I’m sitting here praying that you weren’t just saying
– Burada oturup sadece söylemediğin için dua ediyorum.
Leaving tomorrow was what you had planned
– Yarın gitmek planladığın şeydi.
No point in pretending, I know that it’s ending
– Numara yapmanın bir anlamı yok, bunun bittiğini biliyorum.
I just want to know where the ending began
– Sadece sonun nerede başladığını bilmek istiyorum.
Where did I go wrong to make it like this
– Bu hale getirmek için nerede hata yaptım
No warmth in your body, no touch in your kiss
– Vücudunda sıcaklık yok, öpücüğünde dokunma yok
Holding you now, hurts more than it should
– Şimdi senin elinde, bundan daha yoğun
If I let you go, girl, you’ll be gone for good
– Gitmene izin verirsem, kızım, sonsuza dek gitmiş olacaksın.
I thought you had saved me, the love that you gave me
– Beni kurtardığını sanıyordum, bana verdiğin sevgiyi
The sweetest loving in all of the land
– Tüm dünyadaki en tatlı sevgi dolu
But you’ve taken my heart, and you’ve torn it apart
– Ama kalbimi aldın ve parçaladın.
And its crumbled to dust in the palm of your hand
– Ve avucunuzun içinde toz haline getirilmiş
Where did I go wrong to make it like this
– Bu hale getirmek için nerede hata yaptım
No warmth in your body, no touch in your kiss
– Vücudunda sıcaklık yok, öpücüğünde dokunma yok
Holding you now, hurts more than it should
– Şimdi senin elinde, bundan daha yoğun
If I let you go, girl, you’ll be gone for good
– Gitmene izin verirsem, kızım, sonsuza dek gitmiş olacaksın.
There’s nothin’ worth sayin’, I know you’re not staying
– Söylemeye değecek bir şey yok, kalmayacağını biliyorum.
Might as well face it, it’s out of my hand
– Yüzleşme zamanı geldi, elimde değil
No point in pretending, I know that it’s ending
– Numara yapmanın bir anlamı yok, bunun bittiğini biliyorum.
I just want to know where the ending began
– Sadece sonun nerede başladığını bilmek istiyorum.
Where did I go wrong to make it like this
– Bu hale getirmek için nerede hata yaptım
No warmth in your body, no touch in your kiss
– Vücudunda sıcaklık yok, öpücüğünde dokunma yok
Holding you now, hurts more than it should
– Şimdi senin elinde, bundan daha yoğun
If I let you go, girl, you’ll be gone for good
– Gitmene izin verirsem, kızım, sonsuza dek gitmiş olacaksın.
Where did I go wrong to make it like this
– Bu hale getirmek için nerede hata yaptım
No warmth in your body, no touch in your kiss
– Vücudunda sıcaklık yok, öpücüğünde dokunma yok
Holding you now, hurts more than it should
– Şimdi senin elinde, bundan daha yoğun
If I let you go, girl, you’ll be gone for good
– Gitmene izin verirsem, kızım, sonsuza dek gitmiş olacaksın.
Where did I go wrong to make it like this
– Bu hale getirmek için nerede hata yaptım
No warmth in your body, no touch in your kiss
– Vücudunda sıcaklık yok, öpücüğünde dokunma yok
Holding you now, hurts more than it should
– Şimdi senin elinde, bundan daha yoğun
If I let you go, girl, you’ll be gone for good
– Gitmene izin verirsem, kızım, sonsuza dek gitmiş olacaksın.
Where did I go wrong to make it like this
– Bu hale getirmek için nerede hata yaptım
No warmth in your body, no touch in your kiss
– Vücudunda sıcaklık yok, öpücüğünde dokunma yok
Holding you now, hurts more than it should
– Şimdi senin elinde, bundan daha yoğun
If I let you go, girl, you’ll be gone for good
– Gitmene izin verirsem, kızım, sonsuza dek gitmiş olacaksın.

Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.