throw that to the side, yeah (It’s lit)
– Bunu kenara attığın zaman, evet (Yanıyor)
I get those goosebumps every time, yeah
– Tüylerim diken diken oluyor, evet
Through the 2-8-1, yeah, I’m ridin’, why they on me?
– 7-1-3 ten 2-8-1e, evet uçuyorum
Why they on me? I’m flyin’, sippin’ low-key
– Niye bana saldırıyorlar? Neden bana saldırıyorlar? Ben uçuyorum
I’m sippin’ low-key in Onyx, rider, rider
– Gizlice Onyx çekiyorum
When I’m pullin’ up right beside ya
– Rider,rider senin tam yanında çekiyorum
Pop star, lil’ Mariah
– Popstar minik Mariah
When I text a cute game, wildness
– Tatlı bir oyun isteğinde bulunduğumda, vahşi oluyor
Throw a stack on the Bible
– İncil’e bir yığın attım
Never Snapchat or took molly
– Snapchat’te asla takılmam, Molly kullanmıyorum
She fall through plenty, her and all her ginnies, yeah
– O da hep bunu yer, o ve tüm reddetmeleri oyunuma düşer
We at the top floor, right there off Doheny, yeah
– Doheny’de bir binanın en üst katındayız
Oh no, I can’t fuck with y’all
– Hayır ama, hepinizle sikişemem
Yeah, when I’m with my squad I cannot do no wrong
– Anla şunu, ekibimleyken saçma sapan şeyler yapmayız
Yeah, saucin’ in the city, don’t get misinformed
– Anla şunu, şehirde akarız bilgisiz kalma, anla şunu
Yeah, they gon’ pull up on you (Brr, brr, brr)
– Seni bırakacaklar (brr brr brr)
Yeah, we gon’ do some things, some things you can’t relate
– Evet bazı şeyler yapacağız, senin gibi eziklerin ayak uyduramayacağı şeyler
Yeah, ’cause we from a place, a place you cannot stay
– Evet çünkü biz senin bulunamayacağın bir yerden geliyoruz
Oh, you can’t go, oh, I don’t know
– İstersen gidebilirsin, oh, bilmiyorum
Oh, back the fuck up off me (Brr, brr, brr)
– Benim kafamı sikmeyi bırak (brr brr brr)
I get those goosebumps every time, yeah, you come around, yeah
– Tüylerim diken diken olduğunda, sen geliyorsun
You ease my mind, you make everything feel fine
– Kafamı sakinleştiriyorsun her şeyin iyi olmasını sağlıyorsun
Worried ’bout those comments
– Yorumlar hakkında endişeleniyorum
I’m way too numb, yeah, it’s way too dumb, yeah
– Bunun için fazla umursamazım, bu çok salakça, evet
I get those goosebumps every time, I need the Heimlich
– Tüylerin diken diken olduğu zamanlar, Heimlich’e ihtiyacım oluyor
Throw that to the side, yeah
– Boşver bunu, evet
I get those goosebumps every time, yeah
– Tüylerim diken diken oluyor, evet
When you’re not around
– Sen etrafta yokken, tüylerim diken diken oluyor
When you throw that to the side, yeah
– Beni boşverdiğinde, evet
I get those goosebumps every time
– Tüylerim diken diken oluyor, evet
I want to press my like, yeah, I wanna press my
– Beğenilerimi bastırmak istiyorum, evet, beğenilerimi bastırmak
I want a green light, I wanna be like
– Yeşil ışık yakmak istiyorum, olmak istiyorum
I wanna press my line, yeah
– Yolumu bastırmak istiyorum, evet
I wanna take that ride, yeah
– O yolu almak istiyorum, evet
I’m gonna press my line
– Yolumu bastıracağım
I want a green light, I wanna be like, I wanna press my
– Yeşil ışık yakmak istiyorum, olmak istiyorum, bastırmak istiyorum
Mama, dear, spare your feelings
– Anne, sevgilim, duygularını ödünç ver
I’m relivin’ moments, peeling more residual
– Anıları tekrar yaşıyorum, daha fazla sarhoş oluyorum
(I can) buy the building, burn the building
– Binayı satın alabilirim, yakabilirim
Take your bitch, rebuild the building just to fuck some more
– orospunu alırım, binayı tekrar yaparım sadece onu biraz daha sikmek için
(I can) justify my love for you
– (Yapabilirim) aşkımı haklı çıkartabilirim
And touch the sky for God to stop, debating war
– senin için gökyüzüne dokunup tanrı ile konuşabilirim
Put the pussy on a pedestal (Ayy)
– Kediyi bir kaideye koy (Ayy)
Put the pussy on a high horse
– Kediyi yüksek bir ata koy
That pussy to die for
– Amı yüksek hedefine koy
That pussy to die for
– Amı yüksek hedefine koy
Peter, piper, picked a pepper
– Peter, boru, bir biber seç
So I could pick your brain and put your heart together
– Bu sayede bende senin beynini ve kalbini birleştirebilirim
We depart the shady parts and party hard
– Kalbin deli kısmını ve parti seven kısmını ayırıyoruz, elmaslar senin
The diamonds yours, the coupe forever
– Coupe bizim
My best shots might shoot forever like (Brr)
– En iyi atışlarım sonsuza kadar sürebilir (brrr)
I get those goosebumps every time, yeah, you come around, yeah
– Tüylerim diken diken olduğunda, sen geliyorsun
You ease my mind, you make everything feel fine
– Kafamı sakinleştiriyorsun her şeyin iyi olmasını sağlıyorsun
Worried ’bout those comments
– Yorumlar hakkında endişeleniyorum
I’m way too numb, yeah, it’s way too dumb, yeah
– Bunun için fazla umursamazım, bu çok salakça, evet
I get those goosebumps every time, I need the Heimlich
– Tüylerin diken diken olduğu zamanlar, Heimlich’e ihtiyacım oluyor
Throw that to the side, yeah
– Onu kenara at, evet
I get those goosebumps every time, yeah
– Tüylerim diken diken oluyor, evet
When you’re not around
– Etrafta olmadığında
When you throw that to the side, yeah
– Beni boşverdiğinde, evet
I get those goosebumps every time
– Tüylerim diken diken oluyor, evet
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.