I can see
– Görebiliyorum
When you stay low, nothing happens
– Alçakta kaldığında hiçbir şey olmuyor.
Does it feel right?
– Doğru bir duygu?
Late at night
– Gece geç saatlerde
Things I thought I’d put behind me
– Arkamda bırakacağımı düşündüğüm şeyler
Haunt my mind
– Aklımdan çıkmıyor
I just know there’s no escape now
– Artık kaçış olmadığını biliyorum.
Once it sets its eyes on you
– Gözlerini sana diktiğinde
But I won’t run, have to stare it in the eyes
– Ama kaçmayacağım, gözlerimin içine bakmak zorundayım.
Stand my ground, I won’t give in
– Yerimde dur, pes etmeyeceğim.
No more denying, I’ve gotta face it
– Artık inkar etmek yok, yüzleşmek zorundayım.
Won’t close my eyes and hide the truth inside
– Gözlerimi kapatıp içindeki gerçeği saklamayacağım.
If I don’t make it, someone else will stand my ground
– Eğer başaramazsam, başka biri benim yerimde duracak.
It’s all around
– Her tarafta o var
Getting stronger, coming closer into my world
– Güçleniyorum, dünyama yaklaşıyorum
I can feel that it’s time for me to face it
– Bununla yüzleşmemin zamanının geldiğini hissediyorum.
Can I take it?
– Bunu alabilir miyim?
Though this might just be the ending
– Bu sadece son olsa da
Of the life I held so dear
– Çok değer verdiğim hayattan
But I won’t run, there’s no turning back from here
– Ama kaçmayacağım, buradan geri dönüş yok.
Stand my ground, I won’t give in
– Yerimde dur, pes etmeyeceğim.
No more denying, I’ve gotta face it
– Artık inkar etmek yok, yüzleşmek zorundayım.
Won’t close my eyes and hide the truth inside
– Gözlerimi kapatıp içindeki gerçeği saklamayacağım.
If I don’t make it, someone else will stand my ground
– Eğer başaramazsam, başka biri benim yerimde duracak.
All I know for sure is I’m trying
– Emin olduğum tek şey denediğim.
I will always stand my ground
– Her zaman yine de dönmem yolumdan.
Stand my ground, I won’t give in, (I won’t give in)
– Yerimde dur, pes etmeyeceğim, (Pes etmeyeceğim)
I won’t give up, (I won’t give up)
– Pes etmeyeceğim, (pes etmeyeceğim)
No more denying (ah), I’ve gotta face it
– Artık inkar etmek yok (ah), bununla yüzleşmeliyim
Won’t close my eyes and hide the truth inside
– Gözlerimi kapatıp içindeki gerçeği saklamayacağım.
If I don’t make it, someone else will
– Eğer başaramazsam, başkası başaracak.
Stand my ground, I won’t give in
– Yerimde dur, pes etmeyeceğim.
No more denying, I’ve gotta face it
– Artık inkar etmek yok, yüzleşmek zorundayım.
Won’t close my eyes and hide the truth inside
– Gözlerimi kapatıp içindeki gerçeği saklamayacağım.
If I don’t make it, someone else will stand my ground
– Eğer başaramazsam, başka biri benim yerimde duracak.
Within Temptation – Stand My Ground İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları
yazarı:
Etiketler:
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.