I am just a man
– Ben sadece bir erkeğim.
Tipping on the wire
– Tel üzerinde devrilme
Tight rope walking fool
– Sıkı ip yürüyen aptal
Balanced on desire
– Arzuya göre dengelenmiş
I can not control
– Kendimi kontrol edemiyorum
These ever changing ways
– Bu sürekli değişen yollar
So how can I be sure
– Peki nasıl emin olabilirim
The feeling will remain
– Duygu kalacak
It’ll always change
– Her zaman değişecek
But everything I am, is yours
– Ama olduğum her şey senindir.
Everything I am, is yours
– Olduğum her şey senindir.
Find it hard to say
– Söylemesi zor
What’s going on inside
– İçeride neler oluyor
Got these little walls
– Bu küçük duvarlar var
Couldn’t break them if I tried
– Deneseydim onları kıramazdım.
But I promise I’ll be true
– Ama söz veriyorum doğru olacağım.
And I’ll promise I’ll be right
– Söz veriyorum haklı olacağım.
Sickness and in health
– Hastalık ve sağlık
In the darkness and the light
– Karanlıkta ve ışıkta
I give you every sigh
– Sana her iç çekişi veriyorum.
‘Cause everything I am, is yours
– Çünkü olduğum her şey senindir.
Everything I am, is yours
– Olduğum her şey senindir.
Left my demons at the door
– Şeytanlarımı kapıda bıraktım.
So what you opening it for?
– Ne için açıyorsun?
I guess they’ll help you understand
– Sanırım anlamana yardım edecekler.
Everything I am, everything I am
– Olduğum her şey, olduğum her şey
Left my demons at the door
– Şeytanlarımı kapıda bıraktım.
So what you opening it for?
– Ne için açıyorsun?
I guess they’ll help you understand
– Sanırım anlamana yardım edecekler.

Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.