Tough
– Zorlu
You think you’ve got the stuff
– Mal mısın
You’re telling me and anyone
– Kimse bana sen
You’re hard enough
– Yeterince sertsin.
You don’t have to put up a fight
– Kavga etmek zorunda değilsin.
You don’t have to always be right
– Her zaman haklı olmak zorunda değilsin.
Let me take some of the punches
– Yumruklar bazıları alayım
For you tonight
– Bu gece senin için
Listen to me now
– Şimdi beni dinle
I need to let you know
– Bilmeni istiyorum
You don’t have to go it alone
– Yalnız gitmene gerek yok.
And it’s you when I look in the mirror
– Ve aynaya baktığımda sensin
And it’s you when I don’t pick up the phone
– Telefonu açmadığım zaman da sensin.
Sometimes you can’t make it on your own
– Bazen tek başına başaramazsın.
We fight all the time
– Sürekli kavga ediyoruz
You and I, that’s alright
– Sen ve ben, sorun değil
We’re the same soul
– Biz aynı ruhuz
I don’t need, I don’t need to hear you say
– İhtiyacım yok, dediğini duymama gerek yok.
That if we weren’t so alike
– Eğer birbirimize benzemeseydik
You’d like me a whole lot more
– Beni daha çok seversin.
Listen to me now
– Şimdi beni dinle
I need to let you know
– Bilmeni istiyorum
You don’t have to go it alone
– Yalnız gitmene gerek yok.
And it’s you when I look in the mirror
– Ve aynaya baktığımda sensin
And it’s you when I don’t pick up the phone
– Telefonu açmadığım zaman da sensin.
Sometimes you can’t make it on your own
– Bazen tek başına başaramazsın.
I know that we don’t talk
– Konuşmadığımızı biliyorum.
I’m sick of it all
– Bıktım artık her şeyden
Can you hear me when I sing?
– Şarkı söylerken beni duyabiliyor musun?
You’re the reason I sing
– Şarkı söylememin sebebi sensin.
You’re the reason why the opera is in me
– Operanın içimde olmasının sebebi sensin.
Hey now
– Hey şimdi
Still got to let you know
– Hala senin bilmen lazım
A house doesn’t make a home
– Bir ev ev yapmaz
Don’t leave me here alone
– Bırakma beni burada yalnız
And it’s you when I look in the mirror
– Ve aynaya baktığımda sensin
And it’s you that makes it hard to let go
– Ve gitmesine izin vermeyi zorlaştıran sensin.
Sometimes you can’t make it on your own
– Bazen tek başına başaramazsın.
Sometimes you can’t make it
– Bazen başaramazsın.
Best you can do, is to fake it
– Yapabileceğin en iyi şey, numara yapmaktır.
Sometimes you can’t make it on your own
– Bazen tek başına başaramazsın.
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.