Hit it (hit it)
– Vur (vur)
(PinkGrillz)
– (PinkGrillz)
Paper planes (paper planes), Novocaine (Novocaine)
– Kağıt uçaklar (kağıt uçaklar), Novokain (Novokain)
Mary Jane (yeah)
– Mary Jane (Evet)
Say one thing to me, you Texas toast, no Raising Cane’s
– Bana bir şey söyle, seni Teksas tostu, Bastonu kaldırmak yok.
I can’t lie, life’s good, man, I can’t complain (yeah)
– Yalan söyleyemem, hayat güzel dostum, şikayet edemem (Evet)
Walkin’ through the hood undoubtedly without a stain
– Kaputun içinde hiç şüphesiz leke olmadan yürümek
Hopped off the porch, I’m a prodigy, they know the name
– Verandadan atladım, ben bir dahiyim, adını biliyorlar.
Had to run it up like my prophecy financial gain (PinkGrillz)
– Kehanetim mali kazancım gibi çalıştırmak zorunda kaldım (PinkGrillz)
If you ain’t with me, you against me, then get out the way (woah)
– Eğer benimle değilsen, bana karşıysan, o zaman yoldan çekil (woah)
We be spinnin’ on you and your people, dancin’ on your grave
– Senin ve halkının üzerine dönüyor, mezarında dans ediyor olacağız.
Keep them choppers like Resident Evil, we dress like Blood Rangе
– Onları Resident Evil gibi doğrayın, Blood Range gibi giyinelim
Rocked out, American eaglе, hoodie got blood stains
– Sallandı, American eagle, kapüşonlu kan lekeleri var
And my brother whippin’ up them kilos, I told him “Fuck the game”
– Ve kardeşim o kiloları kırbaçlarken ona “siktir et oyunu” dedim.
Twin Glocks, Max Payne, kickin’ shit, Johnny Cage
– İkiz Glock’lar, Max Payne, tekmeleyen bok, Johnny Cage
Ices out at Johnny Dang, beat shit, Liu Kang
– Johnny Dang’de buzlar patladı, bok yendi, Liu Kang
Flamin’ shit, Liu Kang, brand new day (PinkGrillz)
– Lanet olsun, Liu Kang, yepyeni bir gün (PinkGrillz)
Brand new K, ballin’ like 2K
– Yepyeni K, 2K gibi ballin’
I swear I been betrayed (‘trayed)
– Yemin ederim ihanete uğradım.
One too many times (times)
– Bir çok kez (kez)
Too many to count (count), yeah
– Saymak için çok fazla (saymak), Evet
All them nights I prayed
– Bütün o geceler dua ettim
Solid how I stayed (stayed)
– Nasıl kaldım (kaldım)
No matter how they played it, I still don’t mind (woah, yeah)
– Nasıl oynadıkları önemli değil, hala umursamıyorum (woah, Evet)
There’s too many to count (ayy, ayy, PinkGrillz)
– Sayılacak çok şey var (ayy, ayy, PinkGrillz)
Times I been betrayed, fuck is that about?
– İhanete uğradığım zamanlar hakkında mı?
Paper plane, Laker game, Novocaine (Novocaine)
– Kağıt uçak, Laker oyunu, Novokain (Novokain)
Head shot, Drizzy, man, you know the aim (grrrt)
– Kafa vuruşu, Drizzy, dostum, hedefi biliyorsun (grrrt)
Niggas prayin’ that I spare ’em like a bowling lane (woo, woo)
– Zenciler onları bowling sahası gibi bağışlamam için dua ediyor.
Yeah, like Mike (like Mike)
– Evet, Mike gibi (Mike gibi)
Corleone (Corleone), sporty flow (sporty flow)
– Corleone (Corleone), sportif akış (sportif akış)
I done done it all, it’s like I’m Shawty Lo (shawty)
– Hepsini yaptım, sanki ben Shawty Lo’yum (shawty)
All these fools I’m beefin’ that I barely know
– Tüm bu aptalları zar zor tanıyorum
Forty-five, forty-four (burned out), let it go
– Kırk beş, kırk dört (yanmış), bırak gitsin
Ye ain’t changin’ shit for me, it’s set in stone
– Benim için bir bok değiştirmiyorsun, taşa kondu.
Rollin’ stones, heavy stones (PinkGrillz)
– Yuvarlanan taşlar, ağır taşlar (PinkGrillz)
Precious stone, let me make my presence known
– Değerli taş, varlığımı duyurmama izin ver
Paper planes (paper planes), Novocaine (Novocaine)
– Kağıt uçaklar (kağıt uçaklar), Novokain (Novokain)
Mary Jane (yeah)
– Mary Jane (Evet)
Say one thing to me, you Texa’s toast, no Raising Cane’s
– Bana bir şey söyle, sen texa’nın tostu, Bastonu kaldırmak yok.
I can’t lie, life’s good, man, I can’t complain (yeah)
– Yalan söyleyemem, hayat güzel dostum, şikayet edemem (Evet)
Walkin’ through the hood undoubtedly without a stain
– Kaputun içinde hiç şüphesiz leke olmadan yürümek
Hopped off the porch, I’m a prodigy, they know the name
– Verandadan atladım, ben bir dahiyim, adını biliyorlar.
Had to run it up like my prophecy, financial gain (PinkGrillz)
– Benim kehanetim, finansal kazanç (PinkGrillz)gibi çalıştırmak zorunda kaldım.
If you ain’t with me, you against me, then get out the way (yeah, woah)
– Eğer benimle değilsen, bana karşıysan, o zaman yoldan çekil (Evet, woah)
Trippie Redd Feat. Drake – Betrayal İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları
yazarı:
Etiketler:
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.