Vegas Jones & ICON808 – due spicci İtalyanca Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

Sono macchina mi ascolto dischi
– Ben makineyim Kayıtları dinlerim
Questi lunghi viaggi qualcosa dovrà riempirli
– Bu uzun yolculuklarda bir şeyler onları doldurmak zorunda kalacak
Tira aria diversa qualcuno dovrà redimersi
– Farklı bir hava çekin birisi kendini kurtarmak zorunda kalacak
Con la missione in testa come i Navy SEALs
– Donanma Sealleri gibi liderlik göreviyle
Ma sono i miei amici
– Ama onlar benim arkadaşlarım.
Tu vuoi che lo faccia e me li spacci per consigli
– Bunu yapmamı ve bunları bana tavsiye olarak iletmemi istiyorsun.
Metterci la faccia comporta dei sacrifici
– Üzerine yüzünü koymak fedakarlık gerektirir.
Per me ogni mia rima ogni canzone viene in primis
– Benim için her kafiye her şarkı önce gelir
La tratto come Lola se parliamo di conigli
– Tavşanlar hakkında konuşursak ona Lola gibi davranırım.
E si ho rischiato la vita un po’ per figli di puttana
– Ben de hayatımı şerefsizler için biraz riske attım.
Un po’ perché me la sono cercata mi conosci
– Biraz ‘ çünkü onu aradım beni tanıyorsun
Non riesco a stare fermo sulla nuova divanata
– Yeni kanepede kıpırdamadan duramıyorum.
Sì mi chiedo dov’e il tempo per godermi questi soldi
– Evet, merak ediyorum, bu paranın tadını çıkarmanın zamanı nerede
Fuma ancora passa la giornata
– Duman hala gün geçiyor
Si consuma e in soli due secondi tutto è nulla
– Yıpranır ve sadece iki saniye içinde her şey hiçbir şey değildir
Ho sempre visto luce se era dura
– Zor olsa hep ışık görürdüm.
Conta come ci entri in quella curva
– O eğriye nasıl girdiğini say

Ok tutto bello si ma dopo che succede?
– Ne olur Evet güzel ama sonra Tamam mı?
Devo stare stare focus
– Odaklanmaya devam etmeliyim.
Devo seminare bene
– İyi ekmek zorundayım.
Non so dirti quante volte
– Sana kaç kere anlatamam
Quanti giri, quante botte
– Kaç mermi, kaç varil
Scusa se mi perdo ma le rotte sono tali
– Kaybolursam özür dilerim ama rotalar böyle
Prima stavo in debito sono andato alla pari
– Borçlanmadan önce eşitliğe gittim.
Puoi ferirmi molte volte
– Beni birçok kez incitebilirsin.
Finiscimi o è peggio per te
– Bitir beni yoksa senin için daha mı kötü

Con due spicci ho ambito al sole
– İki kuruşla Güneşe göz diktim
Da due spicci ho vinto trofei
– İki kuruştan kupa kazandım
So che sono un sognatore
– Hayalperest olduğumu biliyorum.
Li ho previsti e in quante forme
– Onları ve kaç biçimde öngördüm
Scusa se mi perdo ma le rotte sono tali
– Kaybolursam özür dilerim ama rotalar böyle
Prima stavo in debito sono andato alla pari
– Borçlanmadan önce eşitliğe gittim.
Puoi ferirmi molte volte
– Beni birçok kez incitebilirsin.
Finiscimi o è peggio per te
– Bitir beni yoksa senin için daha mı kötü

Ogni giorno sento di avere nuova chance
– Her gün yeni bir şansım olduğunu hissediyorum.
Giro il corner, non c’è solo il tipo che vende la droga
– Köşede sadece uyuşturucu satan adam yok.
Gli infami li gestisco ma col grano che mi fa le avance
– Kötü şöhretli Onları yönetiyorum ama beni ilerleten tahılla
È come resistere in una lunga corsa
– Uzun vadede direnmek gibi
Non c’hanno nemmeno l’acqua la dentro
– Orada su bile yok.
Non immagini quanto quel blocco renda così
– O bloğun onu ne kadar bu hale getirdiğini hayal bile edemezsin.
Magico il tramonto
– Büyülü gün batımı
Bacio il pavimento
– Yeri öp
Anche se oggi sono vivo e vegeto
– Bugün hayatta ve iyi olmama rağmen
Ma non so come sto
– Ama nasıl olduğumu bilmiyorum.
Palo goal
– Palo’nun hedefi
Splendido
– Güzel
Poteva uscire
– Çıkarabilir
È dentro ma
– İçeride ama
Non è nada
– Nada değil.
Senza squad, non rendo
– Takım olmadan, kim olduğu hiç umrumda değil
Ye ye
– Ye ye
Ti ho vista sorridente
– Seni gülerken gördüm
Da Luis Vuitton
– Luis Vuitton tarafından
Quella era solo un borsa
– O sadece bir çantaydı.
Ma tu sai cosa c’è dietro
– Ama arkasında ne olduğunu biliyorsun.
Siamo stati a bere il cappuccino a cova
– Cova’da kapuçino içiyorduk.
Per noi è storia, scroccavamo siga
– Bizim için tarih, biz scroccavamo siga
Appena uscivano dopo il caffè
– Kahveden sonra çıkar çıkmaz
Su quel fottuto bus a Bisceglie
– Bisceglie’deki otobüste
Ci ho perso vertebre
– İçinde omurlarımı kaybettim.
È tutto per riuscire a uscire dalle tenebre
– Her şey karanlıktan kurtulmakla ilgili
Quella bitch ha le tette che gridano
– O orospunun çığlık atan göğüsleri var.
Ti prego guardami
– Lütfen bana bak
Ma vedo solo dritto tunnel vision devo farli
– Ama sadece düz tünel vizyonu görüyorum onları yapmak zorundayım
Sono in giro coi pazzi io mi sento cosi
– Deli insanlarla dışarıdayım.
Si Belair è good vibes ne ho passata di shit
– Evet Belair iyi hisler bok geçtim

Ok tutto bello si ma dopo che succede?
– Ne olur Evet güzel ama sonra Tamam mı?
Devo stare stare focus
– Odaklanmaya devam etmeliyim.
Devo seminare bene
– İyi ekmek zorundayım.
Non so dirti quante volte
– Sana kaç kere anlatamam
Quanti giri, quante botte
– Kaç mermi, kaç varil
Scusa se mi perdo ma le rotte sono tali
– Kaybolursam özür dilerim ama rotalar böyle
Prima stavo in debito sono andato alla pari
– Borçlanmadan önce eşitliğe gittim.
Puoi ferirmi molte volte
– Beni birçok kez incitebilirsin.
Finiscimi o è peggio per te
– Bitir beni yoksa senin için daha mı kötü

Con due spicci ho ambito al sole
– İki kuruşla Güneşe göz diktim
Da due spicci ho vinto trofei
– İki kuruştan kupa kazandım
So che sono un sognatore
– Hayalperest olduğumu biliyorum.
Li ho previsti e in quante forme
– Onları ve kaç biçimde öngördüm
Scusa se mi perdo ma le rotte sono tali
– Kaybolursam özür dilerim ama rotalar böyle
Prima stavo in debito sono andato alle pari
– Borçlanmadan önce akranlarıma gittim.
Puoi ferirmi molte volte
– Beni birçok kez incitebilirsin.
Finiscimi o è peggio per te
– Bitir beni yoksa senin için daha mı kötü




Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir yanıt yazın