That’s that Kofi Black music
– İşte bu Kofi Black müziği
Oh, this is what we doin’?
– Yaptığımız bu mu?
Alright, uh
– Pekala, uh
Took the cold out my heart went and put it on a watch
– Soğuğu çıkardım kalbim gitti ve bir saatin üzerine koydu
Middle finger hangin out the Benz, feel like Pac
– Orta parmak Benz’i takıyor, Pac gibi hissediyorum
Spittin on your cameras, bandana with the knot
– Kameralarınıza tükürün, düğümlü bandana
Competition lookin for me, I was waitin at the top
– Rekabet beni arıyordu, zirvede bekliyordum.
But, ain’t no competition, ain’t no one in my position
– Ama rekabet yok, benim yerimde kimse yok
Didn’t mean to flex on niggas, wasn’t my decision
– Zencilere boyun eğmek istememiştim, benim kararım değildi.
God told me do it, so I did it on em.
– Tanrı yapmamı söyledi, ben de onlara yaptım.
And, hoes gon be hoes, I ain’t trippin on em
– Ve, çapalar çapalar olacak, onlara trippin değilim
Niggas dyin to be me, so I’m livin on em
– Zenciler ölmek benim için, o yüzden yaşadığım üzerlerine
Since they want to pay attention, Ima bill it on em
– Dikkat etmek istedikleri için, onlara fatura keserim.
I don’t feel her like she feel me, but I’m feelin on her
– Onu beni hissettiği gibi hissetmiyorum, ama onun üzerinde hissediyorum.
She thought the sky was fallin when I dropped the ceiling on em
– Tavanı üzerlerine düşürdüğümde gökyüzünün düştüğünü sandı.
Then she went and dropped her panties
– Sonra gitti ve külotunu düşürdü
Fuck your heart, I want a Grammy
– Kalbini siktir et, büyükanne istiyorum.
Don’t take Molly
– Ben Molly almayın
Don’t take Xannies
– Xannies’i alma.
But there’s weed inside the pantry
– Ama kilerin içinde ot var.
I get high, to get by
– Uçuyorum, geçinmek için
She go low cuz she my hoe
– O benim çapam olduğu için alçalıyor
Shout-out Reem, that’s the bro
– Bağır Reem, işte kardeşim.
Shout-out to my muthafuckin woes
– Muthafuckin sıkıntılarıma bağır
We ain’t never home, we on the road
– Asla evde değiliz, yoldayız.
Ain’t no letting up ain’t catching up, we on a roll
– Vazgeçmek yok yetişmek yok, biz yokuştayız
Pull up in a skrrt skrrt, hop out then I brrrp brrrp
– Bir skrrt skrrt çekin, dışarı atlayın sonra ben brrrp brrrp
Cameras out, hold up let me pose
– Kameralar dışarı, dur poz vereyim.
Pretty muthafucker put me on the front of Vogue
– Güzel muthafucker beni Vogue’un önüne koydu
Niggas try to be tha bro, but they don’t know the code
– Zenciler kardeş olmaya çalışıyor ama şifreyi bilmiyorlar.
I put Her in History and sold around the globe
– Tarih yatırdım ve dünya çapında satılan
This about to be the greatest story never told, nigga
– Bu hiç anlatılmayan en güzel hikaye olmak üzere, zenci.
If you aint know, then now you know, nigga
– Eğer bilmiyorsan, artık biliyorsun, zenci.
I wasn’t welcomed, I imposed, nigga
– Hoş karşılanmadım, dayattım, zenci.
I put this dick inside her soul, nigga
– Bu aleti ruhunun içine soktum, zenci.
Just to get up under niggas skin
– Sadece zencilerin derisinin altından kalkmak için.
Fuckin with the same sex, they say it’s a sin
– Aynı cinsiyetten sikişmek günah derler.
But I’m a dyke and she a fem, it’s a synonym
– Ama ben bir lezbiyenim ve o bir fem, bu bir eşanlamlı
Puttin M&Ms in the bank
– Bankada birleşme ve devralmalar
Then I go and buy a pack of M&Ms nigga
– Sonra gidip bir paket M & Ms zencisi alırım.
Took the cold out my heart, went and put it on a watch
– Soğuğu kalbimden söktüm, gittim ve bir saate koydum.
Middle finger hangin out the Benz, feel like Pac
– Orta parmak Benz’i takıyor, Pac gibi hissediyorum
Spittin on your cameras, bandana with the knot
– Kameralarınıza tükürün, düğümlü bandana
Competition lookin for me, I was waitin at the top
– Rekabet beni arıyordu, zirvede bekliyordum.
But, ain’t no competition, ain’t no one in my position
– Ama rekabet yok, benim yerimde kimse yok
Didn’t mean to flex on niggas, wasn’t my decision
– Zencilere boyun eğmek istememiştim, benim kararım değildi.
God told me do it, so I did it on em.
– Tanrı yapmamı söyledi, ben de onlara yaptım.
And, hoes gon be hoes, I ain’t trippin on em
– Ve, çapalar çapalar olacak, onlara trippin değilim
I don’t feel her like she feel me, but I’m feelin on her
– Onu beni hissettiği gibi hissetmiyorum, ama onun üzerinde hissediyorum.
She thought the sky was fallin when I dropped the ceiling on em
– Tavanı üzerlerine düşürdüğümde gökyüzünün düştüğünü sandı.
Niggas dyin to be me, so I’m livin on em
– Zenciler ölmek benim için, o yüzden yaşadığım üzerlerine
Since they want to pay attention, Ima bill it on em
– Dikkat etmek istedikleri için, onlara fatura keserim.
Let’s get it
– Hadi alalım
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.