YUNGBLUD – mars İngilizce Sözleri Türkçe Anlamları

She was only 17
– O sadece 17 yaşındaydı
Had the saddest pair of eyes that you ever seen
– Hiç görmediğin gözleri hüzünlü çift vardı.
Wore them lips in the cold, it was matching green
– Soğukta dudaklarını giydi, yeşile uyuyordu
But she can’t be herself when she’s somebody else
– Ama başka biri olduğunda kendisi olamaz.
In the morning, she would take her Mothers wedding ring
– Sabah, annelerinin alyansını alırdı
But school got pretty tough when they see it gleam
– Ama okul parıldadığını gördüklerinde oldukça zorlaştı
So she hid herself under the mezzanine, re-enacting scenes, yeah
– Bu yüzden kendini asma katın altına sakladı, sahneleri yeniden canlandırdı, Evet

She dreamed she’d go to California
– Kaliforniya’ya gideceğini hayal etti.
There everyone would adore her
– Orada herkes ona tapardı
And all her mates will call her
– Ve tüm arkadaşları onu arayacak
‘Til four in the morning
– Sabah dörde kadar

Is there any life on Mars?
– Mars’ta herhangi bir yaşam var mı?
Is there any life on Mars?
– Mars’ta herhangi bir yaşam var mı?
Is there any life on Mars?
– Mars’ta herhangi bir yaşam var mı?
Yeah, yeah
– Evet, Evet

Every morning she would wake up with another plan
– Her sabah başka bir planla uyanırdı.
Yeah, her Mum and Dad, they couldn’t understand
– Evet, annesi ve babası, anlayamadılar.
Why she couldn’t turn it off, become a better man
– Neden onu kapatamadı, daha iyi bir adam oldu
All this therapy
– Bütün bu terapi
Eats away gently at the side of her mind that she never had
– Hiç sahip olmadığı zihninin yanında nazikçe yiyor
Yeah, this story told too many times, it makes me sad
– Evet, bu hikaye birçok kez anlatıldı, beni üzüyor
I bet the author made a fortune on the autograph
– Bahse girerim yazar imza için bir servet kazandı
Give her the money back ’cause
– Parayı geri ver çünkü

She dreamed she’d go to California
– Kaliforniya’ya gideceğini hayal etti.
There everyone would adore her
– Orada herkes ona tapardı
And all her mates will call her
– Ve tüm arkadaşları onu arayacak
‘Til four in the morning
– Sabah dörde kadar

Is there any life on Mars?
– Mars’ta herhangi bir yaşam var mı?
Is there any life on Mars?
– Mars’ta herhangi bir yaşam var mı?
Is there any life on Mars?
– Mars’ta herhangi bir yaşam var mı?
Yeah, yeah
– Evet, Evet

Is there any life on Mars?
– Mars’ta herhangi bir yaşam var mı?
Is there any life on Mars?
– Mars’ta herhangi bir yaşam var mı?
Is there any life on Mars?
– Mars’ta herhangi bir yaşam var mı?
Yeah, yeah
– Evet, Evet

Do you feel like you’re irrelevant?
– Kendini alakasız hissediyor musun?
Do you feel like you’re irrelevant?
– Kendini alakasız hissediyor musun?
Do you feel like you’re just scared as f-?
– Korkmuş gibi hissediyor musun?
Do you feel like you’re irrelevant?
– Kendini alakasız hissediyor musun?
Do you feel like you’re irrelevant?
– Kendini alakasız hissediyor musun?
Do you feel like you’re just scared as f-?
– Korkmuş gibi hissediyor musun?

Is there any life on Mars?
– Mars’ta herhangi bir yaşam var mı?
Is there any life on Mars?
– Mars’ta herhangi bir yaşam var mı?
Is there any life on Mars?
– Mars’ta herhangi bir yaşam var mı?
Yeah, yeah
– Evet, Evet

Is there any life on Mars?
– Mars’ta herhangi bir yaşam var mı?
Is there any life on Mars?
– Mars’ta herhangi bir yaşam var mı?
Is there any life on Mars?
– Mars’ta herhangi bir yaşam var mı?
Yeah, yeah
– Evet, Evet

Is there any life on Mars?
– Mars’ta herhangi bir yaşam var mı?
Is there any life on Mars?
– Mars’ta herhangi bir yaşam var mı?
Is there any life on Mars?
– Mars’ta herhangi bir yaşam var mı?
Is there any life on Mars?
– Mars’ta herhangi bir yaşam var mı?
Is there any life on Mars?
– Mars’ta herhangi bir yaşam var mı?
Is there any life on Mars?
– Mars’ta herhangi bir yaşam var mı?




Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir yanıt yazın